Çanlarına ot tıkarız!

Avrupa Birliği liderler zirvesi 10-11 Aralık’ta Brüksel’de yapılacak. Türkiye'nin kendi jeopolitik çıkarları paralelinde çevre denizlerden açık denizlere çıkması, ABD ve AB'nin geleneksel denizci devletleri ile Yunanistan ve Güney Kıbrıs Rum Yönetimi'ni çok rahatsız etti. AB, Türkiye’ye karşı 7 konuda kin besliyor. Bakın bunlar neymiş? Doğu Akdeniz’de doğalgaz arama ve sondaj faaliyetleri. Kuzey Kıbrıs’ta 46 yıldır kapalı bulunan Maraş bölgesinin açılması. Libya’daki meşru hükûmet ile deniz yetki alanı anlaşması imzalanması. Suriye sınırında terörist devlet kurulmasını engellemek için güvenli bölge oluşturulması. Azerbaycan’ın 30 yıldan beri Ermeni işgalindeki topraklarını geri almak için askerî destek sağlanması. Mültecilerin Avrupa’ya geçişine izin verilmesi. 15 Temmuz darbe girişimi sonrası yapılan büyük tutuklamalar... Bunların tamamı Türkiye'nin egemenlik hakları. Avrupa Birliği Ankara’yı kendi ekseninde tutmak için iç ve dış politikamıza karışıyor, her fırsatta tehdit silahını kullanıyor. Türkiye’ye asla yaptırım kararı alamazlar. 

Neden? Bir defa iki ülke arasında 2019 itibarıyla 169 milyar dolarlık ticaret hacmi var. 88 milyar dolarlık ihracata karşılık, 81 milyar dolarlık ithalat yapmışız. Yani hemen hemen yarı yarıya… Bunu kaybetmeyi kesinlikle göze alamazlar. Büyük zarara uğrayacakları için önce kendi şirketleri buna karşı çıkar... AB'nin Türkiye'ye yaptırım uygulayabilmesi için bir defa üye ülkelerin tamamının bu konuda birlik olması gerekiyor. İtalya, Malta, İspanya ve Bulgaristan Türkiye’nin yanında. Fransa ve Yunanistan'ın taleplerini kabul etmezler… Hadi en kötü ihtimal gerçekleşti diyelim, AB Türkiye’ye yaptırım kararı aldı. Bizim cevabımız ne olur? Bir defa göçmenler konusunda AB ile işbirliğine son veririz. Onlar için bu karar o kadar önemli değil. Ama Türkiye Libya ile imzaladığı anlaşmaya göre bugüne kadar deniz yetki alanları içerisinde kalan Girit’in doğusundaki deniz alanlarında sondaj ya da sismik faaliyette bulunmadı. Eğer yaptırım çıkarsa, bu bölgede sondaj ve sismik araştırma çalışmasına başlarız. Çanlarına ot tıkarız. KKTC’yi dünyaya tanıtma diplomasisi başlatırız… Artık adada eski Rum yanlısı yönetim yok. Ankara’nın desteklediği Ersin Tatar Cumhurbaşkanı seçildi, yavru vatanla ana vatan tek vücut oldu. 

Türkiye, İHA ve SİHA’larıyla elde ettiği uluslararası başarı sayesinde dev ülkeleri dize getirecek müthiş bir güce kavuştu. Bizimle askerî alanda asla boy ölçüşemezler. Bu silahlarla Rusya’yı Libya’da, ABD’yi Suriye’de dize getirdik Ermenileri Karabağ’dan kovduk. Dünyanın ağzı açık kaldı. Yaptırımlar tamamen söylemde kalacak, belki göstermelik kararlar alınacak. Sonuçta bizi dize getiremeyeceklerini görünce, Doğu Akdeniz’deki enerji pastasını bölüşmeye razı olacaklar. Avrupa Birliği ve Almanya önce Libya açıklarında tamamen kanunsuz şekilde Rosaline isimli Türk yük gemisini silah taşıyor yalanıyla basarak mürettebatını 18 saat süreyle rehin almalarının hesabını versin sonra yaptırım düşünsün...