Neden Erdoğan?

Stratejik müttefikimiz ABD’nin eski Ankara Büyükelçileri Abramowitz ve Edelman, Amerika’nın önde gelen gazetelerinden Washington Post’ta ortak kaleme aldıkları bir yazıda Cumhurbaşkanımız Erdoğan’ı eleştirmişler. Eleştiri ile de yetinmeyip hadlerini aşarak “Cumhurbaşkanı Erdoğan istifa etsin” demişler. Bu iki eski büyükelçi; "eski Türkiye’nin" ne kadar etkin aktörü varsa onlarla dirsek temasında olan herifler.

Türkiye’de demokratik yollarla Sayın Erdoğan’ın bileğini bükemeyen çevreler, ABD ve AB’de bazı tipleri bulup onlar üzerinden Erdoğan’a olan kinlerini kusuyorlar. Bu iki eski memurun bizim ülkemizin Cumhurbaşkanını istifaya çağırmaları Türk halkına ve halkımızın iradesine yapılmış ciddi bir saygısızlıktır.

Amerikalılar ve Batılılar eski Türkiye’den kalma alışkanlıklarından kurtulamıyorlar bir türlü. Türkiye’ye talimat verdikleri, yönettikleri ve yönlendirdikleri günlerin artık geride kaldığını anlamak istemiyorlar. Siz kimsiniz ki Erdoğan’ı istifaya davet ediyorsunuz? Türkiye, sizin sömürgeniz mi? Sayın Erdoğan, Türk halkının oyları ile seçilmiş bir lider. Onu oradan ne siz, ne o güçlü lobileriniz, ne de Türkiye’deki işbirlikçileriniz indirebilir. O serbest seçimle oraya geldi. Bizim birliğimizi temsil ediyor. O, cumhurun reisi ve devletimizin başı. Onu istifaya davet etmek sizin haddiniz değil. Milyonlarca Erdoğan hayranı, Türkiye’ye geldiğinizde yüzünüze tükürürse şaşırmayın. Eleştirebilirsiniz, hatta beğenmeyebilirsiniz, yaptıkları sizin ve mensubu olduğunuz lobiler ile işbirlikçilerinizin işine gelmiyor olabilir. Ama onu istifaya davet etme yetkiniz ve hakkınız hiç yok. Siz, Türk halkının sandıkta ortaya koyduğu iradesine saygısızlık edemezsiniz. Sayın Erdoğan o makama sizin ve ortaklarınızın tüm engellemelerine rağmen Türk halkının desteği ile geldi. Sayın Erdoğan’a ettiğiniz saygısızlıkları biz kendimize edilmiş sayarız. Bunun da hesabını sorarız. 

              ***

Öte yandan Atlantik dergisine verdiği röportajda gazeteci Jeffrey Goldberg’e göre Başkan Obama güya, Sayın Cumhurbaşkanımız için “başarısız ve otoriter” demiş. Beyaz Saray kaynakları bu haberi yalanladılar. Ama diyelim ki haber doğru. Obama Türk ordusunu Suriye’ye sokmadığı ve Türkiye’yi burada savaşa bulaştırmadığı için ‘beceriksiz’ diyor. Yani Sayın Erdoğan, Türkiye’yi ABD ve Batılıların taşeronu olarak Suriye’de savaşa soksaydı becerikli olacaktı. Kendi ülkesinin çıkarlarını ABD, Batı ve İsrail’in çıkarlarının önünde tuttuğu ve bu konuda ABD’nin yaptığı baskıları elinin tersi ile ittiği için Obama’nın gözünde ‘beceriksiz ve otoriter’ oluyor Sayın Erdoğan.

Eskiden Türkiye’nin iç ve dış politikalarını belirleyen aktörler bugün bunu yapamamanın sıkıntısını yaşıyorlar. Bu arzularının önündeki en güçlü engel Sayın Erdoğan olduğu için ona kin kusuyorlar. Amerika ve Avrupa’da Paralel yapının da telkin ve katkılarıyla bazı lobiler ve çevreler Sayın Cumhurbaşkanımız hakkında ciddi bir kara propaganda yürütüyorlar. Çünkü Sayın Erdoğan’ı, Türkiye ile ilgili planlarının önündeki en büyük engel olarak görüyorlar. Dize getiremiyorlar, korkutamıyorlar. Onlar Erdoğan’a saldırdıkça içeride millet onun etrafında safları daha da sıklaştırıyor. Hem dışarıdakiler hem de onların içerideki işbirlikçileri yanlış hesap yapıyorlar. Bu millet Erdoğan’ı size yedirmez. Menderes’te ve rahmetli Özal’da yaptığı hatayı bir daha yapmaz. Müslüman aynı delikten üç defa geçmez. Millet biliyor ki Sayın Erdoğan son şanstır. Tayyip Erdoğan, ABD’nin ve İsrail’in her isteğini yapsaydı bugün en becerikli ve en demokrat lider olarak takdim edilirdi.

              ***

ABD’li iki eski memurun ve ABD’nin bugüne kadarki en pasif Başkanı’nın ne düşündüğü beni ilgilendirmiyor. Mazlum milletlerin; ezilenlerin-haksızlığa uğrayanların, muhtaçların Erdoğan hakkında ne düşündükleri benim için daha kıymetli. Buna her gün kendi ülkemde, 15 gün önce de Batı Afrika ülkelerinde şahit oldum.