BAYRAM DÜŞÜNCELERİ

A -
A +
Dua umarak Fıtır Bayramınızı yahut yaygın adıyla Ramazan-ı Şerif Bayramınızı cân-u gönülden tebrik ediyoruz. Aynı zamanda dedelerimizin, ninelerimizin  o narin tebrikleşmelerini de  hatırlayarak "ıyd'ınız said olsun efendim" diyoruz. Tuttuğunuz oruçların sevabına kavuşmuş olarak sevdiklerinizle birlikte ağız tadı ve gönül huzuruyla bir Bayram geçirmenizi ve daha nice Bayramlara kavuşmanızı dileriz...
Bayram, milletimiz için, ümmetimiz için çok daha güzel günlere açılan bir büyük kapı; Bâb-ı âli, mağdurlara, mazlumlara, gariplere, kimsesizlere kurtuluş ve insanlığa da hidayet sebebi olsun inşallah...
Dua, tutunacak dalımızdır, Allah'a sığınmaktan, Sevgili Peygamberimize -aleyhisselam- koşmaktan başka çâremiz yoktur. Mü'min, havf ve reca; korku ve ümit arasında dengeli bir hayat üzredir. Onda ömür ne kapkaradır, ne de umursamaz toz pembeliktedir.
Ümidlerin ümidi, Müslümanca bir ömrün vesile olacağı geçmeyen bayramlardır; şerefli bir hayatın ardından imânla ölmek, kabir rahatlığı, Mahşer'in dehşet verici manzarasında Merhamet Sultanı Peygamberler Peygamberi tarafından kabul edilmek, Sırat Köprüsünü geçmek, Cennet nimetine ulaşmak ve Rü'yet devletine; Allahü teâlâyı görme saadetine ermek. İbâdetlerin, iyiliklerin sebebi de esasında bunlardır, mü'minin gâyesi budur. Gâyelerin gâyesi, rızayı ilâhidir. Allah, memnun olmadıktan, râzı kalmadıktan sonra istisnasız herkes, baş tâcı yapsa ne kıymeti var?     
Bir kere daha o kutlu ayla, onbir ayın sultanının huzuruyla şereflendik, onunla İslâmlığımızı ve insanlığımızı daha bir idrak ederek, daha bir şuurla ve daha hassas kalblerle yaşadık, şimdi de Bayram ediyoruz. Yeryüzünün her köşesinde her renk, her toprak ve her kavimden Müslümanlar Bayram etmekteler. Hatta okumalarımız, hediyelerimiz ve ziyaretlerimizle ölülerimiz bile Bayram etmekte.
"Bayram" yani sevinç ve neş'e diyoruz ama yüreğimizin bir yanında da acılar var. Bir kere itikatta, amelde, ibadette, hayata, insanlığa ve dünyaya, hatta ahirete bakışta sadece çatlaklar yok, yer yer ciddi bölünmeler var. Müslümanlar parça parça edildi. Önce inançta başlayan bölünmeler, İslâm coğrafyasına silahlı terör örgütlerinin musallat edilmesine kadar vardı. Sahnedeki "Kara Bayraklı" örgütle İslâmiyeti ilişkilendirmek, onların vahşetleriyle İslamiyete değer biçmek bu dine de bu ümmete de yapılabilecek en büyük kötülüktür. Bu bakış, zihinlere yerleşsin diye tarihî algı operasyonu gerçekleştirildi.
Şu çizdiğimiz çerçevede ümmetin mes'elesi büyüktür ve dâvâsı sahipsizdir. Müslümanlar arasında söz birliği ve hedef birliği yoktur. Dış düşman Düvel-i Muazzama/Büyük Devletler, olur ki Türkiye yeniden toparlanır Ehli Sünnet itikadı esasında tekrar şaha kalkar ve Osmanlının bıraktığı noktadan yeryüzü Müslümanlarına sahip çıkar diye bize hem içimizden, hem dışımızdan terör örgütleri musallat ettiler. Bu örgütler, devri cahiliyenin taş yürekli müşriklerinin bile yapmadıklarını yaparak üç aylarda hatta Ramazanda, hatta hatta hemen Bayram öncesinde İstanbul'da, Bağdat'ta ve diğer İslam şehirlerinde kan döküyor, batıdaki merkezlere saldırıp işinde gücünde olan sivilleri katlederek dinimize ve Müslümanlara söz getiriyorlar.
Bu gidişattan kurtulmanın, tâ Asr-ı Saadetten beri gelen billur sular misali temiz Ehli Sünnet ana caddesinde ilerlemektir. İlimden sanayiye kadar her sahada çalışıp dünya ile yarışmaktır. Marka insanlar yetiştirmektir, marka şirketler büyütmektir, marka şehirler yükseltmektir ve yeniden Müslümanlara kol kanat geren Büyük Türkiye'yi, Cihan Devleti Türkiye'yi inşa etmektir. Dünya, İslâm huzurunu, kaybettiği Osmanlı Türk barışını arıyor.
Bayramlar, aynı zamanda muhasebe vakitleridir. Her birimiz hesaba çekilmeden kendimizi hesaba çekmeliyiz. Her birimiz, her Müslümanın aslî vazifesi, fitne çıkartmadan, kalp kırmadan, kul hakkına girmeden, şeri'atin kılı kırk yaran ölçülerine riayet ederek î'lâyı kelimetullahı olması gereken şanlı yükseklikte tutmaktır. Bayram, bu şuurla, bu neş'eyle, bu buruklukla donanmaktır; yoksa Bayram, heyhat ki bazılarının zannettiği gibi tatil değildir.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.