İyi Parti’deki istifalarda Abdullah Gül faktörü!

İyi Parti'nin dağılmasını, parçalanmasını ve yok olup gitmesini isteyecek bir kişi var ise, o kişi MHP lideri Devlet Bahçeli olmalıdır.

Normal şartlarda; CHP ve İyi Partililerin AK Parti'den ya da MHP'den kopuşlar olduğunda sergilediği çirkin tavrın aynısını gösterir, arkasına yaslanır bu parçalanmayı keyif içinde izler...

Ama bunu yapmıyor Sayın Bahçeli...

İyi Parti içindeki istifaları sevinçle karşılamıyor, mutluluk belirtileri göstermiyor. 

Yaptığı açıklamaya dikkat ediniz lütfen:

"Türkiye'nin siyasi istikrara, birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğu bir dönemde hiçbir siyasi partide istikrarsızlık söz konusu olmamalıdır. Bunlara dikkat etmek lazım. Bir tarafta yeni parti kurulması tartışmaları var, bir tarafta FETÖ'nün siyasi ayağı tartışmaları var, bir tarafta da partileri karıştırmak isteyen zihniyetler var. İyi Parti, iyi günde olsunlar, tahriklere kapılmasınlar" diyor.

Anlamadıysanız bir kere daha, hatta bir kere daha okuyun bu satırları...

İyi Parti üzerinden oynanmak istenen bir oyuna, bir tuzağa dikkat çekiyor MHP lideri...

Anlamayanlar için altını çizerek bir kez de ben söyleyeyim.

Tıpkı 15 Temmuz darbe girişiminde olduğu gibi bir kez daha kahramanca sahne alıyor, "Parti veya siyaset önemli değil. Önemli olan Türkiye'nin birlik ve beraberliğidir" diyor. 

FETÖ'nün yeniden can bulmaya çalıştığı, darbe söylentilerinin başını alıp yürüdüğü bir dönemde İyi Parti'nin bölünmemesi, parçalanmaması gerektiğini dile getiriyor.

Yeni kurulacak partilere dikkat çekiyor.

Birilerinin bu partileri büyütmek için harekete geçtiğini, birilerinin bazı vekil transferleri ile bu partileri potaya sokmaya çalıştığını anlatmaya çalışıyor.

Şahsi kanaatimi soracak olursanız, bence şu anda herkesin ama herkesin Sayın Devlet Bahçeli'nin durması gereken noktada durması gerekiyor. İyi Parti'nin parçalanmasına sevinmek yerine, İyi Parti'nin parçalanma sebeplerini iyi analiz etmesi gerekiyor.

Kimse kusura bakmasın ama ben İyi Parti'de çok zaman önce yaşanması gereken istifaların şimdi yaşanmasını normal bulmuyorum.

Mesele CHP ise, CHP ilk gün itibarıyla ne yapıyorduysa şimdi de aynısını yapıyor. Mesele HDP'den yana rahatsızlık ise şimdi rahatsız olduğunu söyleyen milletvekilleri o dönemde koltuk uğruna yapılan uyarıları duymazdan geliyordu. 

Akılları başlarına şimdi gelmiş olamaz değil mi?

O zaman bu işin içinde başka bir iş var demektir.

Yani Sayın Devlet Bahçeli'nin deyimiyle, birileri geçmişte MHP ve CHP üzerinden yapmaya çalıştığı siyasi dizaynı bir kere daha yapmak istiyor demektir.

Şimdiye kadar iki milletvekili istifa etti, 5 milletvekilinin daha istifa edeceği konuşuluyor. Teşkilatlarda da büyük bir çözülme olduğu haberlerini alıyoruz. 

Peki ama bu isimler durup dururken neden istifa ediyorlar ve daha da önemlisi istifa sonrası nerede, hangi partinin çatısı altında toplanacaklar?

Sormamız gereken soru tam da bu!

CHP ve HDP'den rahatsız olduklarını söylediklerine göre bu iki partiye gitme ihtimalleri yok. AK Parti'ye gitme ihtimalleri de yok. MHP'li kurmaylardan öğrendiğim kadarıyla bu isimlere yönelik "Bize gelin" şeklinde bir çağrı da yok. 

E, istifa edenlerin siyasetten çekilme gibi bir düşünceleri de yok. 

O zaman nereye gidecekler?

Geriye iki seçenek kalıyor.

Nedense bu noktada benim aklıma uzun süredir parti kurmaya çalışan ama bir türlü kuramayan Ali Babacan geliyor. 

Daha doğrusu Ali Babacan'ı perde arkasından yöneten Abdullah Gül geliyor.

Abdullah Gül'ün, Cumhurbaşkanlığı seçiminde kendisinin çatı aday olmasına itiraz eden Meral Akşener'den hazzetmediğini ve kendisini saf dışı bırakmak istediğini hepimiz biliyoruz.

Ve Abdullah Gül ile Ali Babacan'ın AK Parti'yi yıkmak isteyen Batılılarla ilişkilerini de az çok biliyoruz. 

Hadi dilimin altındaki baklayı çıkarayım.

Abdullah Gül, İyi Parti'nin elle tutulur tüm milletvekillerini yeni kurulacak olan Babacan görünümlü partisine geçirmek ve İyi Parti'yi bir tabela partisine dönüştürerek Meral Akşener'den intikam almak istiyor. 

Son söz...

Bana soracak olursanız, Japon yapıştırıcı ile yapıştırsanız bile, bundan sonra İyi Parti ile CHP'nin aynı saflarda durması mümkün değil. Bundan böyle Sayın Meral Akşener'in yapması gereken tek şey var.

Saf değiştirmek...

Adına Millet İttifakı denilen ama milletle ilgisi olmayan saflardan ayrılıp, milletin ittifakına dahil olmak. 

Yoksa üzülerek söylüyorum ki büyük umutlarla kurduğu parti bir süre sonra kendisinden önceki partiler gibi tabela partisine dönüşecek. 

Abdullah Gül'ün gayretleriyle tabii...