Ankara’ya gelin geldim

A -
A +
“Hakikaten çok faydalı dinî bilgiler anlatıyordu. Onun sayesinde dinimi, düzgün itikadı öğrendim...”   Ankara’da büromuza gelerek abonemiz olan Fatma Ablamızın yaşadıklarını anlatmaya bugün de devam ediyorum... Dediler ki: “Ankara’ya gideceksin, evleneceğin kişi devlet memuru daha ne istiyorsun...” 20 yaşındaydım. Kısa zamanda nişan düğün derken 1973’te Ankara’ya gelin geldim... Babam ve ailem o senelerde beni Ankara’da buldular ve uzun seneler sonra görüşmeye başladık. Ama yuvamda mutluluğu bulamadım… Kocam ile çok sık tartışıyorduk... Bu arada bir kızımız oldu. Kızım okusun bir meslek sahibi olsun diye çok çırpındım, kızım okudu ve öğretmen oldu...  Eşim parasız kaldığında hiç acımadan ev eşyalarını bile satardı. Kolumdaki bilezikleri bozdurarak ev kirası ödediğimi bilirim. Hatta dişimizden tırnağımızdan artırarak zar zor aldığımız dairemizi dahi sattı... Artık bu evliliği bu şekilde yürütemeyeceğime kanaat getirdim. Daha fazla birbirimizin kalbini kırmamak için eşimden ayrılmaya karar verdim. Bir özel eğitim kurumunda çalışmaya başladım. 1980’de Emekli Sandığına memur olarak girdim. Hayatın onca sıkıntısına rağmen yılmadım, mücadele ettim. Bütün bunlara katlanırken hep Rabbime sığındım. Rabbim de bana her daim bir çıkış yolu ihsan etti... Bir gün Konya’da beraber büyüdüğümüz üvey kız kardeşim telefonda TGRT FM radyosunu ve Osman Ünlü Hoca'yı anlattı. “Çok güzel dinî bilgiler veriyor. Mutlaka o radyoyu saat 11.00’deki o programı dinle” dedi. Ben de dinlemeye başladım. Meğer ne bilmediklerimiz varmış. Daha sonra Türkiye gazetesine abone oldum. Ehl-i sünnet itikadına uygun eserleri alıp okudum. Osman Hoca, Türkiye Takvimi ve namaz vakitlerinin önemini anlatınca Türkiye Takvimi aramaya başladım... Bir gün Kocatepe Camii'nin altındaki alışveriş mağazasından çıkınca tam karşımda TGRT yazan binayı buldum. Orada görevliler beni üst kata yönlendirdiler. Orada Mürsel Bey evladım beni karşıladı. Aradığım kitaplar ve takvim konusunda bana yardımcı oldu. Hatta kendilerine, dinî kitap dağıtılması için biraz para bırakıp bununla köyümdeki insanlara bu kitapları dağıtmalarını istirham ettim... Rabbime sonsuz hamd ediyorum. Nasıl şükredeceğimi bilemiyorum. Bu çileli hayatım belki birileri okur da kendi hâline şükretmesine sebep olur, dua alırım diye bunu size anlatıyorum... Biz de Fatma Ablamıza çok teşekkür ederek ondan dinlediğimiz bu hatırayı onun izniyle sizinle paylaştık.         Mürsel Özönal-Ankara
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.