Hayat ve tercih senin elinde

A -
A +
Herkesin hayran olduğu bir ruh hâli vardı. Evinden çıktığı andan itibaren hiç kimse onu asık suratlı görmüyordu.
Gerek metroda gerek diğer toplu taşıma araçlarında gerek çalıştığı iş yerinde herkese merhaba der, herkesin hâlini hatırını sorardı.
Aynı şekilde herhangi biri kendisine, siz nasılsınız diye sorduğunda hiç bekletmeden aynı cevabı veriyordu:
-Bundan daha iyi olmam mümkün değildi.
O aslında kendi kendini motive eden bir makine gibiydi. Öyle bir makine ki, sadece kendini değil etrafındaki herkesi bir şekilde motive ederdi.
Ayağı takılıp biri yere düşse, bile onun için olumlu bir cümleyi bulurdu.
“Bravo en güzel sen düştün, bundan daha tehlikesiz düşüşü senden başka kimse gösteremezdi” derdi.
Sordu en yakın arkadaşı:
-Nasıl böyle pozitif olabiliyorsun? Bunu nasıl başarabiliyorsun?
-Çok zor değil ki? Asıl zor olan negatif düşünebilmek. Ben negatif düşünebilenlere şaşıyorum. Nasıl bunu başardıklarını merak ediyorum.
-Siz soruma cevap verin. Bu pozitifliği nasıl yakalıyorsunuz.
-Şöyle ki, her konuda karşıma iki seçenek çıkıyor. Biri olumlu biri olumsuz yandır. Ben olumluyu tercih ediyorum hepsi bu.
-Yani bu kadar basit olabilir mi? Öyle olsaydı herkes başaramaz mıydı?
-İstersen bir iki örnek vereyim dostum. Hayat seçeneklerden örülmüştür. Lüzumsuz detaylarda boğulmaktan kurtulursan bu seçenekleri görür ve olumluyu yakalarsın. Bu da senin hayatı nasıl yaşayacağınla ilgilidir...
Bu konuşmanın üzerinden birkaç gün geçmişti ki, pozitif insan bir trafik kazası geçirdi. Hastaneye kaldırdıklarında ağır yaralıydı. Üst üste birkaç kez ameliyat olması gerekiyordu. Yine de sakat kalma riski vardı. Üstelik bu trafik kazasında 8/8 karşı taraf suçluydu...
Kazanın üzerinden dört ay geçmişti. Hayran olan arkadaşı ziyaretine gitti. Vücudunun birkaç yerine platin takılı olarak hastaneden taburcu olacaktı. Ama enteresan bir şey vardı. Hâlen yüzü gülüyordu. Sordu hayranı:
-Hâlen mi pozitiflik?
-Evet dostum. Hâlen…
-Ama nasıl?
-Çünkü ben şu an çok ağır yaralıyım. Belki sakat kalacağım… Ama üç yaşındaki kızım ve annesi kazadan sağ kurtuldu. Onlar yaşıyor. Ben ise ölmemişim.
Burada önemli olan hangi sürücü hatalıydı, hangi sürücü sigortadan ne kadar alacak soruları değil. Bu bakımdan bütün üzücü gelişmeleri bir kenara bırakıp yaşama sevincimizi göz önüne aldığımızda gülümsememek için bir neden var mı?
              Ümit Yaşar Tuncay-İstanbul
 
 
ŞİİR
 
     Türkiye gazetesi
 
Vatan toprağımız nur gibi temiz,
Kanıyla sulamış şehitlerimiz,
Bir avuç çocuğu Anadolu'nun,
Sırtında yükselir şu gazetemiz.
 
Fedakâr olmayan vefâkâr olmaz,
Vefâkâr olmayan cefâkâr olmaz,
Salih ve kâmil bir mümin olmaz,
Bize öğretmişti Enver Abimiz.
 
Bir bayrak yükselir adı Türkiye,
Büyüklerden bize sonsuz hediye,
Paylaşmak var iken, durursun niye,
Hizmetlere koşsun abilerimiz.
 
Birlik beraberlik hizmette olur,
Aboneye çıkan mutlaka bulur,
Nimet bilinmezse hesap sorulur,
Azaplardan korksun âbilerimiz.
 
İtaat edene şefaat vardır,
Nefsine uyana Cehennem nardır,
Cennet sonsuzdur da, şu dünya dardır,
Fâniden soğusun âbilerimiz.
                  Alâaddin Erdoğan
 
UNUTULMAZ KELİMELER
 
DOLAMA: Halk arasında kullanılan bir terimdir. Parmağın birinci boğumunun avuç içine bakan kısmının iltihaplanması rahatsızlığına verilen isimdir. Çoğunlukla küçük bir delici yaralanmayı takiben, parmak ucu içine giren mikroplar kısa zamanda çoğalarak bir iltihap meydana getirirler. Biriken iltihap apse şeklini alır ve parmak ucunda bir gerginlik yapar. Apsenin yaptığı baskı sonucunda küçük damarlar kapanarak parmak ucunda bir kansızlık meydana gelir.
Mikroplar arasında en çok dolamaya sebep olanlar stafilokoklardır. Daha sonra sırasıyla streptokoklar, e.coli, proteuslar gelir. Belirtileri: Kırmızılık, şişlik ve ağrıdır. Bastırılınca bir dalgalanma hissi verir. Hareketleri şişlik ve ağrıdan dolayı kısıtlanmıştır. Bazen kendiliğinden boşalabilen bu iltihap, ihmal edildiği takdirde kemiklerin de iltihaplanmasıyla bir osteomiyelit (kemik ve kemik iliği iltihabı) ile sonuçlanabilir. Bu sebeple hemen doktora başvurmalıdır.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.