Gözlüksüzlüğün bedeli 427 milyar dolar, herkese görme testi ve muayenesi yapılmalı

Dünyada 158 milyonun üzerinde insan görme kusurlu, çünkü bunlar refraksiyon kusurlarının düzeltilmesi ihtiyacı duydukları gözlüklere sahip değiller. Bu gözlük eksikliğinin maliyet bedeli çok yüksek. Araştırmalara göre, düzeltilmemiş refraksiyon kusurlarının küresel ekonomik verimliliğe verdiği zarar 427 milyar dolar olarak hesaplanmaktadır. Uzağı düzeltilmemiş refraksiyon kusurları, küresel anlamda körlüğe götüren ikinci faktör (katarakttan sonra) olmakta ve de zayıf bir görmeye sebep olmaktadır. 2004'te 153 milyon insan doğru gözlüğe sahip olmamaktan dolayı, zayıf ve yetersiz görme sebebiyle acı çekmiştir. Bunların 8 milyonu kördür. Refraksiyon kusurları, gözlükle, kontakt lensle veya lazer ameliyatı ile düzeltilip giderilebilir. Giderilmeyen refraksiyon kusurları, uzak görememe kişinin çalışma kabiliyetini veya günlük yaşantılarını sağlıklı sürdürmeyi kısıtlayabilir. Bu küresel ağır yükü karşılamaya yönelik olarak, gözlük temin etmenin bedeli bilinmemektedir. Gözlükleri ucuz sayıp 3 yılda bir değiştiği varsayılsa, ekonomik verim sağlaması için yılda 53 milyon gözlüğe ihtiyaç duyulur. 2007 fiyatlarına uyarlarsak, gözlük ihtiyacı için 26 milyar dolar gerekmektedir. Araştırma, görme kusurları düzeltilmemiş 15 milyon insanın Avrupa'da varlığına işaret etmektedir. Trajikomik olan şudur ki, kırılma kusurları düzeltilemez değildir. Durum gösteriyor ki küresel ekonomiye, bunun ağır yükü diğer önlenebilir görme kusurlarından daha büyük bir etki yapmaktadır. Sadece milyonlarca insanın yaşama kalitesini artırmakla kalmayıp, aynı zamanda ekonomiye değerli katkı sağlayacaktır. Diğer bir araştırma ise görme kaybından kaynaklanan bütün ekonomik ağır yükler, kanser, erken bunama ve romatizmaya davetiye çıkarır. Sonuçlar, sağlık politikası üretenlerin dikkatini çekmelidir. Çünkü gelişmiş bir ekonomide bile göz kusurları ekonomik gelişmeyi sınırlar. ECOO (Türkiye de dâhil 30 ülkeden gelen Optometristler ve optisyenlerle ilgili kimseleri temsil eden bir Avrupa kuruluşu), nüfusun bütün kesimlerinin düzenli olarak görme testi ve muayenesi yaptırmalarını önerir. Birçok Avrupa devletleri ihtiyaç içerisinde olanlara göz muayenesi ve gözlük almaları için yardım yapabilecek refah seviyesinde bir sisteme sahiptirler. Taylan Küçüker "Tüketici olarak kanuni haklarınıza sahip çıkın!" Tüketiciyi koruyan kanunlar çıkarılmış, hak ve hukukumuz koruma altına alınmıştır. Tüketiciyi koruyan 48222 sayılı kanun ile değişik 4077 sayılı Tüketicinin korunması hakkında kanun ile tüketici hakları koruma altına alınmıştır. "Satılan mal geri alınmaz" devri bitmiştir. Ayrıca bozuk, hatalı, hileli mal satışları ile ilgili müeyyideler vardır. Kanunun verdiği hak ve hukuku kimse sizin elinizden zorla veya hile ve desiseler yaparak alamaz. Bankada, kredi kartı alımında ve kullanımında, kredi alımında, araç alımında, ev alımında, ev kiralanmasında, beyaz eşya alımında velhasıl her tür alışverişte eğer bir yere imza atıyorsanız önce okuyun. Sonra da, mutlaka bir tasdikli suret, ya da imzalanmış olanın fotokopisini alınız. Bu sizin yasal hakkınız. Vermek zorundalar. İmza attığınız şeyin bir örneğini almazsanız, hile ve desiseleri göremez, farkına varamazsınız. Bazıları fatura ve fişlerin arkasına, ya da teslimat fişlerinin belgelerinin arkasına hiç aklınıza gelmeyecek şekilde ibareler yazıp size veriyorlar. Mesela, fatura arkasına "para iadesi yapılmaz" ibaresini yazanlar oluyor. Bunu sizin faturanızı almadan evvel söyleseler belki o malı almayacaksınız. Alın götürün, on on beş gün sonra beğenmezseniz getirin geri alırız diyorlar. Tüketici kanıyor ve alıyor. Gidiyor eve, beğenmiyor, umduğu gibi çıkmıyor; geri getiriyor. Tüketicinin yasadan doğan hakları var. Bunlardan birisi de parasını geri alma hakkı. Ama faturanın arkasını gösterip, "biz burada yazmışız, para iadesi yok, malı tetkik eder, inceleriz, kurcalamadınız ve bozmadınızsa geri alırız, onun yerine başka mal alırsınız" gibi dayatmalar yapılıyor. Böyle yasal olmayan bir durum ile karşılaştığınızda en yakın Tüketici Hakem Heyeti'ne müracaatta bulunun. Tüketici Hakem Heyetleri, mahkeme sıfatında kuruluşlar olup, il merkezlerinde Sanayi Ticaret İl Müdürlüğü'ndedir, ilçelerde Kaymakamlıktadır. Çekinmeyin. Büyük bir harcamanız, masrafınız olmaz. Bu size yapılan bir hileli satış ve muvazaalı satıştır. Sizin o malı almadan ve faturayı ödemeden, ya da teslimat fişini almadan bu hususu bilmeniz mümkün değildir. Faturanın arkasına, teslimat fişinin arkasına yazılan bu ibareden haberinizin olması mümkün değildir. Ayrıca kanun ile verilen bir hakkı böyle bir ibare koyarak sizin elinizden alamazlar. Mustafa Göktaş "Çevre ve Tüketici Hakları Koruma Derneği (ÇETKODER) Genel Başkanı" Son günlerde şahit olduğumuz vahşetlerde, işsizliğin hiç mi rolü yok? Kadınlara karşı dayak ve cinayet olaylarında, neden kimse esnaflık müessesesinin bitirilmesinin de etkisi olduğu konusuna girmiyor? Olayın derinini bırakın, hemen görünür kısmındaki işsizlik ya da ekonomik sebepler neden görmezlikten geliniyor? Sanayileşmesini ve gelişmesini tamamlamamış bir ekonomide, büyük alışveriş merkezlerinin, ufak perakendeye bu kadar sokulması ne kadar mantıklı? Eskiden işini kaybeden birisine "iki sandık limon da mı satamayacaksın" denirdi. Şimdi limonu da, domatesi de büyük alışveriş merkezlerinden alıyoruz. 60 yaşında emekli olunabilen ülkemizde, 40 yaşında işini kaybeden insan ne yapacaktır? Bu marketlere başvuran 30 yaşındaki insanlara yaşlısın denildiğini biliyor musunuz? Tunus'taki olayların neden başladığını unutmayalım. Yaşar Özkılıç > Adres: İhlas Medya Plaza 29 Ekim Cad. No:23 Yenibosna/ İSTANBUL Tel: (0212) 454 38 22 Faks: (0212) 454 31 00