Aliyev’den Ermenistan’a ince ayar!

A -
A +
Karabağ yine gündemde… Önceki gün Almanya’nın Münih kentinde yapılan 56. Münih Güvenlik Konferansı kapsamında düzenlenen bir panelde, Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev ile Ermenistan Başbakanı Nikol Paşinyan “Dağlık Karabağ” konusunu tartıştılar. Bu tartışma belki de bir ilk idi… Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Azerbaycan topraklarının yüzde 20’sinin Ermeni işgali altında bulunduğunun altını çizip, 1 milyon Azerbaycan Türkü'nün bu topraklardan ayrılmak zorunda bırakıldığını vurgulayarak; "Uluslararası hukuk açısından bakarsak Karabağ, Azerbaycan toprağıdır. Birleşmiş Milletler'in Ermenistan ordusunun işgale son vermesi gerektiği yönünde 4 kararı var. Bu kararlar uygulanmadı. Çözüm, Azerbaycan'ın toprak bütünlüğü temel alınarak elde edilmelidir" dedi. Azerbaycan Cumhurbaşkanı Aliyev’in bu panelde yaptığı konuşma, tarihî bir konuşmadır zira bu konuşmada bir özgüven, bir duruş ve ciddi bir kararlılık vardır. 1918 yılında kurulan ve dönemin güçlü Avrupa devletlerinin defacto olarak tanıdığı Azerbaycan Halk Cumhuriyeti’nin o yıllarda da sınırları içinde bulunan ve Ağdam, Laçin, Hankendi gibi tarihî şehirleri bağrında bulunduran Karabağ bölgesi, geçmişten günümüze tarih boyunca Türk milletinin ebedî ve ezelî vatanı olmuştur. Bakü’ye gidenler iyi bilirler ki şehrin kenar mahalleleri, bir uçtan bir uca Ermenistan’ın Karabağ’daki zulmünden göçmüş Karabağ göçmenleriyle doludur. Azerbaycan’ın Ermenistan’dan geri aldığı bazı rayonlarda giriştiği imar ve inşa faaliyetleri sonucu kademeli olarak bölge sakinleri geri dönüyor... Azerbaycan’ın yüzde 20 gibi ciddi bir toprak parçası hâlihazırda Ermenistan’ın işgalinde bulunuyor. Azerbaycan için su çok önemli bir ihtiyaç nitekim bu topraklardaki en önemli su kaynaklarının Karabağ bölgesinde bulunması ise bu haksız işgali daha da anlamlı kılıyor. Mesela Kelbecer’deki “Soyudlu” altın madeninde 150 ton rezerv tespit edilmiş ve bu madeni, Rusya merkezli “Ararat Gold” adlı şirket işletiyor! Laçin, Kelbecer ve Zengilan gibi bölgelerdeki zengin su kaynakları, Aras Nehri, yer altı madenlerinin zenginliği, ağaç çeşitliliği gibi pek çok husus Ermenistan’ın açgözlülüğünü doyurmak için Karabağ haksız yere işgal altında! Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Ermenistan Başbakanının gözlerinin içine baka baka, Dağlık Karabağ sorununun mutlaka çözülmesi gerektiğini vurgulayarak, "Topraklarından çıkartılan Azerbaycanlılar kendi topraklarına geri dönmelidir. İşgal altındaki bölgelerdeki ordunun yüzde 80'i Ermenistan askerlerinden oluşmaktadır. Onlar bu toprakları daima kontrol altında tutacaklarını düşünüyorlar. Fakat asla böyle olmayacak" dedi. Azerbaycanlı bir milletvekili dostumuz, bir sohbetimizde sitemle şunları söylemişti: “Türkiye'den, üniversiteli ülkücü gençlerin bazı toplantıları ve konuşmaları dışında ses getirecek desteği pek bulamadık! Ve hatta Filistin, Myanmar konuşulduğu kadar Karabağ konuşulmadı!” Peki bu milletvekili haksız mı? Elbette değildir… Stratejistler açıkça belirtiyorlar ki Karabağ bütün Türk dünyasını birbirine bağlayan bir köprü, konum, anahtar ve düğümdür! Ermeniler sizce bu noktaya o kördüğümü neden atmış olabilirler acaba? Karabağ kapısı neden kilitlendi? Bu meseleyi bir gün dahi bir televizyon programında tartıştık mı? Daha doğrusu bizim böyle bir derdimiz oldu mu? Toplumun ezici bir çoğunluğu Karabağ’ın nerede olduğunu dahi bilmiyor! İlişkilerimizde tarih boyunca zikzak çizdiğimiz İran ve Rusya ile günün birinde ipleri kopardığımızda ani bir doğalgaz kesintisi yaşanması durumunda bu soruların ehemmiyetini ve önemini o vakit anlayacağız! Kim bilir!..
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.