Elçiye zeval olmaz!

A -
A +

Süper Lig’deki bir kulübün başkanı, maçlarından hemen sonra beni aradı!                
Seni iki şey için arıyorum dedi;
1) Bu hakemler niye bizi görünce suratlarını çeviriyorlar? Selamımızı almak bile istemiyorlar! Hâlbuki ben iyi niyetle geçmiş olsun, hayırlı yolculuklar demeyi düşünmüştüm.
2) Bir de hakemlerin formaları çok eski. Sponsor kaç yıldır forma vermiyor acaba? Formalar hem yıpranmış, hem ağarmış! Bir Süper Lig maçına o kadar yıpranmış kıyafetle çıkılmaz!
Ben de “Elçiye zeval olmaz, yazarız, iletiriz Sayın Başkan” dedim.
Şunu da ilave ettim; hakemlerin, başkan, yönetici ve teknik adamlarla konuşmamaları bir MHK talimatı...

Takip ve ölçüm şart!
MHK, 7 mentör belirlemiş ve 8 hakemi şöyle paylaştırmış.
1) Jaap Uilenberg - Ali Palabıyık ve Halil Umut Meler
2) Jorn West Larsen - Abdülkadir Bitigen
3) Murat Ilgaz - Zorbay Küçük
4) Barış Şimşek - Arda Kardeşler
5) Sabri Çelik - Mert Güzenge
6) Erol Ersoy - Turgut Doman
7) Tolga Özkalfa - Direnç Tonusluoğlu
Biz bu tip uygulamalara çeşitli dönemlerde de şahit olduk.  Ülkemizde maalesef iyi örnekler ve neticeleri çok sınırlı kalmıştır.
Mentörlük lâfta kalmamalı, takip olmalı ve hakemin aldığı mesafe ölçülebilmeli.
Bu arada iki de sorum olacak?
1) Hakeme mentör verirken hangi kriterler dikkate alındı? Mesela Sabri Çelik mi Mert Güzenge’yi istedi; Mert Güzenge mi Sabri Çelik’i... Bu eşleşme çok yadırgandı.
2) VAR eğitimi için 2. ve 3. Lig’den 30 hakem çağrılmış. Yaş, yabancı dil, maç sayısı neleri dikkate aldınız? Öyle isimler çağrılmış ki, acaba kura mı çektiniz diye düşündüm!
MHK’nın biraz daha şeffaf olması lazım. Fazla kapalı kaldılar.

Hakem tayini kılı kırk yarma sanatıdır!
1) Volkan Bayarslan’ın hayatındaki ilk VAR’ı Kayseri-G.Saray maçı olmamalıydı.
2) Çağlar Uyarcan’ın hayatındaki ikinci AVAR’ı Kayseri-G.Saray olmamalıydı.
3) Antalya-Kayseri maçı öncesi, G.Saray-Kayseri maçına Antalya hakemi çıkmamalıydı.

Rüzgâr eken fırtına biçer!
Sosyal medyada pozisyon analizi yapan çok sayıda sahte hesap türedi.
Hiç gündeme gelmeyen bir görüntü köpürtülerek hakem ya da VAR yıpratılmaya çalışılıyor.
Söz konusu hesapların en üst ligde görev yapan hakemler olduğuna inanıyorum.
Kullandıkları hakemlik terimlerinden bu kolayca anlaşılabiliyor.
Çünkü bilgiye dayalı çok güncel ve üst düzey analizler var. Bu çok tehlikeli bir durum. Demek ki, aranızda dayanışma yok.
Baltayı kendi ayaklarınıza vuruyorsunuz, çok yazık!
Şunu da aklınızdan çıkarmayın!
Ben bu camiada 25 yıldır hiçbir şeyin gizli kaldığını görmedim.
İnsanların yüzüne birazcık bakabilecek kadar empati yapın lütfen!

“Öz güveni” yüksek olandan hakem olur!
MHK’lar içinde Hilmi Ok ve Bülent Yavuz dönemleri hakemlerin öz güvenlerinin en düşük olduğu dönemlerdir.
Seminerlerde FIFA hakemleri bir tane gazetecinin yanında geçmeye cesaret edemezlerdi. Buna onlarca örnek sayarım.
Hiç unutmam; Mersin’deki 2005 kış seminerinde FIFA kokardı takan hakemler, gazetecilerin masalarına dahi yaklaşamamışlardı.
Daha sonra Ufuk Özerten, bunu büyük ölçüde kırmıştı.
Mevcut MHK, birtakım sözlü talimatlarda bulunmuş.
Kulüp başkanı, yönetici, antrenörle asla konuşmak yok, tokalaşmak, merhabalaşmak yok...
İyi hakem, öz güveni tabii ki “aşırıya” da kaçmayan kişidir.
Birkaç kötü ve çirkin örnek; MHK’yı buna sevk etmiş olabilir. Bunu anlıyorum.
Hakaret eden, kaba davranan, kılına dokunan olursa raporuna yazarsın.
Yazmazsan, hakem kişiliğin zaten tartışılır hâle gelir.
Ancak MHK ya da hakemler bu işi biraz fazla abartmışlar.
Bu model hakemlik 20 yıl öncede kaldı. Sağlıklı iletişimden zarar gelmez.
Herkesi de potansiyel suçlu görmek doğru değil!

İşte hazır fırsat!
Fikret Orman, önceki gün Futbol Federasyonu’na hakem kararlarının teknik direktörler ve yöneticiler tarafından kamuoyu önünde tartışılmasını önlemesi için verdikleri sürenin dolduğunu söyledi.
Diyen kişi Kulüpler Birliği Başkanı.
Evet; bu iş, önce uyarı, sarı kart, kırmızı kart ve 1 puanı silmeye kadar gitmeli.
Bedel ödetmezseniz, Riva’yı ve hakemleri kimse takmaz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.