Hazret-i Mehdî'nin alametleri

A -
A +
“Beklenilen Mehdî, hazret-i Fâtıma'nın soyundan olacaktır. Mekke’de zuhur edecektir. O zaman, Müslümanlar halifesiz olacaktır." 
 
Sual: Önceki asırlarda olduğu gibi, zamanımızda da kendini mehdi kabul edip ilan edenler oluyor. Geleceği bildirilen hazret-i Mehdi'nin bunlarla bir alakası var mıdır?
Cevap: Hazret-i Mehdî, ahir zamanda dünyaya gelecektir. Adı, Muhammed, babasının adı Abdullah’tır. Resulullah efendimizin soyundan olacaktır. İsâ aleyhisselâmla buluşacak, mezhepleri kaldıracak, yalnız onun mezhebi kalacak, her yeri alacak, her yerde adalet olacak, Eshâb-ı Kehf, uyanıp mağaradan çıkarak, hazret-i Mehdi'nin askeri olacaktır. Bazı kimseler, büyük zannettikleri kimselere Mehdi demektedir. Hazret-i Mehdî'nin alametlerini Resulullah efendimiz bildirmiştir. İbni Hacer-i Mekkî hazretlerinin "Alâmet-ül-Mehdî" kitabında ve İmâm-ı Süyûtî hazretlerinin "Cüz'ün minel ehâdîs velâsâril vârideti fî alâmetil mehdî" kitabında bunlardan ikiyüze yakın alâmet yazılıdır. "El-fütûhât-ül-islâmiyye" kitabında diyor ki:
“Beklenilen Mehdî, hazret-i Fâtıma'nın soyundan olacaktır. Mekke’de zuhur edecektir. O zaman, Müslümanlar halifesiz olacaktır. İstemediği hâlde, zorla halife yapılacaktır. Zuhur edeceği zaman, yaşı ve ömrü kesin belli değildir.”
Hazret-i Mehdî çıkacağı zaman yeryüzünde halife bulunmayacağı ve Mehdîliklerini ilan edenlerin Mehdî olmadıkları, buradan anlaşılmaktadır. İmâm-ı Rabbânî hazretleri, hazret-i Mehdî'nin Medine’deki sapık din adamlarını öldüreceğini yazmaktadır.
           ***
Sual: Bir kimsenin terziye, "bu elbiseyi iki haftada dikersen üçyüz lira, bir ayda dikersen ikiyüz lira veririm" diyerek böyle şartlı teklifte bulunarak sözleşme yapması uygun olur mu?
Cevap: Terziye kumaş verip, bir haftada dikersen yüz lira, iki haftada dikersen elli lira veririm demek, İmâmeyne göre caizdir. Dükkânda terzilik yaparsan, kirası yüz lira, demircilik yaparsan ikiyüz lira demek de caizdir.
           ***
Sual: Boyacıya kumaş verildiğinde, kumaşlar istenilen renkte boyanmamış ise, bu durumda boyacının mı yoksa kumaş sahibinin mi sözü esas alınır?
Cevap: Boyacıya kumaş veren kimse, kırmızı istemiştim, sen mavi boyamışsın dese, boyacı da, mavi istemiştin dese, kumaş sahibinin sözü kabul olunur. Terzinin ceket yerine pantolon dikmesi de böyledir. Bunların ücreti verilmez. Kumaşı da öderler veya sahibi isterse yapılan şeyi alıp piyasaya göre işçilikten keser.
           ***
Sual: Buğday ekmek için kiralanan tarlaya, yonca ekilirse, tarlanın kirası değişir mi?
Cevap: Kiracı, tarlaya buğday ekeceğim deyip de yonca ekerse, tarla sahibi kirayı arttırabilir.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.