Şubat 2011Suriye
Devlet Başkanı Beşar Esad, Wall Street Journal gazetesine bir mülakat
verir ve Tunus'ta başlayan Arap Devrimlerinin kendi ülkesini
etkilemeyeceğini söyler. Esad'a göre Tunus, Mısır ve Libya'nın aksine
Suriye halkı liderlerinden memnundur.
15 Mart 2011
15
yaşında birkaç genç Dera'da bir okul duvarına, Beşar Esad'ı kastederek
"Sıra sende doktor" yazar. Tutuklanır, ağır işkenceden geçirilirler.
Çocukları görmek isteyen aileler aşağılanır ve işkenceye maruz kalır.
Gösteriler büyür. 25 Mart'ta 100,000 kişi yürür Dera'da. Gösteriler
hızla başka şehirlere sıçrar.
Mayıs 2011
1000'den
fazla sivil gösterilerde hayatını kaybetmiştir. Rejime ait 27 farklı
işkence merkezinin sürekli çalıştığı tespit edilmiştir. 4 ay devam eden
gösterilerde ateş açılmasına rağmen Suriye ordusuna ve polisine mensup
kimse henüz hayatını kaybetmemiştir.
Amerika Suriye'ye yaptırım kararı alır.
Haziran 2011
İdlib'de
öldürülen bir göstericinin cenazesine ateş açarak cevap veren Suriye
ordusunun ateş açtığı binayı göstericiler basmış ve binayı ateşe
vermiştir. 8 güvenlik görevlisi hayatını kaybetmiştir. 24 Haziran'da AB,
yaptırımları genişletme kararı alır. Arap Birliği Esad rejimini kınar.
Temmuz 2011
Göstericilere
ateş açmayı reddeden askerlerin infaz edilmesi sonucunda, Suriye
ordusuna bağlı bazı askerler ordudan ayrılmaya başlamıştır. Bu askerler
daha sonra Özgür Suriye Ordusu ismiyle anılacak muhalif birlikleri
kuracaktır. Amerikan Dışişleri Bakanı Hillary Clinton, Esad rejiminin
meşruiyetini kaybettiğini açıkladı.
Ağustos 2011
Amerikan
Başkanı Barack Obama bir genelge yayınlayarak "kitlesel katliamların
engellenmesinin bir ulusal güvenlik önceliği ve ahlaki yükümlülük
olduğunu" ifade ederek, şunları ekledi: "Amerikan hükümetinin
katliamlara ve soykırımlara müdahalesi genellikle çok geç olmuş ve
katliamları engelleyecek düşük maliyet ve riskli imkânlar bu nedenle
kaçırılmıştır. Kitlesel bir katliam karşısında opsiyonlarımız asker
göndermek veya katliamları hiçbir şey yapmadan izlemekle kısıtlı
değildir."
3 Ağustos'ta BM Güvenlik Konseyi, Suriye
hükümetinin gösterileri bastırmakta kullandığı şiddeti kınadı. 7
Ağustos'ta, Arap Birliği ilk kez Suriye yönetimini kınadı. 8 Ağustos'ta
Suudi Arabistan, Kuveyt ve Bahreyn, Şam büyükelçilerini geri çağırdı.
18
Ağustos'ta Obama, "Suriye halkı için Esad'ın çekilme vakti gelmiştir"
dedi. Beyaz Saray, "Amacımız Suriye rejiminin sivillere karşı uyguladığı
şiddet ve işkencelerin acilen durdurulmasıdır" şeklinde açıklama yaptı.
Fransa, İngiltere, Almanya Amerika'nın Esad istifa etmelidir çağrısına
katıldıklarını açıkladı.
Bu sırada Türkiye, Esad'ı reform
yapmaya ikna etmeye çağırıyor, Türkiye'den farklı heyetler Şam'ı ziyaret
ediyor ve gösterilerin bastırılmaması ve seçimlere gidilmesi yönünde
Esad'ı ikna etmeye çalışıyordu.
Suriye Ulusal Konseyi kuruldu.
Eylül 2011
Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin Suriye ile ilişkileri askıya aldığını ve yaptırımlara katılacağını açıkladı.
Ocak-Şubat 2012
Suriye'de
hayatını kaybedenlerin sayısı 7,500 oldu. 9,500 Suriyeli ise Suriye'den
kaçarak, mülteci olmuştu. El-Kaide lideri Zawahiri Müslümanlar'a Esad'ı
devirmek için eyleme geçme çağrısı yaptı. Birleşmiş Milletler Kofi
Annan'ı Suriye krizini çözmek için görevlendirdi.
Nisan 2012
Obama,
Amerika'da Soykırım Müzesinde yaptığı konuşmada, 'Unutmamalıyız ki, tüm
tanklara ve tüm keskin nişancılara, tüm işkencelere ve kendilerine
uygulanan vahşete rağmen, Suriyeliler hala sokakta olma cesaretini
gösteriyor. Hala seslerinin duyulmasını talep ediyorlar. Hala onurları
için mücadele ediyorlar. Suriyeliler hala vazgeçmedi, bu yüzden biz de
vazgeçemeyiz" dedi. Ve ekledi, "Müttefiklerimiz ile rejim üzerindeki
baskıyı arttırıyor ve diplomatik girişimler ile Esad ve rejimini izole
ediyoruz. Esad ile birlikte hareket edenler kaybedeceklerini
bilmelidir."
Suriyeli mülteci sayısı 50,000'i geçti.
Ağustos 2012
Obama: "Tekrar tekrar söylediğim üzere Esad meşruiyetini kaybetmiştir ve görevinden çekilmelidir. Hala gerekli mesajı almadı."
Mülteci sayısı 185,000'i geçti. Birleşmiş Milletler Suriye krizi için "iç savaş" ifadesini kullandı.
Eylül 2012
İran, Suriye'de Esad'a destek olarak Rejim Muhafızları birliklerini gönderdiğini teyid etti.
Ocak 2013
Ölü sayısı 60,000'i bulurken, mülteci sayısı 500,000'i aştı.
Nisan 2013
Obama:
"Suriye'de ağır çekim bir felaket yaşanırken... buna seyirci
kalmıyoruz. En başından beri bu konudaki politikam, Suriye'ye barış ve
istikrarın ancak Esad çekilirse geleceği yönündedir. Muhakkak ki, henüz
başvurmadığımız bazı tedbirler vardır. Birçok opsiyonumuz mevcut."
Mülteci sayısı bir milyonu geçti.
Ağustos 2013
Amerikalı
yetkililer, Esad'ın Şam Guta'da sivillere yönelik kimyasal silah
kullandığını ve 1,400 kişinin bu saldırıda hayatını kaybettiğini
açıkladı.
Obama, "Uzun müzakereler sonucunda Suriye rejiminin bazı askerî üslerine askerî müdahale kararı aldık."
Eylül 2013
Esad
kimyasal silahlarını teslim etmeyi kabul etti, Obama askerî müdahaleden
vazgeçti. El Kaide, Özgür Suriye Ordusunu İslam düşmanı ilan etti.
Obama:
"Esad'ın barışçı gösterilere şiddetli müdahalesi yüzünden, Suriye'de
100,000 kişinin öldüğü ve 6 milyon insanın evinden olduğu bir iç savaş
yaşanıyor. Ancak söylediğim gibi Amerika başkalarının iç savaşına da
müdahil olamaz."
Ocak 2014
Birleşmiş
Milletler Suriye'de ölü sayısını hesaplamayı durdurduklarını açıkladı.
Cenevre-2 müzakereleri başladı. Başarısızlıkla sona erdi...