HAYAT BAYRAM OLSA!

A -
A +

Bu dünya öyle bir dünya ki;

 

Açlık yok, sefalet yok, yokluk yok.

 

Deprem yok, sel yok, heyelan yok.

 

Tsunami yok,  trafik kazaları yok.

 

Enerji sıkıntısı yok, kuraklık yok,

 

Savaş yok, soykırım yok, terör yok.

 

Hainlik yok, düşmanlık yok, kalleşlik yok.

 

Ötekileştirme yok, ayrımcılık yok.

 

Birlik var, beraberlik var.

 

Sevgi var, şefkat var, iyilik var…

 

Dostluk var, yardımlaşma var.

 

Kucaklaşma var, kardeşlik var.

 

İnançlara, törelere saygı var.

 

Ezcümle:

 

İnsanlar huzurlu, mutlu mesut.

 

Refah içinde, geleceği garanti.

 

‘Böyle bir dünya imkânsız’ diye bakabilirsiniz.

 

Ama şunu unutmayalım ki:

 

Böyle bir dünya;

 

Hayal de değil, ütopya da değil, masal da değil…

 

     ***

 

Peki, bu söz konusu dünya nerede?

 

Şimdilik bilemediğimiz bir gezegende…

 

Kim bilir; belki de burnumuzun dibinde...

 

Hep birlikte arayıp bulacağız.

 

Beşeriyet her şeyin üstesinden gelir.

 

Yeter ki el birliği, güç birliği yapalım.

 

2024 yılının bir başlangıç olması temennisiyle…

 

Sağlıklı, huzurlu, bereketli nice yıllara…

 

     ***       

 

2023 insanlık için çok sıkıntılı bir yıldı.

 

Ekonomik krizler, savaşlar, kıtlıkla dolu…

 

Yeni yıla girerken moralle girelim diye…

 

Biraz ironi yapalım istedik.

 

Biraz gülelim istedik.

 

Gamı, kederi bir tarafa bırakalım istedik.

 

 

 

ASABİYİM ASABİ...

 

 

 

Evreni kuşatan iklim değişikliği…

 

Sağlığımızı derinden etkiliyormuş.

 

Kaygı, stres, depresyon, travma…

 

Duygusal bozukluklara sebep oluyormuş.

 

Anlaşıldı;

 

Birbirine hakaret eden siyasilerin gerginliği,

 

Kadın cinayetleri, şiddet, zorbalık,

 

Rüşvet, iltimas, torpil,

 

İftira, kötülük, fenalık, azgınlık,

 

Hırsızlık, arsızlık, umursamazlık,  katliamlar,

 

Ve sayamayacağımız birçok olay…

 

Hepsi bu yüzdenmiş…

 

Peki sorumlusu kim?

 

Yine biz, yine biz, yine biz…

 

Canım dünyamızı kirlettik, bu hâle getirdik.

 

Başka suçlu aramayalım.

 

 

 

CART KABA KÂĞIT!

 

 

 

Akşam Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni…

 

Mustafa Kartoğlu nefis bir yazı kaleme aldı.

 

A-4 üzerinden Millî Mücadeleyi anlatarak.

 

Verdiğimiz 12 şehitle ilgili polemik yapan,

 

Meclis’in ortak bildirisine imza atmayan,

 

DEM ile aynı paralelde hareket eden,

 

CHP ve Genel Başkanı Özgür Özel’e…

 

Ortak bildiriyi, ‘kâğıt parçası!’ diye küçümsediği için.

 

Biz de Kartoğlu’na katkıda bulunalım istedik…

 

Özgür Özel’e sormak lazım:

 

Toplumun çimentosu Anayasamız,

 

Kanunlarımız, yönetmeliklerimiz neyin üzerinde?

 

Kapısını çalmayı rutin hâle getirdiğiniz…

 

AYM’ye, deriye yazarak mı başvuru yapıyorsunuz?

 

Konuşma notlarınızı naylona mı döküyorsunuz?

 

‘Birbirine benzemezler’in bir araya geldiği,

 

6’lı Masa ile imzaları gökyüzüne mi attınız?

 

CHP’yi soldan uzaklaştıran,

 

Ümit Özdağ Protokolünü suya mı yazdınız?

 

Seçim vaatlerinizi, projelerinizi balonla mı duyurdunuz?

 

Özgür bey, A-4 bu kadar önemsizdi de

 

Neden değerli kâğıda yüzde 58 zam yapıldı?

 

Bunu da bir izah etseniz, güzel olur?!.

 

 

 

FETRET’TEN HASRETE KÖPRÜ

 

 

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gönlünde,

 

İstanbul’un bambaşka yeri var.

 

CHP’den geri alınmasını istiyor.

 

Megakentte bir törende konuştu:

 

“5 yıllık fetret dönemini kapatalım…”

 

Keşke fetret dönemi olsa…

 

Buna da şükür denir…

 

Olsa olsa İstanbul’un 5 yıllık dönemi…

 

Kasvet dönemi olur.

 

Güzel hizmetlere hasret dönemi olur...

 

 

 

 

 

HÜSNÜNİYET!

 

 

 

CHP’li belediyelere bir hâller oldu.

 

Bugünlerde Ankara’yı şantiyeye çevirdiler.

 

Büyükşehir, asfalt döküyor.

 

Altyapıyı yeniliyor, mazgallar açıyor.

 

Parkları ufak tefek rötuşluyor.

 

İlçe belediyeleri de işbaşında.

 

Hummalı bir çalışma içindeler.

 

Hepsini buradan tebrik ediyorum.

 

İnanmak başarının yarısıdır.

 

Kendine güvenen insan başarıya ulaşır.

 

Zira 4,5 yıl düşünüp taşındılar.

 

Bir aksaklığa yol açmamak için?!.

 

Projeler üzerinde çalıştılar.

 

İşi yapım aşamasına getirdiler.

 

Sakın haa sakın!..

 

Ankara’ya bir çivi dahi çakmadılar.

 

Yazları gölgede geçirdiler.

 

Kışın halkı perişan ediyorlar.

 

Niyetleri hizmet değil.

 

Seçim için çalışıyorlar” demeyin.

 

Şevklerini kırarsınız, morallerini bozarsınız.

 

 

 

TEMENNİ

 

 

 

Sokak hayvanları 2023’e damga vurdu.

 

Çoluk, çocuk, kadın, erkek saldırıya uğradık.

 

Her geçen gün vaka sayıları daha da arttı.

 

‘Dur’ demek için çareler aradık.

 

Bir arpa boyu yol alamadık.

 

Yerel yönetimler etkisiz, düzenlemeler yetersiz kaldı.

 

Bu kanayan yarayı ancak Meclis çözecek.

 

Tarım Bakanlığımız hassas bir çalışma yapıyor.

 

Cumhurbaşkanımız yakından takip ediyor.

 

Uyutma, barınak, ceza… Her neyse

 

Bir an evvel düğmeye basılmalı.

 

Artık kimsenin tahammülü kalmadı.

 

Uzadıkça uzadı, yılan hikâyesine dönmesin...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.