KİM KAZANDI, KİM KAYBETTİ?

A -
A +

Siyasiler söyleyeceğini söyledi.

 

Adaylar vaatlerini açıkladı.

 

Halk da sandık başına gitti.

 

Hür idaresiyle oyunu kullandı.

 

Rekabet bitti, güven veren adayı seçti.

 

Artık sıra icraata geldi.

 

Belediye başkanları sözünü tutacak.

 

Vadettiklerini yerine getirecek.

 

Güzel güzel hizmetler sunacak.

 

     ***

 

Kim kazandı, kim kaybetti…

 

İlk verilerin ışığında tablo şöyle:

 

AK Parti açısından durum hiç iç açıcı değil.

 

2019’da kazandığı illerin bir kısmını kaybetti.

 

CHP ise sandıktan sürprizle çıktı.

 

2019 seçimine göre belediye sayısını artırdı.

 

MHP, mevcudiyetini muhafazaya çalıştı.

 

DEM ise doğu illerinde varlığını hissettirdi.

 

İstanbul’da ise oylarının CHP’ye kaydığı görüldü.

 

"Kent Uzlaşısı"nın karşılık bulduğu anlaşılıyor.

 

İyi Parti varlık gösteremedi.

 

Millî irade de seçim yorgunluğunu,

 

Katılma oranı düşüklüğüyle gözler önüne serdi.

 

     ***

 

CHP’nin bu çıkışını kime yazacağız?

 

Özgür Özel’e mi, Ekrem İmamoğlu’na mı?

 

Çok başlı CHP’de işler daha çok karışacak gibi.

 

2028’e kadar partide sular durulmayacak.

 

Hâkimiyet kurmak için kıyasıya mücadele olacak.

 

İstanbul’u kazanan İmamoğlu’nun gözü zirvede.

 

Partiye hâkim olmak için çabalayacak.

 

Cumhurbaşkanlığı seçimine endeksleyecek.

 

İstanbullu hizmetlerden mahrum kalabilir.

 

Özgür Özel ise başarıyı kendine bağlayacak.

 

“Oy artışının sebebi benim” diyecek.

 

Emanetçilikten sahipliğe doğru ilerleyecek.

 

İki baş sık sık karşı karşıya gelecek.
Değişimciler de değişimin yolunu arayacak.

 

Ankara’da büyük fark attı rakibine…

 

Mansur Yavaş, denklemin üçüncü ayağı.

 

İmamoğlu, bu faktörü görmezlikten gelemez.

 

Kemal Kılıçdaroğlu’na gelince;

 

Hesapları tutmadı, emeklilik yolu göründü.

 

     ***

 

AK Parti, bu sonucu masaya yatıracaktır.

 

Nerede hata yapıldı, mutlaka analiz edecektir.

 

Diyeceğimiz odur ki:

 

17 seçimi kazanan AK Parti ilk kez;

 

18. seçimde "tencereye" yenik düştü.

 

Ekonomik dalgalanmaların önüne geçemedi.

 

Emekli kesiminin mağduriyetini gideremedi.

 

Küskünlerin gönlünü alamadı.

 

Yansımaları sandığı vurdu.

 

Dikkatimizi çeken bir konu da;

 

AK Parti ile MHP’nin ayrı aday çıkardığı iller…

 

CHP’nin ekmeğine yağ sürdü.

 

Ortak aday çıkarsalardı, Cumhur İttifakı kazanabilirdi.

 

Keşke bu kapıyı kapatmasalardı.

 

Daima halkın dertleri ile dertlenen,

 

Emekliyi, çalışanı düşünen,

 

Odağında gençler, kadınlar, çocuklar olan…

 

Eğitimden sağlığa, diplomasiden ulaştırmaya kadar…

 

Birçok yeniliklere imza atan,

 

Reform üzerine reform yapan

 

Mavi Vatanı, Gök Vatanı koruyan,

 

Sınırlarımızda kuş uçurtmayan

 

Yerli ve millî savunmaya önem veren,

 

Uluslararası arenada ülkemizi zirveye çıkaran,

 

Mazlumların, masumların, mağdurların,

 

Kimsesizlerin elinden tutan, 

 

En önemlisi de;

 

Terör örgütlerini silinme noktasına getiren Erdoğan...

 

Bundan sonra ne yapacak?

 

Bu kısır döngüden AK Parti’yi mutlaka çıkaracaktır.

 

Ekonomik göstergeler iyiye doğru gidiyor.

 

Enflasyon düşme trendini yakaladı.

 

Yıl sonuna doğru rahatlama olacak.

 

Bu da refah olarak topluma yansıyacaktır.

 

Kesin olan bir şey var ki;

 

Millî iradenin kararına saygı duymak zorundayız.

 

Son söz:

 

Bu sonuçlar üzerinden yorum yapanlar,

 

Toplumun sosyal dokusunun değiştiğini zannetmesin.

 

Yerel seçim ile genel seçimin dinamiği farklıdır.

 

Birbiri ile karşılaştırmak sonuç vermez.

 

Siz, siz olun;

 

“Erken seçim kapıda” diyenlere kulak asmayın.

 

Seçim sonucu memleketimize hayırlı olsun.

 

Temennimiz;

 

85 milyon insanımız kazansın.

 

Birlik kazansın, kardeşlik kazansın.

 

İstikrar kazansın, Türkiye kazansın…

 

 

 

YARI ŞAKA YARI CİDDİ

 

 

 

Bugün dünya başka bir sabaha uyandı.

 

Güneş bir başka doğdu.

 

Aynı anda yedi düveli ısıtıyor.

 

Kış bitti, sonbahar bitti.

 

Bundan böyle; hep bahar hep yaz.

 

Savaşlar bitti, barış geldi.

 

Rusya-Ukrayna’da, İsrail ile Gazze’de…

 

Katliamlar sona erdi, ölüm korkusu bitti.

 

Afrika başta olmak üzere, her kıtada…

 

Fakir kalmadı, aç kalmadı, susuz kimse kalmadı.

 

Bolluk bereket tavan yaptı.

 

Çalışan emekli herkes hayatından memnun.

 

Rüşvet bitti, adam kayırma bitti.

 

Ülkelere refah geldi, istikrar geldi.

 

Kişi başına düşen millî gelir patladı.

 

Her ülke birinci sınıfa yükseldi.

 

İslamofobi bitti, ırkçılık unutuldu.

 

Avrupa’da Türklere, camilere saldırı yok.

 

Ahlaksızlık, hırsızlık bitti, kadına şiddet sona erdi.

 

Evsiz barksız kimse kalmadı…

 

Çocuklar, gençler sevinçli, geleceğe umutla bakıyorlar.

 

Okullarda ayrımcılık kalktı, eşitsizlik sona erdi.

 

Hastalıkların kökü kırıldı, salgınlar tarihe karıştı.

 

     ***

 

Son tahlilde böyle bir dünya yok.

 

Kuzeyinden güneyine, batısından doğusuna…

 

Böyle bir yerküreyi kim özlemez ki?

 

Bizim yaptığımız “1 Nisan şakası” gibi...

 

Arzuladığımız ama kavuşamayacağımız bir hayat.

 

İster ütopya deyin, ister imkânsız deyin…

 

Kısacası ne derseniz deyin?!.

 

Ama durum bu...

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.