Balkanlar'da gündem Türkiye

A -
A +

Anayasa Mahkemesi DTP'yi kapattı... Mahkemenin bu kararı DTP de dahil aslında kimseyi şaşırtmamış olmalı. 3 Gündür Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'le birlikte Balkanlar'dayız. Balkanlar'dayız ama kulağımız Ankara'da. Türkiye içi dışı fark etmiyor, Ankara'nın gündeminden kurtulamıyoruz. Önce Arnavutluk ardından da bağımsızlığını ilan eden Karadağ'a geçtik. Türkiye'nin Balkanlar'daki etkisi her geçen gün artıyor. Nasıl artmasın nereye giderseniz gidin mutlaka karşınıza bir Osmanlı camisi veya Karadağlıların dediği gibi "Türk Evleri", "Türk Mezarlıkları" çıkıyor. İsteseler de istemeseler de bir şekilde karşılarına "Türk" ile başlayan bir şey çıkıyor. Cumhurbaşkanı Gül ile birlikte Devlet Bakanları Zafer Çağlayan, Selma Aliye Kavaf ve Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün de bu önemli Balkan gezisine katıldılar... Zafer Bey'in gözü sürekli ihracat rakamlarında. Her gün sabah akşam ihracat rakamlarını kontrol ediyor, krize rağmen 100 milyar dolara ulaşacağımızdan hatta aşacağımızdan emin görünüyor. Balkanlar'a; içi iş adamları ile dolu büyük bir Airbus uçağı ile geldik. Aslında ekonomik yönü kadar siyasi yönü de önemli bir gezi. Türkiye bu bölgede aktif dış politikasını sürdürecek hatta daha da ağırlığını arttıracak gibi görünüyor. Cumhurbaşkanı Gül Balkanlar'a çok önem veriyor. 1 ay önce Sırbistan'daydı. Şimdi Arnavutluk ve Karadağ'da. Zaten "Türkiye de bir Balkan ülkesidir, Balkanlar'a büyük önem veriyoruz ve vermeye de devam edeceğiz" sözleri ile bundan sonra Ankara'nın Balkanlar'da hem ekonomik hem de siyasi olarak etkinliğini sürdüreceğinin ipuçlarını veriyor. Cumhurbaşkanı hem Arnavutluk'ta hem de Karadağ'da çok sıcak karşılandı. Tiran'da ünlü Ethem Paşa Camii'nde cuma namazı kıldı. Camiden çıkarken dışarıda toplanan Arnavutlar tarafından uzun süre alkışlandı. Bu sahneler çok tanıdık. Balkanlar ile Türkiye pek fark etmiyor. Benzer sahneler; Başbakan Erdoğan ile birlikte gittiğimiz Makedonya gezisinde de yaşanmıştı. Karadağ'a geldiğimizde ise Cumhurbaşkanı Vujanoviç Cumhurbaşkanı Gül'ü uçağının kapısında karşıladı. Televizyon kanallarında Türk Cumhurbaşkanının gezisi birinci haber olarak veriliyor ve imzalanan ekonomik iş birliği anlaşmasının detayları uzun uzun anlatılıyor. Balkanlar'daki bu ilgiye rağmen bu kalabalık Türk Heyetinin gözü Ankara'dan gelen ve gelecek haberlerde. Resmî Heyetteki bütün gazeteciler, cep telefonlarından sürekli haber sitelerindeki DTP ile ilgili gelişmeleri takip ediyor. DTP gerçekten kapatılmak için âdeta bas bas bağırdı. Anayasa Mahkemesi'nin kapatma kararı vermemesi çok zor bir ihtimaldi. Çünkü hem deliller açısından hem de güncel gelişmelere bakıldığında bu karar tahmin ediliyordu... Dolayısıyla bu karar kimseyi şaşırtmadı. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül de belki bu beklentiyi en güzel şekilde ortaya koydu: "Anayasa Mahkemesi ne yapsın, mahkeme ne yapsın, Anayasa ve kanunlar ortada..." Balkanlar'a geldik ama belki de hiç gelmemiştik. Bunu da zaten Türkiye gündemi dışında hiçbir Balkan haberi yapmayarak ortaya koyduk.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.