ÇANAKKALE, turizm ve eğitim merkezi olacak!

Hem tarihî hem de tabii zenginlikleriyle yılda yüz binlerce turist çeken Çanakkale; kolay ve rahat yaşanabilir bir şehir, bu özelliğiyle öğrenciler için de bulunmaz bir yer...Fatih Sultan Mehmet Han'ın, Çanakkale Boğazı'nın iki yakasında yaptırdığı kaleler, şehrin tabii güzellikleriyle de özdeşleşmiş... Çanakkale, Türkiye'nin kuzeybatısında; adını verdiği boğazın iki yakasında yer alır. Avrupa ve Asya kıtalarını birbirinden ayıran stratejik boğazıyla Çanakkale, tarihin ilk devirlerinden itibaren yerleşim alanı olmuş. Çanakkale, Gelibolu Yarımadası'ndan Edirne ve Tekirdağ yolu ile Trakya'ya; Biga Yarımadası'ndan Balıkesir ve İzmir üzerinden Anadolu'ya karayolu ile bağlantılı. Toplam kıyı uzunluğu 671 kilometre olan Çanakkale'de, şehir içi deniz ulaşımı da önem kazanıyor. Çanakkale- Eceabat, Lapseki-Gelibolu, Çanakkale-Gökçeada ve Bozcaada-Yükyeri arasında karşılıklı feribot seferleri yapılmakta. GESTAŞ tarafından Çanakkale'den Bozcaada ve Gökçeada'ya hızlı feribot seferleri de yapılıyor. HER YER TARİH Çanakkale savaşları sırasında hemen hemen her Türk ailesinden birinin şehit düştüğü şehrin bütün köşelerinde tarihin izlerini görmek mümkün. BURAYA İLGİ ARTIYOR Çanakkale'de bir havaalanı da bulunuyor, haftada üç gün İstanbul bağlantılı tarifeli seferler düzenlenmekte. Anadolu'nun en eski uygarlık merkezlerinden Assos, Aleksandreia-Troas, Neandria, Aydos, Sestos ile Troya antik kentleri bu ilimizde. Çanakkale Savaşlarıyla destanlaşan Gelibolu Yarımadası da önemli bir turizm merkezi olmuş. 571 kilometrelik sahil bandı, ada konumundaki iki ilçesi, kaplıcaları ve tabii güzellikleri, Çanakkale'nin turizmdeki önemini arttırmakta. Önemli tarihî olaylara sahne olmuş Gelibolu Yarımadası'nda yapılan düzenlemeler, buraya olan ilgiyi yurt içinde ve yurt dışında artırmış. Çanakkale Valisi Abdülkadir AtalıkÇEKİCİ BÖLGELER Bakanlar Kurulu Kararı ile; Ayvacık-Tuzla, Ezine Kestanbol, Çan-Etili-Tepeköy ve Yenice-Hıdırlar termal turizm; Behramkale Kadırga Koyu, Geyikli, Küçükkoyu ve Yenice de turizm merkezi olmuş; Saroz Körfezi de Kültür ve Turizm Koruma Gelişim Bölgesi ilan edilmiş. Vali Abdülkadir Atalık'ın belirttiğine göre, Çanakkale'nin dünya çapında tanıtılması için büyük gayret gösterilmekte; bütün birimlerin iş birliği ile kitap ve broşürler basılmakta, festivaller düzenlenmekte. İlgili fuarlardan da bu amaçla faydalanılmakta.. İl ekonomisinde tarımın ağırlıklı olduğu söylenirken, son yıllarda tarıma dayalı sanayi kollarının geliştiği, buna bağlı olarak ekonomide sanayinin payının arttığı belirtiliyor. HUBUBAT BİRİNCİ ÜRÜN İl yüzölçümünün yüzde 53'ünü ormanlar, yüzde 33'ünü de tarım yapılan arazi oluştururken, tarım ürünleri arasında en önemli yeri hububatın aldığı söylenmekte. Türkiye toplam domates üretiminin yüzde 5'i, zeytin üretiminin yüzde 4'ü, şeftali üretiminin yüzde 11'i, kanola üretiminin yüzde 11'i, bakla üretiminin yüzde 4'ü, yağlık ayçiçeği üretiminin yüzde 4'ü ve elma üretiminin yüzde 3'ü Çanakkale'de gerçekleşmekte. Hayvancılık ve su ürünleri de önemli yer tutmakta. 2009 yılı verilerine göre Çanakkale'nin toplam tarımsal üretim değeri 1 milyar 284 milyon 500 bin TL. iken, bunun yüzde 68'i bitkisel üretimden, yüzde 29'u hayvansal üretimden ve yüzde 3'ü su ürünleri üretiminden oluşmakta. Çanakkale, teşvik uygulamasında 2. bölgede yer alırken, ada konumundaki Gökçeada ve Bozcaada ilçeleri 4. bölge kapsamında. Belediye Başkanı Ülgür Gökhan TABİATI DA ZENGİN Çanakkale'nin, isim ve marka olarak çok önemli olduğunu söyleyen Belediye Başkanı Ülgür Gökhan, Türkiye'de herkesin bu önemli şehri bildiğini belirtiyor. Çanakkale Savaşları sırasında hemen hemen her Türk vatandaşının ailesinden birinin veya bir yakınının burada şehit düştüğünü ifade eden Gökhan, bu toprakların millet için taşıdığı ulvi değeri hatırlatıyor. Asya ile Avrupa'yı Ege ile Marmara Bölgeleri'ni birbirine bağlayan Çanakkale'nin stratejik önemini de hatırlatan Başkan Gökhan, Fatih Sultan Mehmet Han'ın boğazın iki yakasında yaptırdığı kaleleri örnek gösteriyor. Bu toprakların tabii güzelliklerini dile getiren Başkan Gökhan, Kaz Dağları'nı anlatıyor, balık zenginliğine değiniyor. Kıyıdan 6-7 kilometre sonra ormanların başladığını, sahil şeridinin tarım arazisi olduğunu, Gelibolu Yarımadası'nın da korumaya alınmış Milli Park olduğunu söyleyen Gökhan; bu bakımdan il merkezinin sanayi için uygun olmadığını, bu tür tesislerin uygun ilçelerde kurulmasının daha doğru olacağını belirtiyor. Sadece Gelibolu Yarımadası'na yılda 3 milyon ziyaretçi geldiğini, Anzakların torunlarının da buraya büyük ilgi göstererek geldiklerini dile getiren Başkan Gökhan, böyle önemli bir coğrafyanın sanayi tesisleri ile kirletilmemesi gerektiğini belirtiyor. Turizm zenginliklerini, kaplıcaları, antik kentleri hatırlatan Başkan Gökhan, Çanakkale'nin turizmde iddialı olabileceğini, birinci sektör olarak bunu tercih ettiklerini söylüyor. İkinci sektör olarak da eğitimi gösteren Gökhan, 1992'de kurulmuş Çanakkale 18 Mart Üniversitesi'nin geliştirilmesi için çalışacaklarını belirtiyor. Buranın kolay ve rahat yaşanabilir bir şehir olduğunu, eşsiz güzellikleri ile eğitim ve öğrenci için bulunmaz bir yer olduğunu anlatan Başkan Gökhan, 27 bin öğrencisiyle, üniversitenin il ekonomisine büyük katkılar yaptığını ifade ediyor. KAÇAĞA GEÇİT YOK İl merkezinde gecekondu ve kaçak yapılaşmanın hiç bulunmadığını söyleyen Başkan Gökhan, vatandaşın da desteğiyle bu tür kanunsuzluklara hiç müsamaha göstermediklerini belirtiyor. Katı atık tesislerinin yapıldığını, atık su arıtma tesisinin de yakında yapılacağını ifade eden Gökhan, yakın bir gelecekte hiç kirletilmeyen bir deniz ve çevre müjdesini veriyor. Terminal, Çanakkale Bursa Yolu üzerinde yapılacak. Kordon Boyu Düzenleme Projesi gerçekleştirilecek. Özgürlük Parkı yapılacak... 70 yaşındaki İsmail Usta, baba mesleği sanatının devam etmesi için öğrenci yetiştiriyor. Tarihten gelen sanat seramikçilik Çanakkale için seramik el sanatı büyük önem taşır. Çanakkale isminin "çanak" kısmının, bundan geldiği söyleniyor. Antik kentlerde de çok sayıda çanak bulunduğu söyleniyor. Seramik sanatçısı İsmail Bütün, bu işin inceliklerini anlatıyor. Kil alınır, elekten geçirilir, havuzlarda çektirilir, sertleşince çamur depolarına taşınır. Çıraklar tarafından bu çamur ayakla tepilir, elle yoğrulur, parçalara ayrılır. Bu parçalara ustalar tarafından istenen şekil verilir, kulp takılır, meydancılar tarafından astar boyama yapılır, kurumaya bırakılır. Kuruduktan sonra fırında pişirilir, sonra meydancılar tarafından sırlanır, tekrar fırına verilerek 900 derecede pişirilir. Sonra da bu mamul satışa sunulur. Böylesine önemli bir el sanatının korunması, devam ettirilmesi gerekir. İlgililerin bu hususta daha duyarlı olmaları isteniyor. A. Yücel Aka Girişimciler bu şehri keşfetmeli Çanakkale'nin yeterince keşfedilememiş marka bir şehir olduğunu söyleyen Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı A. Yücel Aka, gün geçtikçe bu ilin değerinin daha çok anlaşıldığını anlatıyor. Değerlerimizi koruyarak global şartlara ayak uydurma gayretinde olduklarını dile getiren Aka, çevreyi kirletmeden, güzellikleri tahrip etmeden kalkınma ve istihdam oluşturma çabalarının süreceğini açıklıyor. Çanakkale'nin büyük sanayicilere sahip olduğu, ama sanayinin henüz tabana yayılmadığı belirtiliyor. Çimento sektöründe Orta Doğu'nun en büyük fabrikası Akçansa, seramikte dünyanın sayılı fabrikası Kale Seramik, İÇDAŞ demir-çelik fabrikası ve alanının en büyüklerinden Dardanel Gıda'nın varlığına rağmen, il sanayisinin yeterli seviyede olmadığı dile getiriliyor. Altyapı çalışmaları bitmiş Organize Sanayi Bölgesi'ne yatırımcı beklenirken, buradaki cazip şartlar hatırlatılıyor. Çanakkale'nin; limanı, Avrupa pazarlarına yakınlığı, havaalanı, kalifiye eleman bulma kolaylığı, karayolları ağı ve diğer avantajları dile getirilirken, gelecek çevreci yatırımlar için her türlü desteğin verileceği belirtiliyor. Çanakkale'nin, yenilenebilir enerji (rüzgar enerjisi) için ülkemizin en zengin yeri olduğu ifade ediliyor, bu alanda yatırım yapacak girişimciler bekleniyor.