Kaliteli hayatın ölçüsü nedir? ABD'de hem tatil, hem iş

Hayat kalitesini belirleyen şey; sanıldığının aksine sadece bol para değildir. Para kullanmasını bilenler için önemli bir araçtır. Sınırlı bütçeler içinde, kendisinden gıptayla sözettiren birçok insan vardır. Gerçekten de şu kelimeleri zaman zaman hepimiz sarfetmiş veya edildiğini duymuşuzdur: "Aslında Ali Bey çok kazanmıyor ama eşi Suna Hanım çok becerikli, yakıştırmasını biliyor, sınırlı imkânlarla harikalar oluşturuyor, sağlıklı hayatın ne olduğunun bilincinde, formunu iyi koruyor, spor salonlarına da para akıtmıyor, ama çok formda. Yürüyüş yapıyor ve sağlıklı besleniyormuş, ailesinin tüm fertlerini de aynı hassasiyetle yetiştiriyor" Diğer taraftan, "Neriman Hanım ne yapsa boş, spor salonlarına dünyanın parasını akıtıyor, bir yıl değil on yıl gitse sonuç değişmez çünkü hayatı sadece yemek içmek zannediyor ve üstelik baca gibi tütüyor, elinde sürekli bir sigara, kalbi bu işe çok dayanmaz..." dediğimiz de olmuyor değil... İkinci durum hiç birimizin tercihi olmamakla birlikte maalesef hayatımızdan çok uzak bir örnek de değil. Düşününce, hoyratça tüketilen bir ömür ve sıfırlanmış bir hayat kalitesi gibi geliyor insana değil mi?... Herşey gençlikte başlıyor Bazılarınız "Hayatın da kalitesi olurmuymuş, yaşanır gider" demeyin sakın yoksa en büyük yanlışı yaparsınız. Hayat kalitesi; hayata nasıl baktığınız ve içinde bulunduğunuz şartlara göre kendi değerinizin maksimum düzeyde ne kadar farkında olduğunuz ile ilgilidir. Ne kadar yaşayacağımızı hiç birimiz bilmiyoruz ancak yaşarken bunu layıkıyla yerine gitirmek de hiç sanıldığı kadar zor değil, sadece güzel alışkanlıklar edinmekle ilgili. Bunun temelleri de en iyi gençlikte atılıyor. Zira yaş ilerleyince her şey çok daha geç değişikliğe uğruyor ve değişmesi için de çok zaman sağlık kaybı gibi zorlayıcı unsurlar devreye giriyor. Önce; kendi değerlerinizin farkına varın! ğ Zamanınızın kıymetini bilin: Elden en çabuk kaçan tek şey zaman. İster fakir, ister zengin olalım hepimize eşit şartlarda verilmiş tek şey de zamandır... Kendinizi zaman hırsızlarından iyi koruyun. Dinlenme ve çalışma zamanlarınızı birbiriyle karıştırmayın. ğ Beslenmenize önem verin "Ben gencim ne yersem yakarım" düşüncesindeyseniz bunu hemen terk edin. Zira düzenli beslenme bırakın gençliği, ta çocukluk yıllarında kazanılan ciddi bir alışkanlıktır ve ne kadar dengeli yapılırsa hayat kalitemiz o kadar yüksek olur. Şimdiden doymuş yağ ve kolesterolden fakir; sebze, meyve ve lifli gıdalardan zengin beslenme alışkanlığı edinirsek kalp ve damar sağlığımız açısından o kadar rahat ederiz. Sağlık açısından vücudumuzun yağa da ihtiyacı vardır ancak toplam yağ tüketimimiz enerjimizin yüzde 30'unu geçmemelidir. Çerez, unlu mamuller, çikolata, cips gibi gizli yağ depoları en keyifli ancak fazla tüketildiğinde en çok kilo yapan ve sağlığımızı ciddi olarak tehdit eden unsurlardır. Kırmızı et yanında balık ve tavuk eti de tercihleriniz arasında ağırlıklı olarak yer alsın. Tuz tüketiminizde ölçülü olun. Fazla tüketimin göz ve tansiyonunuzun düşmanı olduğunu unutmayın. ğ Sigarayı bırakın Bazen özenti, arkadaş etkileri bazen de evdeki sorumluluklar, dışarıdaki yoğun ve dişe diş rekabetin meydana getirdiği stres yüzünden maalesef sigara tüketimimiz çok fazla ve kullanımı giderek çok genç yaşlara iniyor. Ülkemizde yapılan bir araştırmanın sonuçlarına göre lise çağındaki gençlerimizin yüzde 88'i okullarından sigarayı denemiş olarak mezun oluyor. Sigarayı bırakmakla daha iyi bir hayat kalitesine sahip olursunuz. Birkaç gün içerisinde koku ve tat alma hisleriniz yerine gelir, iş kapasitenizde artma olur, başkalarına zarar veren biri olma hissinden kurtulursunuz, ekonomik açıdan sigaradan artıracağınız parayı başka bir yerde harcayabilirsiniz. ğ İdeal kilonuzu koruyun Aşırı kilo hem fiziksel sağlığınızı hem de psikolojinizi olumsuz yönde ciddi olarak etkiler. Özellikle kalp sağlığınız için ideal kilonuzu korumanız şarttır. Çünkü aşırı kilo, organların daha fazla güç sarf ederek çalışmasına yol açar ve buna bağlı olarak yüksek tansiyon, yüksek kolesterol ve şeker hastalığına yakalanma riskiniz de artar. Olmanız gereken kilodan şimdiki kilonuz 10 kilo fazla ise şişmanlık problemi ile karşı karşıyasınız demektir ve hemen tedbirlerinizi alın. ğ Mutlaka spor yapın Spor sadece kilo vermek için değil, esasen sağlığı korumak için yapılan düzenli bir hayat disiplinidir. Kalp sağlığınız için aynı tempoda ve nabız hızını aynı düzeyde tutacak şekilde spor yapmaya da özen gösterin. Yüzme, bisiklet ve koşu gibi sporları yapmayı da ihmal etmeyin... Spor endorfin (mutluluk hormonu) salgılanmasına sebep olarak kendinizi daha iyi hissetmenizi sağlar. Özellikle grup sporlarının sosyalleşmenize de ciddi faydaları vardır. ğ Strese 'hayır' deyin Yapılan araştırmalara göre, stres vücut direncini kırıyor ve hastalıklara zemin hazırlıyor. Sürekli stres altındaysanız öncelikle sizi sıkıntıya sokan sebepleri düşünün ve bu problemin üstüne gidin. Değiştiremediklerinizi ya kabul edin ya da uzak durun. ğ Pozitif olun Olaylara daha olumlu ve bardağın dolu tarafından bakabilme özelliği geliştirin. Zira aksi, size sadece zarar verir ve içten içe çökertir. Pozitif enerji; stresi yenmenin de en önemli ilâcıdır. ABD'de hem tatil, hem iş Üniversitelerin lisans, master veya doktora programlarının birinde okuyorsanız, 18-30 yaşları arasındaysanız ve anlaşacak kadar İngilizce konuşabiliyorsanız, bu yaz ABD'de hem çalışıp hem de tatil yapabilirsiniz. Amerika, bu yaz da Work and Travel (WAT) programıyla üniversite öğrencilerine kapılarını açıyor. Programa katılan öğrenciler 1-4 aylık yaz tatilini ABD'de geçirip, dünyadaki bütün kültürlerin buluşma noktasında, tatil yapıyor. Konu hakkında bilgi veren tebesir.com Proje Koordinatörü Remzi Kalafat; WAT programının tam anlamıyla yaz işlerini (fast food elemanı, eğlence merkezi/parkı çalışanı, can kurtaran/plaj çalışanı, garsonluk vs.) kapsadığını ve öğrencilere Amerika'daki eğlence merkezlerinde, tatil köylerinde, alışveriş merkezlerinde, otellerde çalışma imkanı sağladığını söyledi. Çok câzip imkânlar! Bu programa katılan öğrencilerin, 1 ayda kazanacakları minimum bin 500 dolar maaş ile Türkiye'den giderken yaptıkları harcamanın tümünü çıkarabilileceklerini vurgulayan Kalafat; "Hatta para biriktirebilirler. Böylece yaz tatillerini en verimli şekilde çok az bir bütçe ile, hem eğlenip hem de çalışarak Amerika'da geçirme fırsatını yakalayabilirler" şeklinde konuştu. Programa katılmak için, ilk olarak 150 dolar kayıt ücretinin ödenmesi ve bir özgeçmişin verilmesi yeterli. Programın toplam ücreti ise 950 dolar. KÜ'den açıklama Koç Üniversitesi'nden 'Danıştay İdari Dava Daireleri Genel Kurulu, Koç Üniversitesi'ne arazi tahsisine ilişkin Bakanlar Kurulu kararı ile Orman Bakanlığı'nın kesin izin ve tahsis işlemlerinin iptaline ilişkin 8. Daire kararını onadı' şeklindeki haber ler üzerine bir açıklama yapıldı. Açıklamada söyle denildi: "Bahse konu haber, Koç Üniversite'ne 49 yıllığına arazi tahsisi süreci içinde daha önceki aşamalarda uygulanmış ve şu anda geçerliliği zaten kalmamış olan bir işlem ile ilgilidir ve 160 hektarlık bir arazinin tahsisinin iptali hakkındadır. Bugün Koç Üniversitesi'nin üzerinde bulunduğu alan ise 25 hektardır ve üniversitenin bu alan üzerinde bulunma nedeni farklı hukuki işlemlere istinad etmektedir' OKUYUCU MEKTUBU / Denizli'den yazan okuyucumuz Esra Girgin; geçen haftaki yazımda 'üniversiteyi kazanamamış olmak hayatın sonu değil' sözlerime istinaden "sizin için bu cümleleri kurmak kolay, keşke bizim yerimizde olsanız da hislerimizi bir anlasanız, sınavım düşündüğümden kötü geçti ve şu sıraralar kazanamamış olmak düşüncesi en büyük kâbusum" diyor. Esra'cığım sen ve senin durumundaki arkadaşlarının halini gerçekten çok iyi anlıyorum. Üniversite sınavına ben de girdim. Bana göre de bir insanın hayatının en sıkıntılı, en stresli dönemlerinden birisi bu sınav dönemi. Yıllarca öğrenci danışmanlığı yaptım ve yüzlerce bu stresi taşıyan öğrencim, çevremde yakınlarım oldu. Ancak dövünmenin, gerçeği olduğu gibi kabul etmemenin bize ne faydası var? Elbetteki kötü sonuçlanırsa üzüleceksin. Sadece kendin için değil sana emek veren insanaların hâyal kırıklığı da seni üzecek. Ancak sen, bu kaygı içinde kaybolup gitmemelisin. Soğukanlı ol, kazanmak kadar kaybetmek de var. Üstelik son şansın da değil. Eğer şimdi olmazsa, sen zaten ciddi bir hazırlık yapışsın biraz daha gayret göstererek seneye çok daha iyisini yaparsın. Bana kızsan da, ben yine de "her işin başı sağlık" diyeceğim. Haydi artık sınavı unut çok yoruldun, dinlen, tatilin tadını çıkart biraz. Zor olduğunu biliyorum ancak sonuç olumsuz olursa da zaman her şeyin ilacı... Sen güçlü ol, hatalarından ders al, eksiklerini tespit et ve amacından gözünü ayırma, istediğin sonucu elde edeceksin. Bu arada isteklerinle potansiyelin, yeteneklerin arasındaki dengenin uyumuna da dikkat et. Umarım istediğin sonuca ulaşırsın. Sevgiler...