Taze bir güven lâzım

A -
A +

Milletçe bunca çekilen sıkıntıdan sonra, 'sil baştan!' denilip ABD'den bir kurtarıcı ithal ettik. Kemal Derviş'in işi, zannedildiğinden de zor! Zira, hükümet, üç partinin bir araya gelmesiyle ancak kurulabilmiş ve özellikle ekonomide; devletin ekonomiyi elinde bulundurması saikiyle, her partiden ayrı sesler çıkması Derviş'in işini zorlaştıracağa benziyor. Ya, ekonominin tek patronu olarak bütün ipleri bir elde toplar, böylece programını hayata geçirmeye muvaffak olur. Bu şekilde, diğer koalisyon partilerinin ellerindeki devlet bankalarına söz geçirmiş olur. Ya da, her parti elindeki bankalarla har vurup harman savurur ve serbest piyasa ekonomisinin bütün kurum ve kurallarının işlemesi için gerekenler yapılmayıp, Kemal Derviş tek başına bırakılırsa, durum, bugünkünden de beter olur. Sadece iki devlet bankasının görev zararının 30 milyar dolar olduğu ülkemizde, hangi ekonomik istikrardan bahsedilebilir? Yetmedi; 16 banka Fon'a devredilmiş durumda; iç borç 56 milyara dayanmış. Daha geçen gün Hazine, yüzde 144 faizle borçlandı. Döviz, aldı başını gidiyor; zamlar sökün etti. Ne enflasyonla mücadele kaldı, ne program! Sadece milletin çektikleri yanına kâr kaldı! Gelen bütün iktidarlar, iç borca kurtuluş simidi gibi sarıldılar. Ne yapıyorlar bunca parayı? İstihdam ve üretimi artırmak için yatırıma mı dönüştürüyorlar? Ne gezer! Seneler senesi ülkede çivi çakılmadığı gibi, peş peşe iş yerleri kapanıyor ve insanlar işsizliğe itiliyor. Hükümetlerin yaptıkları, kısır bir döngü içinde günü kurtarmağa bakmak! Yarının ne olacağını, hangi ağır faturalarla karşılaşılacağını onlar da bilmiyorlar! Çünkü, milletten yüksek faizlerle topladıkları bu paralarla maaşları ödeyip, masrafları karşılıyorlar. Bu şekilde yapa yapa, ülkenin geldiği noktaya bakın ki, bütün vergilerin toplamı yalnızca iç borcun ana parası ile faizini ancak karşılayabiliyor! Böylesine çarpık tabloların bulunduğu bir ülkede bir Kemal Derviş ne yapsın? Üstelik adam, nihayet bir teknisyen; arkasında güç yani, siyasi irade de yok. Doğruları, mevcut koalisyon ortaklarına ne kadar anlatabilecek, onlar; bunların ne kadarını anlayıp tatbik mevkiine koyabilecekler? Bugün gelinen nokta itibariyle ülkenin, bütünüyle taze bir güvene ihtiyacı vardır. O da, erken genel seçimdir. Palyatif, pansuman tedbirlerle bu ekonominin içinden çıkılamayacağı aşikardır. Köklü, radikal bir programın uygulanması zorunluluğu vardır. Bunu da ancak, milletin teveccühüne geniş şekilde mazhar olmuş siyasi kadrolar yapabilir. Sayın Kemal Derviş, vaktiyle yine Ecevit'in ithal ettiği Karaosmanoğlu gibi olacaksa, hiç başlamasın! Millete de, kendisine de, kendisine bel bağlayan hükümete de yazık olur zira!

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.