Of be 4-0 hem de

Dün akşam Alanya’da oynanan maçın ilk yarım saatini bizim futbolu ve ligi tanımayan birileri seyretmiş olsa demek ki bu iki takım şampiyonluk mücadelesi veriyor derdi.

 

Ama sonraki dakikalar iki takım arasındaki oyuncu kalitesinin farkını ortaya çıkarıverdi.

 

Bir gün önce liderliği eline alan tarihi rakibi F.Bahçe’yi yine ikinciliğe itmeye çalışacak G.Saray’ı ilk yarının sonlarıyla ikinci yarının neredeyse tamamında izlemeye başladık. Tabii ki Okan Hoca’nın takımı eleman olarak Alanyaspor’un önündeydi. Ama Fatih Tekke hocanın ilk yarım saatteki oyun planı yukarıda da değindiğim gibi hiç de küçümsenecek değildi.

Nelsson çok iyiydi

G.Saray iki ön kenar oyuncusuyla etkili olurken arkada ise Nelsson, (özellikle ilk yarının yukarıda da belirttiğim gibi ilk 30 dakikasının içinde) maçın dengesinin ev sahibi lehine bozulmasını engelleyen adamdı. G.Saray’ın orta sahası eleman olarak malum isimlerden kurulmuştu ama film kopana kadar o bölgeyi tanımakta biraz zorluk çektik.

Suat Baba ‘vurun’ derdi

G.Saray’ın ben yazıyı yazdırdığım ana kadar attığı üç gol şut özellikleri taşıyordu. Bizim fi tarihindeki (1963) genç takım hocamız Suat Baba, “Kaleye vurun kardeşim, her kalecinin boş anı vardır” derdi. Gerçekten de öyle oldu. Şutlar iyiydi, kaliteliydi.

 

Hele ki Ziyech’inki. Ama Alanyaspor’un kalecisi de kaleye vurulacağını hiç tahmin etmiyordu herhâlde. Liderliğe yeniden geçen G.Saray’ın dün akşamki oyunda sizce en düşük puanı kim alırdı? Bence boş kaleye golü atan İcardi tabii ki.