G.Saray’ı “bu algı” şampiyon yapabilir!..

Sesli Dinle
A -
A +

Bir Beşiktaşlı dostum, dedi ki; “Şimdiden kutlarım sizi, Galatasaray açık ara şampiyon olacaktır; bu takım yenilemez!..”

 

Süper Lig’de oynanacak 15 maç ve alınacak 45 puan var; Fenerbahçe’nin, Adana’da “iki puan bırakması” bile, “şampiyon kim olacak” sorusuna cevabı “Galatasaray” diye verdiremez. Daha bu köprünün altından çok sular akacaktır…

 

Hem de, Fenerbahçe “takviyeleri ve futboluyla mevsim başındaki parlak günlerine döndüğünü” gösterirken…

 

Ne var ki, eğer “Galatasaray yenilmez, yenilemez” algısı yaygın hâle gelirse, “Fenerbahçe bir yana” diğer takımlar “Galatasaray’ın karşısına bu algının ezikliği içinde çıkarlarsa” işte o zaman sarı lacivertlilerin yarıştaki durumu güçleşecektir.

 

Sarı kırmızılı takımı “ekranlarda, spor sayfalarında öve öve bitiremeyenlerin katmerli hâle getirdiği ve yaydığı bu algının yara alması geciktikçe, başta Fenerbahçe, “şampiyonlukta Galatasaray ile yarışan takımların işi” güçleşecektir!..

 

“Bu psikolojik savaşın ilk durağı” yarınki Trabzonspor maçıdır.

 

Bu maçta da “puan kaybetmezse” G.Saray’ın “yenilemez algısına” sağlam bir halka daha eklenecektir!.. İki takıma yakışan bir mücadele olsun: spor ve dostluk yara almasın!..

 

Bilmediklerini bile bilmeyenler!..

 

Sevgili Ömer Faruk Ünal “Doğru kural bilgisi, doğru yorum yaptırır!” başlığı ile perşembe gecesi oynanan Adana Demirspor - Fenerbahçe maçında olacakları bilmiş gibi, o maçtan en az 10 saat önce yazdığı ve dün Türkiye’de yayınlanan yazısında…

 

Bakın “neler” yazmış; “Memlekette hakem yorumcusu diye geçinenlerin her hafta bir fiyaskolarına şahit oluyoruz…

 

Karagümrük-Beşiktaş maçına yorum yapan eski model hakem yorumcuları haftaya damga vurdu.

 

Hele biri var ki; bağırdı, çağırdı, isyan etti! Karşısındaki moderatör de hayatında ilk defa duyuyormuş gibi bu yalan ve yanlış yoruma çanak tuttu.

 

Biz doğrusunu anlatalım. Gerçi memlekette “doğru bilginin” ne kadar değeri var, tartışılır.

 

… Beşiktaş’ın attığı gol öncesinde top Welinton’un koluna çarpıyor. Daha sonra Cenk’in önüne düşüyor ve gol oluyor.

 

İki yıl önce değişen kurala göre bu pozisyonlarda gol veriliyor.

 

Welinton’un kolundan direkt kaleye girseydi ya da koluna çarpıp önüne düşüp golü Welinton atsaydı; gol iptal olacaktı.

 

İki yıl önce ele kola çarpan toplar bu yorumlara bakılmaksızın iptal ediliyordu.

 

Tabii yorumcular bundan da bihaberler!.”

 

“Beşiktaş’ın koluna çarpıp, Cenk’in attığı golün ‘neden sayıldığı’ ve de ‘sayılmaması için’ nelerin olması gerektiğini” anlattığı bölüm, tam da “Mert Hakan’ın golünün “Avantaj sağlanıyor mu, sağlanmıyor mu” bakmadan “VAR’da tespit ve neden iptal edildiğini” çok iyi anlatıyor…

 

O gece, TRT Spor’un Stadyum programında Alp Pehlivan ile Özgür Buzbaş da “tam da bunu anlattılar” kaç defa, ama anlayan kim?

 

“Futbolculuktan, antrenörlükten gelen yorumculara, dahası başka ekranlardaki anlı ve şanlı “hakemlikten gelen ama ‘bilmediğini de bilmeyen’ hakem yorumcularına “doğruyu öğretmeye” çalıştılar, nafile…

 

İçlerinde “Sen kimsin ki, hakemi çağırmadan ‘El var’ diyorsun be adam” diyecek ve hakaretler yağdıracak kadar ileri gidenler, dahası ve asıl “VAR protokolünün VAR’daki hakeme verdiği yetkiyi kullanmamasını isteyenler”  gösterdiler ki, “VAR protokolünü bir defa bile okumamışlar” ya da “yok” sayıyorlar.

 

“Doğru” tepkiler, “Fenerbahçe lehine iki penaltılık pozisyonunun neden ‘es geçildiğine’ gösterilenler” oldu… “Son saniyede çalınmayan ve ‘bitiş düdüğü ile çöpe atılan” faule de gösterilen” tepkiler “doğru” idi…

 

Sahadaki ve VAR’daki hakemler bunların hesabını vermeliler!..

 

Şaka gerçek oldu!..

 

Geçen haftaki Uluçmarket’in şakası… Aynen sütunuma alıyorum…

 

“Konyaspor yönetiminin ‘İlhan Palut ile yollarını ayırdığı’ haberini okuyunca içim ‘cızzz’ etti. O yöneticilere bir mesajım var; hem de Türk Dil Kurumu sözlüğünden… O sözlükte, ‘Çınar / Meşe’ gibi ulu ağaçların meyvesine ‘Palut’ dendiğini yazıyor…

 

‘Nasıl bir hoca olduğunu’ Konyaspor’da da ispat etmiş, Palut’a ‘Güle güle’ demek ile nasıl bir yanlış yaptığınızı anlayacaksınız; ama iş işten geçti, artık!..”

 

Ve… 2 Şubat Perşembe günü; Konya’dan gelen haber; Konyaspor: 0 - İstanbulspor: 1… Hem de golü “Konyasporlu oyuncu” kendi kalesine atmış…

 

Şaka gerçek oldu, bir hafta geçmeden!..

 

Eleştiri / Hakaret / Suç!..

 

Elbette hakemler eleştirilecektir. Bu eleştiriler “sert” de olabilir, ama “şerefsiz, ahlaksız” gibi Türk Ceza Kanunu’na göre “suç olan” sözlerle yapılan hakaretler, TV ekranlarında, sosyal medya videolarında, tweet’lerinde, spor sayfalarında yer alırsa, işte bu olamaz… Böyle eleştiri olmaz… Böyle yorum olmaz… Böyle yorumculuk olmaz…

 

Böyle spor yazarlığı olmaz… Olmaz da olmaz…

 

Bu insanların da aileleri var, eşleri var, çocukları var… Dostları var…  “Onlara ‘Şerefsiz’ derken, ‘Ahlaksız’ derken” biraz “vicdanınızla hesaplaşsanız” ve de “bu sözler kendinize söylenirse, neler hissedebileceğinizi” düşünseniz, bu kadar “insafsız” olabilir misiniz?..

 

Hakemler hata yapıyor, sizler, suç işliyorsunuz; farkında mısınız?..

 

Şaka!..

 

Hakem, Alanyaspor maçında “bariz hatalar yapıp”, maçın “berabere bitmesine ve Galatasaray’ın iki puan kaybetmesine sebep olunca”, Erden Timur çok sert açıklamalar yapmıştı.

 

Ama “bazıları” da Erden Timur’a “bu açıklaması” sebebiyle sert tepki göstermiş ve hakemleri korumuştu…

 

Aynı hakem, bu defa Adana Demirspor maçında Fenerbahçe aleyhine hatalar yaptı. Maç da berabere bitti…

 

Aaaa… O da ne, perşembe gecesi ortaya “Bu ne perhiz, bu ne lahana turşusu” dedirtecek bir tablo çıkmaz mı?..

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.