Yaşasın yeni kral

 

 

Kafası karışanlar o kadar da haksız değil.

Biz ortaokul müsamere öğrencileri gibi, Suriye, Esad, insanlık, o masum çocuklar.. Vay namussuz kimyasal silah mı kullandın! Neredesin ey BM.. Afrika, açlar, Kürtler deyip dururken tıkandığımız yerde;

-Sen hangi taraftansın, diye soruyoruz.

Tarafını belli edecekmiş.

Taraf dediğimiz ne? Esad'ın kanlı idaresinden mi yanasın yoksa gitmesinden mi?.

Ey tabii ki gitmesinden ama..

Ama yok..

Ama olmayacakmış. Net cevap verip susacakmışız..

Tutarsızlık var. Görünürdeki gerekçeler insanları tatmin etmiyor.

Bu zalim adamın ailesi orada 40 yıldır oturuyor. 40 yıldır asıp kesiyor. Kimyasal silahsa dün de kullanmışlardı.

Dünya kırk yıl sesini çıkarmadı.. Baba öldü, oğlunu sandalyesine oturttu.. Bu çocuk babası gibi değil, dışa açık dediler.. Hatta karısı bilgisayar-mayar işlerine meraklıymış onun hatırına internet bile yaygınlaşmış, dediler.. Çiçekler gülücükler.. Derken bir sabah kalktık Esad denilen adam kötü olmuş..

Değişen ne, sorusuna cevap veremiyoruz. 

Bana soran olsa derdim değil, derim.. Yani mantıklı makul cevap veremiyor olmalarını dert etmem. 

Meşruiyet kaydım, şartım beklentim de yok. 

Hangisinin gelişi gidişi sınırı meşru da bugün olanlara meşruiyet arayacağım.

Aslında olanların dünden farkı da yok.

Nereden itibaren hesap tutmaya başlayacağız. 

O ülkeyi bu ülkeden kopardıkları topraklar üzerinde kurmuşlar.. Kuranlar orada yaşayanlar değil. Başına birini oturtup sen de buraya kral ol demişler.. Sonra biri gelip kralı devirmiş, öbürü gelip devireni devirmiş, oğlunu yerine bırakıp ölüp gitmiş.. Her geçiş kanlı olmuş.

Yani birisinin makul gerekçe olmadan Esad'ı oradan indirmek istemesine itiraz ederken bizim de tutarlı bir gerekçemiz yok. Onun babası da gayrimeşru usulle orada oturanı devirdi.

Orada oturanı başkası getirdi.. Bu işler Türk maliyesi gibi değil ki, vergi barışı çıkarıp eski deftere bakmayacağız sözü verip yeni bir sayfa açalım.

Şartlar ve hükümranlar değiştikçe haritalar, diktatörler ilkeler değişiyor. Ben birinin yıkmasına itiraz ederken neden öbürünün kurduğunu sahipleneyim.

Yani tutarsızlık varsa iki tarafta da var. 

Kırıp dökmeden, yakıp yıkmadan.. yeni bir düzen kurulmuyor.

Ya şartları belirleyen olacaksınız ya da kuzu kuzu belirlenen şartlara uyacaksınız.

Kenarda kalmak söylendiği kadar kolay değil.

Biz de neticede ülke olarak hangi tarafta olduğumuzu belli etmişiz. 

Bu işin bir riski de olacak. Öyle ya da böyle bedel de ödenecek. Ama hem o bölgede hem ülkemizde düzen değişecek.

Bir asırlık İngiliz saltanatı el değiştirecek.

Kral öldü yaşasın yeni kral demeye alıştırın ağzınızı..