Türkiye büyük projelere imza atmaya devam ediyor.
Lojistik de bunlardan biri.
1994 yılında uluslararası
nakliye firmalarının ortaklığı ile kurulan
U.N. Ro-Ro daha ucuz ve güvenli olduğu için
Türk TIR'larının
Avrupa ülkelerine girişlerinde önemli rol oynadı.
2007 yılında
Amerika merkezli özel fon
Kohlberg Kravis Robert'a (KKF)
910 milyon dolara satıldı.
KKF 2008 Krizine rağmen 300 milyon Euro tutarında yeni yatırım yapıp filoyu büyüttü ve 12 Ro-Ro gemisi ile yılda 320 bin araç taşıma kapasitesine ulaştırdı. Pendik, Tekirdağ ve Mersin limanlarından Avrupa limanlarına; İskenderun'dan Ürdün ve Suudi Arabistan'a araç taşıyor.
Pendik ve İtalya'daki Triesta Limanı KKF Grubuna ait ve Triesta tren yolu bağlantılı. Dolayısıyla Avrupa'nın çeşitli noktalarına düşük maliyetli taşıma imkânı sağlıyor.
Bir diğer Ro-Ro firması ise Alternatif Ro-Ro. Ekol Lojistik yani. Ekol Lojistik de hızlı büyüyor. 2010 yılında hisselerinin yüzde 38'ini Abu Dabi merkezli İnvest AD'ye devrettikten sonra daha da büyüdü ve 40 bin araç taşıma kapasitesine ulaştı. Daha sonra yüzde 2.5 hissesi de Benelüks merkezli Logistar B.V firmasına satıldı.
2013 yılında Ekol Lojistik27 bin araç taşımışken, U.N.Ro-Ro 200 bin araç taşıdı. Bir üçüncü Ro-Ro firması ise Ulusoy Ro-Ro. Ulusoy Ro-Ro da 40 bin araç kapasitesine sahip ve 2013 yılında 41 bin araç taşıdı.
Türkiye 2023 yılında 500 milyar dolar ihracat gerçekleştirmeyi kendisine hedef seçmiş bulunuyor. Bugün henüz senede 160 milyardolar civarında bu rakam. Bu da önümüzdeki senelerde hem Türkiye'nin, hem de komşu ülkelerin lojistik ihtiyacının artacağını ve sektörün hızla büyüyeceğini gösteriyor.
Şirket ya da sigorta fonlarının
en büyük özelliği, çeşitli ülkelerden hisse senedi almak ya da doğrudan
yatırım yaparak; belli bir dönem işletip sonra satmak. KKF doğrudan yatırım yapmayı tercih etmişti. 2014 yılında hisselerini satma kararı aldı.
KKF'nin hisselerini satması Türkiye ekonomisinin zenginliği. Ancak Türkiye'nin yabancı sermayeye karşı sergilediği tavır çok önemli. Bürokrasiyi azaltılması, yabancı yatırımcıya sağladığı kolaylıkları daha da arttırması şart oldu.
Yabancı firmalar Türk yöneticileri
istihdam ediyorlar ve bu durumdan oldukça memnunlar. Ayrıca ortaklık da
yapmak istiyorlar ama maalesef o konuda başarılı sonuç alamıyorlar. Türk firmalarının finans yapıları zayıf çünkü.
KKF'nin hisselerini almak isteyen Türk firmaları
vardır mutlaka ama bu gelecek vadeden işletmeyi satın alacak güçleri
olmadığı için eyleme geçemiyorlar. Belki yabancılarla bir konsorsiyum
kurup yaparlar bunu.
Son söz: Türkiye 2023 yılında 500 milyar dolar ihracat yapmak istiyorsa; lojistik sektörünü desteklemek zorunda. Stratejik sektörler arasına alması lazım.