Türkçe Olimpiyatlarının kapanış törenine Başbakanın katıldığını görünce derin bir "oh" çektim. Çünkü muhafazakâr camiada yer alan bazı kesimlerle Başbakan arasında nifak çıkarmak için özel gayret sarf eden çevreler var. Özellikle hizmet hareketiyle AK Parti ve Başbakanın ilişkilerini bozmak için uzun süredir fitneciler iş başında. Hem AK Parti içinden hem de hizmet hareketi içinden bu fitnecilerin ekmeğine yağ sürenler çıkmıyor değil. Ama çok şükür ki sonuçta fitne amacına ulaşamıyor. Başbakan da kapanış törenine katılıp konuşma yaparak fitnecileri hayal kırıklığına uğrattı. Bu halkın büyük bir bölümünü teşkil eden mütedeyyinler, muhafazakarlar ve sağ cenah büyük bir sınav veriyor. 100 yıldır bu ülkenin efendileri olan bu ülkeyi yöneten çevreler, 11 yıldır bu ülkenin çoğunluğunu teşkil eden zenciler tarafından idare ediliyorlar ve bugün artık bu duruma tahammül edemedikleri için var güçleriyle iktidarı alaşağı etmeye çalışıyorlar. Bu maksatla birbirine zıt kutuplarla, ülkelerle kirli ittifaklar kuruyorlar. Amaçları ülkeyi yönetilemeyecek hale getirmek. Sokak şiddetini tırmandırıyorlar. Bu şiddeti, masum demokratik halk ayaklanmaları gibi gösteriyorlar. Polisin, kamu düzenini sağlamak, göstericilerin attığı molotof, taş ve havai fişeklerden kendini korumak maksadıyla su sıkmasını, biber gazı kullanmasını da faşizan devlet baskısı gibi sunuyorlar. Seçimle işbaşına gelmiş, daha dün milyonların meydanlarda gönüllü olarak etrafında kenetlendiği Başbakanı " diktatör" gibi takdim ediyorlar. " Masum gezi parkı" eylemi algısı oluşturmaya çalışıyorlar. Bu hareketler bize yabancı değil. Tanıdık hareketler bunlar. Kerli-ferli sanatçılar, yazarlar, televizyoncu ve gazeteciler polise fırlatılan molotofu, taşı, havai fişekleri ısrarla görmüyor ve sıkılmadan polis şiddetinden bahsediyorlar.