Batı'nın iki yüzlülüğü

A -
A +
Mısır'da olup biten kepazelikleri ibretle izliyoruz. Biz Türkiye olarak bu filmi 60'larda, 80'lerde ve en son 28 Şubat'ta izledik. Benzer bir cesareti AK Parti iktidarı döneminde 27 Nisan Muhtırası ile göstermeye kalktılar ama siviller cesur ve sağlam durup karşı muhtıra ile askerin sesini kestiler.
Demokratik bir seçimle iş başına gelmiş olan Cumhurbaşkanı Mursi'nin, Mısır ordusunun müdahalesiyle görevinden uzaklaştırılması , 400'e yakın üst düzey görevlisinin gözaltına alınması, demokrasi açısından kaygı verici-can sıkıcı ve üzücü bir durum. Darbeyi gerçekleştiren Genelkurmay Başkanı  Avrupa ile iyi ilişkileri olan, ABD Kara Harp Akademisinde eğitim görmüş bir isim. Darbe öncesinde  bazı Batılı yetkililerle görüşmüş. Bu darbenin dış desteği var. İsrail,  İsrail lobisi ve bazı Batı ülkeleri, Müslüman Kardeşler hareketinin iktidara gelmesini hazmedemediler. Önce aylarca süren gösterileri organize ettiler, sonra orduya muhtıra verdirdiler, ardından da darbe yaptırdılar.  Bazı Batılı ülkeler için İsrail'in güvenliği söz konusu olduğunda demokrasi, insan hakları dahil her şey askıya alınabilir. Cumhurbaşkanı Mursi'nin seçimle iş başına gelmesinden bu yana Filistinliler, Gazze rahat bir nefes almıştı. İnsanlık dışı olan İsrail ablukası kısmen kalkmıştı. İnsanların ilaç, gıda, temizlik gibi temel ihtiyaçları karşılanmaya başlamıştı. Başbakan Erdoğan'ın Gazze ziyareti de Mısır üzerinden gerçekleşecekti. Cumhurbaşkanı Mursi,  Arap liderlerin Filistin konusundaki ikiyüzlü-ilkesiz politikalarının aksine Filistin davasına ihlasla sahip çıkan bir liderdi. Suriye'de, Batının  diktatör Esad'a müdahale etmemesinin altında yatan sebep de İsrail'in güvenliği ile ilgili. Esad devrildiğinde serbest seçimlere ve demokrasiye geçilirse Müslüman kardeşlerin iktidara geleceğini ve bu durumun İsrail için iyi olmayacağını biliyorlar. 
Evvelki gün darbe yapıldı, "Mursi tutuklandı" diye havai fişek gösterileri ile sevinç çığlıkları atan bazı Mısırlılar gördüm. Ahmaklar, başlarına gelenin henüz farkında değiller. Polisle, askerle kol kola sevinç gösterisi yapan ahmaklar, çok yakında kendilerine gelir ve "eyvaah" derler. Mursi karşıtları gerçekten demokrasi istiyorlar ise bu darbeye karşı çıkmalıydılar. Mursi yanlıları şiddete başvurmadan, kan dökmeden iradelerine sahip çıkmalı ve tutuklananların tamamı serbest bırakılıncaya ve seçim kararı alınıncaya kadar mücadelelerini sürdürmeliler.
Gördünüz mü Batının ikiyüzlülüğünü? Türkiye 'de "Polis orantısız güç kullanıyor" iddiası ile hükümeti demokrasiden ayrılmamaya davet eden, uyarılar yapan  Batı ülkeleri resmen Mısır'daki darbeye sessiz kaldılar. Nerde Batının o yüksek perdeden demokrasi fetvaları veren kurumları? Nerde Avrupa Konseyi, nerde uluslar arası İnsan hakları örgütleri? Yazıklar olsun, İsrail söz konusu olunca her şey bir kenara itiliyor. Bundan böyle hiçbir Batılı ülke ve kurum kimseye demokrasi dersi vermeye, kimseye insan hakları ile ilgili ayar vermeye kalkmasın. Önce kendinize bakın.
Hele bizim yerli darbecilerin ve vesayetçilerin tavrına ne demeli? Tam bir kepazelik... 
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.