Bağdat yolunda

A -
A +
Siz bu satırları okurken biz Sayın Dışişleri Bakanımız Ahmet Davutoğlu ile birlikte Irak'ın başkenti Bağdat'ta olacağız. Davutoğlu Hocanın Bağdat ziyareti; hem zamanlaması hem de bölgedeki son gelişmeler nedeni ile çok önemli bir ziyaret.
Türkiye-Irak ilişkilerinde uzun süredir soğuk rüzgârlar esiyordu. ABD'nin Irak'tan çekilmesinden sonra Maliki yönetiminin koalisyondaki Sünnilere karşı yaptıkları bazı girişimler, bu girişimler sonunda Cumhurbaşkanı Yardımcısı Haşimi'nin Türkiye'ye gelmesi, Davutoğlu'nun Erbil ve Kerkük ziyaretine Merkezi Hükümetin tepki göstermesi ilişkileri germişti. Bu durum, 'yaşadığınız coğrafyanın gereklerine ve gerçeklerine' aykırı bir durumdu ve uzun süre sürdürülebilecek bir politika değildi. Nihayet ABD ziyaretinde de Sayın Maliki'ye telkin edilen bu ilişkinin normalleştirilmesiydi. Maliki'nin Türkiye'ye karşı tavrında yumuşamalar başladı. Irak Parlamento Başkanı Nuceyfi'nin Eylül ayındaki Ankara ziyareti ile olumlu sinyallerin devamı geldi. Bilahare TBMM Dış İlişkiler Komisyonu Başkanı Volkan Bozkır, Ekim ayında Irak'a gitti ve Sayın Maliki'ye Başbakan Erdoğan'ın davetini iletti. 22-23 Kasım'da TBMM Başkanı Cemil Çiçek Bağdat'a gidecek.
Sayın Davutoğlu'nun Bağdat ziyaretinin ardından Maliki'nin Türkiye ziyareti ve Aralık ayında iki ülke Başbakanı'nın başkanlığında yüksek düzeyli işbirliği konseyinin toplanması planlanıyor. Daha sonra Erdoğan'ın Irak ziyareti ile ilişkilerin tam anlamı ile normalleşmesi bekleniyor.
Türkiye–Irak ilişkilerinin normalleşme yoluna girmesi sevindirici bir durum. Bu ilişkiyi zehirleyen 3. ülkelerin etkisinden bağımsız bir ilişki kurmak gerekiyor. Bir yandan ABD ve İngiltere, diğer yandan İran ve Suriye, Türkiye-Irak ilişkilerini etkileyen 3. taraflar. 2009'da imzalanan 48 anlaşmanın hayata geçirilmesi, iki ülke arasında Serbest Ticaret Anlaşması imzalanması, serbest bölgelerin kurulması, yeni sınır kapılarının açılması ve Irak doğalgazının Türkiye üzerinden Avrupa'ya aktarılması, Kerkük-Yumurtalık Petrol boru hattının tam kapasite ile çalıştırılması gibi birçok başlık var, çözüm bekleyen. Suriye'deki mevcut durum nedeniyle uzunca bir süre Irak'ın petrol ve doğalgaz kaynaklarının dünya pazarlarına ulaştırılmasında Türkiye en güvenli güzergah. Şartlar böyleyken iki ülke ilişkilerinin normalleşmesi kaçınılmaz. Irak Türkiye'nin en önemli ihracat pazarıdır.
İşte bu gerçeklerin ışığında Bağdat'a geldik. Herkes ilişkilerin normalleşmesinin heyecanını yaşıyor. Bu heyecana katılıyorum ama beni güvenlik sorunlarına rağmen Bağdat'ta heyecanlandıran asıl duygu burada yapacağımız özel ziyaretler. İnşallah imkan bulursak İmam-ı Azam Hazretlerini ve Abdülkadir Geylani Hazretlerini ziyaret edeceğiz. Belki Muharrem ayı olması münasebetiyle Davutoğlu Hoca bize başka sürprizler de yapabilir.
Bugün 10 Kasım. Ülkemizi işgal eden 7 düvele karşı İstiklal Harbi Mücadelesini vererek bugün semalarımızda Albayrak'ın dalgalanmasına ve minarelerden Ezan-ı Muhammediye'nin özgürce okunmasına vesile olan Gazi Mustafa Kemal'i rahmetle anıyorum. Mekânı cennet olsun.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.