Herkes bir adım geri atsın!

A -
A +
Şu operasyon olayının start aldığı günden bu yana herhalde son yılların en mutsuz, en tatsız günlerini yaşıyorum. Emin olun kendimi mezarda gibi hissediyorum. Yüreğim daralıyor; nefesim kesilecek, kalbim duracak gibi oluyor. Bu ülkenin tüm mütedeyyinleri de benim gibi çok mutsuz ve üzgün. Benim düşünce dünyamdaki, mahallemdeki herkesin suratı asık. İhlaslı, aklıselim her mümin olup bitenlere, bugün gelinen noktaya kahroluyor. Demek ki, bu ülkenin muhafazakâr insanlarının çilesi dolmamış daha... Demek ki daha çekeceğimiz acılar var. Akıl, vicdan ve iman galip gelmez ise, bundan sonra olacakları düşündüğümde göğüs kafesim kırılacak gibi oluyor. 
Ankara'daki siyasi hava çok ağır; sisli-puslu. Bu sis pek dağılacak gibi durmuyor.  İktidar partisinin cepheyi genişletmesini siyaseten doğru bulmuyorum. Yerel seçim, ardından Cumhurbaşkanlığı Seçimi ve sonra Genel Seçim... Böyle bir maratona başlarken birçok çevre ile karşı karşıya gelmek akılcı gelmiyor bana. Bir yandan yerel seçimler nedeniyle sokakları terörize etmeye çalışan KCK, diğer yandan seçim sandığından umudunu kesip geleceğini Gezi benzeri sokak hareketlerine bağlamış bazı muhalefet partileri...Diğer yandan iyi-kötü bir tabanı, ciddi bir basın gücü olan ve bugüne kadar iktidara destek vermiş Hizmet Hareketi... Bir yandan da ABD, AB ve İsrail gibi dış aktörler... Seçim süreci öncesinde tüm bu aktörlerle birkaç cephede savaşmak çok yorar. Bunun yerine konuşup anlaşmak varsa problemleri çözmek daha akılcı bir yöntem olurdu. Ben tüm bu olup bitenlere rağmen hâlâ "Gelin bakalım nedir derdiniz, ne istiyorsunuz, neden bunları yapıyorsunuz..." denebileceğine inanıyorum. Bu denirse kimse bir şey kaybetmez.
Hizmet Hareketi adına bu operasyonları planlayanlar yanlış yapmışlardır. Ben kimsenin hırsızlığına, uğursuzluğuna göz yumun, görmezlikten gelin demiyorum. Ama yapılan operasyonun siyasi bir mühendislik olduğunu görüyorum; kör ve aptal değilim. 7 Şubat  tartışması, dershanelerle ilgili tartışmalar, hükümetle Hizmet Hareketi arasındaki gerginlikler olmasaydı, bu  operasyon asla yapılmazdı. Elindeki gücü, makamı, devletin sağladığı imkânları kullanarak sana "kardeşim" deyip sırtını dönen insanları takip etmek, izlemek, gözetlemek ve onları tuzağa düşürüp tam da seçim öncesinde düğmeye basmak yakışmadı. Ne derseniz deyin; ister arınma, ister temiz toplum deyin, bu algıyı değiştiremezsiniz. O zaman sormazlar mı, "niye 52 gün beklediniz, 3 farklı olayı bir torbaya doldurdunuz" diye. Peki atılan bu adımın, yapılan bu operasyonun sadece AK Parti İktidarını mı etkileyeceğini düşünüyorsunuz? 11 yıllık kazanımları tekmeyle devirmek doğru mu?
Allah aşkına herkes olduğu yerde dursun ve bir adım geriye çekilsin. İktidarla Cemaat arasındaki tartışmanın kazananı yok. Kimleri sevindirdiğinize, kimlerin zil takıp oynadığına iyi bakın. Bu ülkenin, bu milletin ak sakallarına kanaat önderlerine sesleniyorum, lütfen acele devreye girin; sorumluluğunuzun gereğini yapın. Her şey daha fazla çığırından çıkmadan, herkes birbirini daha fazla kırmadan ve yüz yüze bakılamayacak hâle düşmeden lütfen birileri bir şeyler yapsın... Yoksa yazık olacak; yüz yıllık emeklere, gözyaşlarına, tutsaklığa, çekilen cefalara, ödenen bedellere...Tekrar başa mı döneceğiz?
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.