Yargı neyin savaşını veriyor?!

A -
A +
Başbakan Erdoğan Cumhurbaşkanı Sayın Abdullah Gül ile de istişare ederek yeni Bakanlar Kurulunu belirledi. Neredeyse kabinenin yarısı değişti. Bugüne kadarki en kapsamlı bakanlar kurulu değişikliği yapılmış oldu. Aslında hükümeti hedef alan operasyonda ismi geçen Bakanların o yakınları büyük bir ihtimalle bu iddialardan aklanacaklardır. Hiç kimse onların yakınlarını peşinen suçlu ilan edemez. Ama demokratik siyasetin geleneğinde bu tür iddialar ortaya atıldığında ve bu iddialar mahkemelere taşındığında siyasetçilerin istifa müessesesinin çalıştırılması eğilimi vardır. Belki doğrusu da budur. 
Ben kabineye yeni katılan bakanları beğendim doğrusu. Bakanlar kurulu biraz daha gençleştirildi. Kabineye yeni alınan bakanların hiçbiri milletvekilliğinde 3. döneminde değil. Seçilen isimler Başbakanın ya daha önce çok yakın çalıştığı isimler ya da geçmişten bu yana çok yakından tanıdığı isimler. Güvenirlik, temiz bir sicil ve liyakat gibi özellikleri taşıyan başarılı olabilecek bir kadro kurdu Başbakan. Yeni Bakanlara başarılar diliyorum. Allah yardımcıları olsun. Rabbim hata yaptırmasın, güç-kuvvet versin.
Kabine değişikliği toplum tarafından olumlu karşılandı. Bu kabine değişikliğinde de Başbakan ile Cumhurbaşkanı arasında kriz beklentisine girenler yine avuçlarını yaladılar. Bu kapsamlı değişikliğin toplumu, piyasaları rahatlatacağını ve tansiyonu düşürmesini bekliyorduk. Ama yanılmışız. Bazı savcılarımız istikrarı, huzuru çok gördü bize. Hükümeti pes ettirip Başbakana diz çöktürene kadar operasyonlara devam etmeye kararlı bazı cenahlar. Yeter be kardeşim, huzur verin biraz. 11 yıl durdunuz durdunuz da tüm soruşturma dosyalarını bugüne mi sakladınız? Ayıptır, yazık ediyorsunuz bu ülkeye... Millette huzur bırakmadınız. Nedir bu güç gösterisi? Başsavcıyı devre dışı bırakmalar, valiye, emniyet müdürüne soruşturma açmalar, herkese posta koymalar. Cumhuriyet Savcısı olduğunu unutup basın toplantısı düzenlemeler, konuşma metni dağıtmalar. Basın toplantısında amiri konumundaki başsavcı ile ilgili zehir-zemberek açıklamalar... Ne oluyor kardeşim, nedir derdiniz? Neyin ve kimin savaşını veriyorsunuz? Bizim geleneğimizde, kültürümüzde hukuk adamlarının saygınlığı ve bir ağırlığı vardır. Bu toplum, bu millet bu davranışları size yakıştıramıyor. Hangi amaçla yaparsanız yapın, iyi niyetle bir rüşvet ve yolsuzluk soruşturması başlatsanız da zamanlama, şu ana kadar olup bitenler, başka bir algıya yol açıyor. Durun biraz kardeşim, herkes derin bir nefes alsın. Kimse bir yere kaçmıyor, herkes ve her şey yerli yerinde duruyor. Nedir aceleniz?
Her şeyin bir dozu-bir insaf noktası vardır. O nokta aşılırsa insanlar der ki: "Nere inceyse oradan kopsun. Aklından geçeni yap ardına koyma." Hiç kimseyi bu noktaya getirmeyin. Yasama ve yürütmeyi başka tedbirler almaya zorlamayın.
Şu ana kadar olup biten gelişmeler yüzünden 30-35 milyar dolar kaybımız var. Milletin hukukunu böyle mi koruyorsunuz... Yazık olacak, önümüzdeki günler yürütme ile yargının güç savaşlarına gebe. Yürütme hata yaparsa seçimlerde hesabını sandıkta sorarız ama yargı hata yaparsa ne yapacağız? Zor günler bekliyor bizi.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.