Hedefteki Kurum; MİT

A -
A +
Dün Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Başbakanı ile ilgili internetten sızdırılan montajlanmış ses kaydı gelişmiş stüdyolarda analiz edildi. İncelemede seslerin tamamen kesilip yapıştırılmış ve bilgisayarda eklemeler yapılmış bir kurgu çalışması olduğu söyleniyor. Eksik kelimelerin bilgisayar seslendirmesi ile tamamlandığı tespit edilmiş. Bu alçakça, ahlaksızca yapılan hain saldırıyı kınıyorum. Bu saldırının hesabı mutlaka sorulmalıdır. MHP ve CHP yönetimlerinin ülkenin Başbakan'ına yapılan saldırıları kınamak için olağanüstü toplanmasını beklerdim. Oysa onlar "ahlaksız bir montaj ürününden siyaseten nasıl istifade ederiz" diye toplanmışlar. Yazık, çok yazık. Sivil siyasete yakışmadı bu duruş. Bir pislikten, bir ahlaksızlıktan istifade etmeyi düşünüyorsanız bu yarar getirmez.
Başbakan Erdoğan'ı birazcık tanıyanlar, ondaki Allah sevgisi ve Allah korkusunu bilenler onun akçeli konularda ne kadar sağlam bir karaktere sahip olduğunu bilirler. Başbakan Erdoğan'a en yakışmayacak-uymayacak ve yapışmayacak iftira yolsuzluktur. Ahlaksız adamlar; birini suçlayacaksanız geçmişte birçok insanın hayatını kararttığınız gibi düzmece-üretilmiş ses kayıtları yerine delillerinizi, gerçek belgelerinizi ortaya koyun. Ne yaparsanız yapın; hangi kirli oyuna sarılırsanız sarılın milletin gönlündeki Tayyip Erdoğan sevgisini azaltamayacaksınız. Rahmetli Menderes ve Özal'da kandırılan bu millet artık uyandı, size ve iş birlikçilerinize, destekçilerinize asla yeni bir kurban vermeyecek.
Şu anda Meclis'te görüşmeleri devam eden MİT Yasasının ne kadar gerekli olduğu şu dinleme skandalından sonra daha iyi ortaya çıktı. 1983 yılında soğuk savaş şartlarında hazırlanmış, daha çok iç tehditlere göre yapılandırılmış bir kurumun ihtiyaçlarını karşılayan Eski MİT Kanunu ile teşkilatın bugün üzerine düşen sorumlulukları yerine getirmesi mümkün değil. Sn. Hakan Fidan MİT Müsteşarlığı görevine başladığı günden bu yana kurumun teşkilat yapısını baştan aşağı yeniledi. Kurumun dış istihbarat teminine, içeride sadece kontra kontrespiyonaj faaliyetlerine yönelmesini esas aldı. Diğer yandan kurumun şeklen değil, gerçekten sivil otoriteye ve Başbakan'a bağlanmasını sağladı. İki buçuk yıldır MİT Kanunu hazırlık çalışması yapılıyordu. Ama Adana'da durdurulan MİT'e ait TIR olayından sonra belki üzerinde çalışılan kanun taslağının tamamı değil ama kurumun acil ihtiyacı olan bölümler Meclis'e getirildi. Çok iyi okullarda okumuş; birkaç yabancı dil bilen, fedakâr MİT mensupları kriminal olmadıklarını bilmek istiyorlar. Kendilerinin ve icra ettikleri görevlerin kanuni güvence altına alınmasını istiyorlar. Jandarma, polis ve savcı tarafından korsan bir faaliyet yapıyormuş gibi görünmek istemiyorlar. MİT'in tamamen dış istihbarata yönelmesi ve bu günün şartlarında işini iyi yapabilmesi için yeni bir kanuna ihtiyacı var.
MİT, bu ülkenin göz bebeği kurumlarından biri. Birileri tarafından sistemli bir şekilde yıpratılmaya çalışılıyor. Uludere olayı MİT'e yıkılmak istendi, başka bir ülkenin gizli servisinden elde edilen eksik-yanlış Oslo görüşmeleri basına sızdırıldı. 7 Şubat'ta MİT'e operasyon yapılmak istendi. MİT'in gizli belgelerini yayınladılar. Maalesef MİT içinde sayıları az da olsa bazı ulusalcıların Gezi Olaylarından sonra Paralel Yapıya bilgi ve belge sızdırdıkları söyleniyor. Erzincan olayından sonra MİT, Paralel Yapıya tabi emniyetçiler, hakim ve savcılar tarafından baskı altına alınmaya başlanmış. Tabii istihbaratın toplanmasını, elinde silah tutan terörle mücadele birimini, kolluğu, savcıyı-hakimi aynı yapının kontrolüne verirsen kendisinden başka kimseye yaşama hakkı bırakmaz. Eskiden emniyetçi hata yaparsa hakim düzeltirdi. Ama bunların hepsi aynı yapının emrindeyse ortalık allak bullak oluyor. Kısacası tuz koktu. Ülkemizde istihbarat alanının, kolluğun ve yargının yeni düzenlemelere acil ihtiyacı var. Yoksa Allah korusun ülkemizin Milli Güvenliği tehlikeye girecek.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.