Geçtiğimiz
cuma günü Adalet Bakanı Bekir Bozdağ Bey'le birlikte Tokat'a gittim.
Bekir Bey'in ilk durağı benim de memleketim olan Tokat'ın Zile ilçesi
idi. Zileliler coşkulu bir kalabalıkla karşıladılar Bekir Bey'i. Zile
Ulu Cami'de cuma namazını kıldık, bilahare Bekir Bey AK Parti İlçe
Teşkilatının düzenlediği seçim koordinasyon merkezinin açılışına
katıldı. Orada düzenlenen mitingde Zilelilere hitap etti. Heyecanı,
coşkusu yüksek olan bir miting izledik. Bekir Bey özellikle İç
Anadolu'da çok sevilen bir isim. Bir Anadolu ilçesindeki yerel seçim
mitinginde hatip ne derse desin eğer seçmen, "Dik dur eğilme, Zileliler
seninle" diye slogan atıyorsa o seçim yerel seçim olmaktan çıkmıştır.
Hem
Zile'de hem de Tokat'ın en büyük ilçelerinden biri olan Turhal'da
seçmenin 17 Aralık siyasi operasyonuna çok tepkili olduğu izlenimini
edindim. Anadolu insanı Başbakan Erdoğan'a yapılanlara müthiş tepkili.
Görüştüğüm, konuştuğum birçok insan Başbakan Erdoğan'a haksızlık
yapıldığını, tuzak kurulduğunu düşünüyor.
Başbakan'a karşı CHP, MHP
ve Hizmet Hareketleri'nin iş birliği yapması hem sağ seçmeni, hem de
Alevi vatandaşlarımızı çılgına çevirmiş. Daha düne kadar birbirine selam
bile vermeyen beş benzemezlerin, bugün tüm ideolojilerini-prensiplerini
ve siyasi değerlerini bir kenara atarak Erdoğan'a karşı birleşmeye
kalkmaları tabanda hoş karşılanmamış. Siyasette her zaman iki artı
ikinin dört etmeyeceğini hep birlikte göreceğiz. Göz boyamanın, seçmeni
kandırmanın bir anlamı yok. Seçmen bu oyunlara gelmez, oyunu da kimseye
satmaz.
Seçim atmosferinde Türkiye'nin demokratik tahammül
kapasitesinin geliştiğini fark ettim. Çok şükür kavga yok, gürültü yok.
Çok centilmence bir yarış var. İnşallah öyle devam eder ve demokrasi
şöleniyle sonuçlanır.
Projelerden afişlere, seçim müziğinden
sloganlara kadar seçim için en iyi hazırlığı yapan parti AK Parti. AK
Parti'yi seçim sandığında yenmek âdeta imkânsız. Bunu fark eden iç ve
dış AK Parti ve Erdoğan muhalifleri 17 ve 25 Aralık operasyonu ile
millette; Erdoğan'la ve parti ile ilgili bir yolsuzluk ve kirlilik
algısı oluşturmayı hedeflediler. Bu algıyı yaymak ve güçlendirmek için
her gün montajlı bir ses kaydını yayınlıyorlar. Bu amaçla medyanın tüm
imkânlarını sonuna kadar kullanıyorlar. Ama millet asla bu kayıtlara
inanmıyor, itibar etmiyor. Ayrıca bu işi yapanlar o kadar acemice
yapıyor ki artık AK Parti karşıtları bile inanmıyor. Her gün yayınlanan
bu kasetleri artık insanlar merak bile etmiyor. İster inanın ister
inanmayın bu proje tutmamış. Millet oynanan oyunu sezmiş, bu oyun ters
tepmiş. Yüzde 36-38 bandında olması muhtemel AK Parti yerel seçim oyları
yüzde 44-46 seviyelerine çıkmış.
Bu proje-bu oyun tutmadı. Şimdi
sıra yeni oyunlarda-yeni projelerde. Gezi'de olduğu gibi bir sebep bulup
gençleri sokağa çekmek ve iç çatışmalar çıkarmak, çözüm sürecini sabote
edip şehit cenazelerinin gelmesini sağlamak ve siyasi istikrarı tehdit
edip ekonomik istikrarı bozmak gibi hamleleri Cumhurbaşkanlığı seçimine
kadar bir bir deneyecekler. İnşallah Rabbim fırsat vermez. Çünkü
kaybeden millet oluyor, kaybeden Türkiye oluyor.