Paralel yapı ve Cumhurbaşkanlığı seçimleri

A -
A +

Hafta sonumu ülkemizin en güzel köşelerinden biri olan Safranbolu'da geçirdim. Önce Karabük Safranbolu sonra Bartın, Amasra, Devrek ve Mengen'i gördüm, gezdim. Büyükşehirlerin gürültüsünden ve stresinden bunalanlara tavsiye ederim. İki, iki buçuk saatlik kara yolculuğu sonunda kendinizi doğanın kollarına bırakabilirsiniz. Yeşilin her tonunu görüp, oksijen komasına girebilirsiniz. Her yerleşim biriminde ayrı lezzetleri tatma imkanları bulabilirsiniz. Amasra'ya ulaşıp Karadeniz'de yetişen balıkları usta ellerin ikramı ile yiyebilirsiniz. Özellikle Ankara'nın yoğun siyasi trafiğinden bunalan dostlara tavsiye ederim. Eşinizle ve çocuklarınızla iki günlük bir hafta sonu kaçamağı sizi bir aylık tatil kadar dinlendirebilir. Ülkemizin her köşesinde ayrı bir doğa harikası saklı ama Batı Karadeniz inanılmaz güzelliklere sahip. Bu iki günlük güzel rüyanın ardından hafta başından itibaren yine koşuşturmaya başlayacağız.
Gündemimiz artık Cumhurbaşkanlığı seçimi. Neredeyse seçime iki ay 10 gün kaldı. 30 Mart Seçimleri'nde millet Başbakan Erdoğan'a "Seni Devlet Başkanı olarak görmek istiyoruz" mesajını verdi. Başbakan'ın halkın verdiği bu mesaja nasıl bir karşılık vereceği henüz bilmiyoruz. Ama ben kendi adıma Başbakan Erdoğan'ın Cumhurbaşkanı olmasını arzu ediyorum ve destekliyorum. Şu ana kadar yaşanan gelişmelere bakılırsa Başbakan bu kararı tek başına vermeyecek. İstişare etmesi gereken herkesle istişarelerini tamamlayıp ondan sonra karar verecek. Sürprizlerden bahsedilse de ben bu kez aday olacağını düşünüyorum. Cumhurbaşkanını halkın seçecek olması Tayyip Bey'in kararını olumlu yönde etkileyecektir.
Paralel yapı, Başbakan Erdoğan'ın Cumhurbaşkanlığı adaylığını engellemek için yoğun bir kampanyaya başlamış durumda. Başbakan'ı adaylıktan vazgeçirmek için her yol ve yönteme başvuracaklardır. Polis ve yargı içindeki güçlerini ve imkanlarını kullanarak herkesi tehdit ediyorlar. Önemli bazı makam ve mevkilerdeki insanlara dinleme kayıtları ile montajlı kasetlerle şantaj yaptıkları konuşuluyor. Yakında her şey ortaya çıkar. Ancak herkes şunu çok iyi bilmeli, millet dinlemelere-kasetlere itibar etmiyor. Bilakis bu tür tuzaklara-şantaj ve tehditlere tepki gösteriyor. Bu tür oyunlar millet nezdinde ters tepiyor.
Bu paralel yapı milletin 30 Mart'ta verdiği mesajı anlamak istemiyor. İçlerine sindiremiyorlar. Yedikleri tokat akıllandırmamış bunları. Hâlâ direniyorlar. Cumhurbaşkanlığı seçim sürecinde, mahalli idareler seçim sürecinde yaptıklarına benzer numaralar yapacaklar. Her türlü ittifak kuracaklar. Eğer Başbakan Erdoğan aday olursa seçimi kaybetmesi için son nefeslerine kadar çabalayacaklar. Ama nafile, 30 Mart'ta millet onlara söyleyeceklerini söyledi.
AYM Başkanı Haşim Kılıç'ın onu sevenleri-sayanları çok üzen-kıran, yıllardır ona her fırsatta hakaret eden, onu aşağılayanları sevindiren, bayram yaptıran konuşması beni de çok üzmüştür. Keşke yapacağı bu konuşmayı dostlarıyla istişare ettikten sonra yapsaydı.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.