Çözüm süreci devam etmeli

A -
A +

İki yıldır bu ülkede kan dökülmüyor. İki yıldır anneler gözyaşı dökmüyor. Çok şükür dağda gencecik bedenler devrilmiyor, şehit cenazeleri gelmiyor. Ülkenin özellikle Doğusunda ve Güneydoğusunda barışın, istikrarın ve sükûnetin tüm meyveleri alınıyor. Ülkenin milyon dolarları güvenlik için değil refah için harcanıyor. Tüm bu nimetleri çözüm sürecine borçluyuz. Çözüm süreci başladığı günden bu yana ülkemizin geleceği için umutlanmaya ve büyük hayaller kurmaya başladık. Bu nedenle bu ülkenin son yıllarda yazdığı en önemli başarı hikâyelerinden birisi çözüm sürecidir.
Dünyanın en kolay işi kavga etmektir. Savaşmak en kolay tercihtir. Terbiye edilmemiş insan nefsine de uygun bir iştir. Ama hem kültürümüz hem de inancımız savaşa ve kavgaya karşıdır. Nefsi ibadetle, eğitimle terbiye edilmiş bir insan elzem olmayan her savaşa karşı çıkar. Barış yapmak, yapılan barışı sürdürmek ve o barışı bir daha bozulmamak üzere kalıcı hale getirmek savaştan çok daha zor, meşakkatli, anlamlı ve değerli bir iştir. Çözüm süreci bu ülkeye iç barışı getirmiştir. Cumhurbaşkanlığı seçimi öncesinde ülkemizi karıştırmak ve istikrarsızlaştırarak seçime müdahale etmek isteyen aktörler çözüm sürecini sabote etmek için provokasyonlara ve tahriklere başladılar.
PKK (KCK) çözüm sürecini sabote edecek tahrikleri peş peşe gerçekleştiriyor. Yol kesiyor; şehirlerarası yolları trafiğe kapatıyor. Bölgede yapılan tüm yatırımları engellemeye çalışıyor. Bir yandan da bölge halkını güvenlik güçlerine karşı kışkırtarak sokağa döküyor. Nedir gerekçeleri? Bölgede yapımı 3-5 yıldır devam eden karakol inşaatları. Sanki bu inşaatlar bugün başladı. Bu karakollar yıllardır o bölgede var. Sayıları artmadı bilakis azaldı. Bu karakollar sadece terörle mücadele maksadıyla kurulmuyor. Terör yokken de buraların çoğunda karakol vardı. Asayişin sağlanması, adli kolluk, kaçakçılıkla mücadele, uyuşturucu ile mücadele gibi birçok işlevleri var bu karakolların. Ayrıca PKK militanları çözüm sürecinde silah bırakıp yurt dışına çekilmeleri gerektiği halde yüzde 90'ı çekilmedi ve hiçbiri de silahını bırakmadı. Bu ülkenin dağlarında, kırlarında eli silahlı 3-5 bin terörist dolaşırken hangi devlet karakollarını korunaklı hale getirmez? PKK silah bıraksaydı bile bu karakolların özellikle uyuşturucu ve akaryakıt kaçakçılarına karşı korunaklı hale getirilmesi gerekiyor. Yani karakolların korunaklı hale getirilmesi bahane. PKK'nın 15-30 Haziran tarihleri arasında çözüm sürecini zora sokacak eylemler yapacağı bir iki ay önceden biliniyordu. Öcalan herkesi çatışmasızlık durumuna saygı göstermeye davet ediyor ama PKK çatışma çıkması için bütün tahriklerini devam ettiriyor.
Biliyorum PKK'nın bu tahriklerine karşı sakin kalmak çok zor ama bence sükûnetimizi koruyup çözüm sürecini devam ettirmek için bütün imkanlarımızı sonuna kadar kullanmalıyız. Tabanını diri tutmak için her yola başvuran örgütün tuzaklarını boşa çıkarmalıyız. İmralı'yı da devre dışı bırakmaya çalışan Kandil'in stratejisini bozmalıyız.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.