Irak bölünüyor mu?

Musul Başkonsolosluk görevlileri ile 31 tır şoförümüzün 5 gün önce IŞİD tarafından alıkonması ülke gündemini değiştirdi. Cumhurbaşkanlığı seçimi; Doğu ve Güneydoğu'da KCK'nın tırmandırmaya çalıştığı gerginlik, Suriye ve Ukrayna'daki gelişmeler ikinci, üçüncü plana düştü.
IŞİD denilen örgüt öyle bir şey yaptı ki tüm dünyanın ilgisi Irak'a yoğunlaştı. Irak'ı ve bölgeyi iyi bilenler ve Irak'ta son 2-3 yıldır meydana gelen gelişmeleri yakından takip edenler şu anda Irak'ta olup bitenlerin tek başına IŞİD'in işi olmadığını iddia ediyorlar. Maliki yönetiminin baskıları sonucu Türkiye'ye sığınmak zorunda kalan Irak Cumhurbaşkanı Yardımcısı Haşimi; "Irak halkı demokrasiye ve siyasi sürece olan inancını kaybetti" diyor.
Demokrasiye ve siyasete inancını kaybeden aşiretlerin isyan ettiğini ima ediyor. Öte yandan bölgeyi iyi bilen eski Türkiye-Irak Dostluk Derneği Başkanı Mehmet Emin Değer, "Bu iş IŞİD'in boyunu kat kat aşar. Bu bir Sünni isyanı. Bu, Maliki'nin Şii diktatoryasına karşı yıllardır alttan alta pişen bir Sünni aşiretler kalkışması" diyor. Musul kapısında gönderde Saddam bayrağı, duvarda ise IŞİD sembolü olduğu görünüyor. Saddam yanlıları ile IŞİD iş birliğinden söz ediliyor. Bütün küresel aktörlerin objektiflerini çevirdiği Musul ve Kerkük'ün Irak ordusunca bir mermi atılmadan Kürtlere ve IŞİD'e bırakılması ilginç geliyor bana. Dünyanın en zengin petrol rezervlerinin bulunduğu bu iki bölgede küresel aktörlerin iradesi olmadan pek önemli bir değişiklik olmaması lazım.
Acaba Musul'un Sünni Araplara, Kerkük'ün de Kürtlere bırakılması için ABD; İngiltere ve İran'ın bir eğilimi mi söz konusu? Yakında işin perde arkası aydınlanır.
Ama olup bitenler normal gelişmeler değil. Kürtlerle Sünniler, aralarında Maliki yönetimine karşı anlaştılar mı acaba? Çünkü her iki taraf da Maliki'nin yönetim tarzından rahatsız. Irak'ın bölünmesine doğru yol alınıyor sanki. Türkiye bölgedeki gelişmelerden her anlamda etkilenecektir. Rehine krizi atlatılıp meseleye daha geniş bir perspektiften bakmak gerekiyor. Musul'da alıkonan vatandaşlarımızın sağ salim bir an önce kurtarılması ilk önceliğimiz olmalı. Bölgede ve Irak'ta bir mezhep çatışmasının çıkmaması için Türkiye dahil İslam ülkeleri çaba sarf etmelidir. Irak'ta, öncelikle Şiiler aslında bütün Müslümanlar için kutsal olan mekânlardan IŞİD'in uzak durması sağlanmalıdır. Bu mekânlara yapılacak herhangi bir çirkin saldırı Orta Doğu'yu kan gölüne çevirir. Mezhep çatışmasının fitili ateşlenmiş olur. Bölgede istihbarat örgütleri buna zemin hazırlamak için ellerinden geleni yapacaklardır. Müslümanlar sakin ve uyanık olmalıdır.
Cumhurbaşkanlığı seçimlerine neredeyse iki aydan az bir süre kaldı. Muhalefetin çatı aday arayışı sürüyor ama herhalde sonunda bütün siyasi partiler kendi adaylarını çıkaracaklar. Başbakan'ın, adaylığını temmuz başında açıklaması bekleniyor. Avrupa turundan sonra Başbakan seçim çalışmalarını hızlandıracak. Mübarek ramazan ayı yaklaşıyor. Başbakan'ın adaylığı açıklandıktan sonra; "Kim Başbakan olacak? AK Parti'yi 2015 seçimlerine hangi lider taşıyacak?" gibi başlıkları tartışacağız...