Herkes sandığa lütfen

10 Ağustos Pazar gününü sabırsızlıkla bekliyorum. Cumhuriyet tarihinde ilk kez yaşanacak bir gelişmeye hem tanıklık edeceğiz hem de oylarımızla katkı sunacağız. İlk kez devlet başkanını millet bizzat kendisi belirleyecek. Elitlerin, seçkinlerin, jakobenlerin yıllardır 'Bidon kafalı, karafatma, göbeğini kaşıyan adam, düşük zekâlı ve kültürlü, sıradan' diye aşağıladığı halk sandığa gidecek ve devlet başkanının kim olacağına karar verecek. Cumhurbaşkanının kim olacağına 5 orgeneral, 3 yüksek yargı başkanı, birkaç iş adamı ve bürokrat değil Anadolu insanı karar verecek artık. 367 Krizi'nin Türkiye'ye kazandırdığı en önemli devrimdir halkın Cumhurbaşkanı seçmesi. Cumhurbaşkanı artık sadece devleti değil önce milleti sonra devleti temsil edecek. Milli irade 864 rakımlı tepeyi ele geçiriyor artık. Köşk'ün sahibi devlet değil millet olacak artık. Bu durum neyi  değiştirecek? Hep birlikte göreceğiz ki çok şeyi değiştirecek. Devletin başı artık milleti, milletin ne istediğini milletin değerlerini ve hassasiyetlerini dikkate almak zorunda kalacak. Beğenmez isek değiştirebileceğiz. Çok beğenirsek bir daha seçebileceğiz.
Her vatandaşımız ne yapıp edip pazar günü sandığa gitmeli ve bu önemli devrimin ilk vuruşunun şerefini yaşamalıdır. Ben şahsen tüm arkadaşlarıma ve yakınlarıma mutlaka sandığa gidip oy kullanmaları için telkinde bulunuyorum. Pazar günkü seçimde AK Parti adayı Sayın Erdoğan için riskli gördüğüm bir durumu paylaşmak istiyorum. Tayyip Beyin seçilmesini garanti gören bazı seçmenlerden, "Nasıl olsa seçilecek, ben oy kullanmaya gitmesem de olur" diyenler var. Aman ha hiç kimse böyle bir rehavete kapılmasın. Sandığın şakası olmaz. Seçim bitene kadar hiçbir şey garanti değildir. AK Parti ve Erdoğan karşıtlığını ibadet gibi gören nankörler az değil. Hatırlayın 30 Mart Ankara Belediye Başkanlığı seçimini.
5 benzemeler, ezeli düşmanlar Melih Gökçek karşıtlığında dost oldular, iş birliği yaptılar. Allah korusun seçim tehlikeye giriyordu.
Ben 10 Ağustos pazar günü Cumhurbaşkanlığı seçiminde sandığa gidip oyumu Recep Tayyip Erdoğan'a vereceğim. Neden onu tercih ettiğimi cuma günkü yazımda açıklayacağım. Tayyip Beyin devlet başkanı olmasını arzu eden herkes pazar günü mutlaka sandığa gitsin ve oyunu kullansın. Arkadaşlarınızı, yakınlarınızı, eşinizi, dostunuzu teşvik edin, ikna edin gidip Cumhurbaşkanı seçimi için oy kullansınlar. İki saatlik zahmet için korkulu rüya görmenin anlamı yok. Bu seçim birinci turda bitmeli. İkinci tura kalması hem zaman israfıdır hem de can sıkıcıdır. Allah rızası için herkes şimdiden planını, programını yapsın ve pazar günkü demokrasi şölenine katılsın. Gevşemek, ihmalkârlık yapmak yok. Oy sizin iradeniz. Oy kullanıp ahlaki vazifenizi yerine getirmelisiniz.