Yeni Türkiye kazandı
Devlet başkanlığı seçim sonuçlarının milletimize, ülkemize, Türk ve İslam dünyasına ve haksızlığa uğrayan-zulmedilen-ezilen milletler için hayırlı ve uğurlu olmasını diliyorum. Demokrasi şöleni olarak gerçekleşen seçimin kazananı Türkiye; millet, demokrasi ve mazlumlar. Daha müreffeh, daha demokratik, daha adil, daha huzurlu, daha özgür, daha yaşanılır bir Türkiye isteyenler kazandı. Çözüm sürecinin başarıya ulaşması için dua edenler kazandı. Barış isteyenler galip geldi. Fakirler; orta sınıftakiler, ortalama Anadolu insanı kazandı seçimi. Değişim ve dönüşüm isteyenler galip geldiler. Yeni bir Anayasa talep eden, iç barışın sağlanmasını isteyen ve 2023 vizyonuna inananlar kazandı seçimi. Kürtlerin; Alevilerin, azınlıkların ve muhafazakârların tüm sorunlarının çözümünü isteyenler kazandı. İnançlarını, dinini-diyanetini özgürce yaşamak isteyenler galip geldi. AB projesine destek verenler, Tayyip Erdoğan'ın 13 yıldır uyguladığı politikaları onaylayanlar kazandı. Her türlü vesayete karşı çıkan, paralel yapıyı onaylamayan, faiz lobisine kızan, Erdoğan karşıtı iç ve dış lobilere tepki duyan, siyaset mühendislerine ders vermek isteyen, suni oluşumlar oluşturanlara prim vermeyenler kazandı bu seçimi. Aslında yeni Türkiye arzusunda olanlar seçimden galip çıktı. Erdoğan'ın seçimden önce açıkladığı Yeni Türkiye projesinden, değişimden yana olanlar kazandı.
Peki kim kaybetti? Kaybetmekten yorulmayanlar yine kaybetti. CHP, MHP ve onların arkasına vagon olan 12 tabela partisi ve HDP, BDP kaybetti. Kılıçdaroğlu ve Bahçeli kaybetti. Çatı çöktü ve darmadağın oldu. Çatı adayı bulup getiren, çatı adaya özellikle CHP ve MHP'yi ikna eden medya patronları, İstanbul sermayesi ve onların küresel destekçileri kaybetti. CHP ve MHP iş birliğinde büyük gayret gösteren paralel yapı kaybetti. Yeminli Erdoğan düşmanlarına millet bir kez daha ağır bir tokat indirdi. Eski Türkiye özlemi içinde olan iç ve dış aktörlerin hepsi kaybetti. Eski Türkiye'yi millet sandığa gömdü. CHP artı MHP, artı 12 parti, artı paralel yapı, artı Türkiye'nin en güçlü medya grupları, artı Türkiye'nin en zengin patronları, artı dünyadaki Musevi lobisi, artı Amerika Neo-Conları ve bazı Avrupa yönetimleri Erdoğan'a karşı iş birliği yaptılar. Farklılıklarına aldırmadan Erdoğan'ı mağlup etmek için her yolu denediler ve bir suni çatı aday etrafında toplandılar. Karşılarında Erdoğan; kendisini destekleyen ve gönül veren, dua eden insanlar vardı. Erdoğan suni değil sahiciydi. Erdoğan ithal değil yerliydi.
Erdoğan'ın ihlası, sahiciliği, yüreğindeki Allah korkusu ve Peygamber sevgisinin sebep olduğu davranışları ile aldığı dualar yedi düvele karşı bu seçimi kazanmasına sebep oldu. Hayırlı olsun. Daha fazla çalışan, terleyen, 13 yıldır gece gündüz bu millete büyük bir aşkla hizmet eden, bu milletin kendisinden biri olarak gördüğü aday kazandı. En azından gelecek 5 yıl daha müreffeh, daha demokratik, daha huzurlu bir Türkiye'nin garantisidir Erdoğan.
Muhalefet partileri siyaset mühendisliğinin işlemediğini, dışarıdan siyasete suni müdahalelerin sonuç vermediğini ve ters teptiğini anlasınlar artık. Millete bakın, Pensilvanya'ya veya İstanbul'daki baronlara ve ABD'deki lobilere bel bağlamaktan vazgeçin. MHP yönetimi bu seçimden önemli dersler çıkarmalı. Yeni devlet başkanımız Recep Tayyip Erdoğan, hayırlı ve uğurlu olsun ülkemiz için hepimiz için.