Tayyip Bey Çankaya'ya çıkmasın

A -
A +

Çankaya Köşkü dendiğinde aklınıza ne geliyor? Çankaya veya 864 rakımlı tepe kelimesi size neleri hatırlatıyor? Bu ülkede yaşayan bütün insanlar bu soruyu kendilerine sorsunlar. Milletin oyları ile Devlet Başkanı seçilen Sayın Erdoğan da kendisine bu soruyu sorsun, ben kendime sordum ve aldığım cevaplar, aklıma ve yüreğime düşenler beni rahatsız etti. Çankaya Köşkü dendiğinde, rahmetli Atatürk, Özal ve 11'inci Cumhurbaşkanımız Sayın Gül'ün görev yaptığı dönemler hariç geriye kalan 8 dönemde orada olup bitenler iç karartıcı, moral bozucu ve can sıkıcı. Çankaya Köşkü denilince ben önce darbelerin, 28 Şubatvâri muhtıraların ilk startının verildiği yer olarak aklıma düşüyor. Çankaya Köşkü; seçilmişlere ayar veren, millet iradesinin üzerinde, devleti milletin üzerinde tutan, milleti devlete kul-köle olarak gören, millî iradenin üzerinde bir gücü temsil eden, özellikle askerî ve bürokratik vesayetin yürütme-yasama ve yargıya müdahale-yönlendirme-yönetme için aracı olarak kullandığı bir düzeni hatırlatıyor bana. Millete yukarıdan bakan, milletin ulaşamadığı-dokunamadığı, soğuk, katı ve buyurgan, erişilmez ve yüksek duvarlar arkasında milletten korunan bir yer ve anlayışı temsil ettiği geliyor aklıma. 11'inci Cumhurbaşkanı Sayın Gül ve eşi fiziki şartlarında birçok değişiklik yapmasına ve orayı halka açmak için birçok etkinlik düzenlemelerine rağmen orası bana hâlâ soğuk ve sevimsiz geliyor. 82 yıldır yaşadığımız birçok acının ve travmanın kararlarının oradan alındığı düşüyor insanın yüreğine. Orası fiziki yapısı ve mimarisi dahil Çankaya Köşkü'nün ruhu bana eski Türkiye'yi hatırlatıyor. Askerî ve bürokratik vesayetin kalesi orası. Bürokratik cumhuriyetin ve baskıcı rejimin yıllarca bekçiliğini yapan yer Çankaya Köşkü. Orası eski Türkiye'yi temsil ediyor.
Tarihimizde ilk kez millet kendi Devlet Başkanını kendi oyları ile seçti. Bu tarihî bir dönüm noktasıdır. Bu dönüm noktası yeni Türkiye'nin startının verildiği bir değişimdir. Sayın Erdoğan milletin karşısına gitti ve yeni Türkiye vizyonunu millete anlattı. Millet de o vizyona oy verdi ve onu Devlet Başkanı seçti. Milletin iradesi ile seçilen bir Devlet Başkanı, yıllardır millet iradesine ipotek koymanın-o iradeye müdahalenin-o iradeyi hiçe saymanın ve küçümsemenin sembolü haline gelmiş Çankaya Köşkü'ne çıkmamalı, orayı kullanmamalıdır. Tanıdığımız, bizden biri olan, ortalama Anadolu insanının tüm hasletlerini taşıyan Tayyip Erdoğan, milletten uzakta yaşayamaz-duramaz.
O en büyük motivasyonunu içinden geldiği milletten almaktadır. Sayın Gül'ün böyle bir imkânı yoktu ama bugün Sayın Erdoğan'ın böyle bir imkânı var. Atatürk Orman Çiftliği'nde yeni yapılan binayı kullanma imkânı var. AK Parti kuruluş yıl dönümü resepsiyonunda, yeni binayı kullanıp kullanmayacağını sorduğumuzda, 'yeni başbakanla ve arkadaşlarla istişare edeceğiz' demişti. Bu açıklamasından cesaret alarak diyorum ki 'Kullanmayın Çankaya Köşkü'nü'. Orada bu gariban millete eziyet eden birçok jakobenin ruhu dolaşıyor. Ne yaparsanız yapın geçmişi hatırladıkça canınız sıkılacak-rahatsız olacaksınız. Tabii ki yeni göreviniz, temsil ettiğiniz yüce millet ve makam nedeniyle Keçiören'de oturmanızı kimse hem istemez hem de beklemez. Ama eski Türkiye'yi temsil eden Çankaya Köşkü'ne mecbur değilsiniz. Yeni Türkiye'yi temsil edecek olan yeni binayı kullanın. Köşkü halka açın, müze yapın. Bahçesi park olsun. Orayı iradesi ile ele geçiren millet yıllardır uzaktan baktığı o alanı tepe tepe kullansın.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.