Geren olaylar!
13 Haziran 2014 01:00
Günlük hayatta gerilime sürükleyen durumları Listelist belirlemiş;
...
"-İnanılmaz acelen varken yolunun üzerinde anketör gördüğünde..."
(...Acilen etraftaki acımasızca kilitleyen anketörleri gösteren bir mobil uygulama geliştirilmeli)
...
"-Tam mesai bitiminde son kez iş mail'ini kontrol etmek istediğinde..."
(...İşte o anda dünya durur, mail yoksa mistir, 'Acil!' başlıklı bir mail varsa her şey yavaşlar, hüzünlü bir kahve iyi gelir)
...
"-Anneanneye gidip kadın programları izlemek zorunda olduğunda..."
(...Anneanne şu kanalı değiştirir misin? -Hayır...)
...
"-Sahilde, evleneceğin kızla otururken gül satan ablayı gördüğünde..."
(...Kurtuluş yok, o gülü alacaksın arkadaş)
....
"-Ofiste boş boş takılırken patron senin bölüme geldiğinde..."
(...Tabii patronunuz bir pandaysa ve ona yakalanırsanız vay halinize!"
...
"-En dandik takıma karşı bile olsa bizim takımların Avrupa maçlarını izlediğinde..."
(...Bi'kere de rahat maç izleyelim yahu)
...
"-Toplantıdayken sessize aldığın halde inatla telefonun çaldığında..."
(...Bu da gergin telefonların kavgası)
...
"-Hastayım deyip derse gitmediğin gün uzaktan hocanı gördüğünde..."
(...Run Forrest run!)
Öğrendim ki;
"-Şartlara bağlanmış mutluluk kadar çabuk uçan şey yoktur..."
"-Şartlara bağlanmış mutluluk kadar çabuk uçan şey yoktur..."
İtirafım var
(...isim: mustafa ...şehir: istanbul ...yaş: yirmi dört)
Bir trafik polisi hikâyesi;
Birkaç gün önce trafiğin çok işlek olmadığı bir yerde kırmızı ışıkta durdum...
O an arkama yanaşan trafik polisi şu anonsu yaptı da kulaklarıma inanamadım:
"-34 xxx 56... Devam et, devam et... Sanki biz olmasak duracaksın..."
Bizim pano...
Murat; yalnız yaşayan kardeşine kalmaya gitmiş...
Çocuk evin anahtarını verirken demiş ki; "Bir tane de kendine yaptır, geldikçe kalırsın..."
Anahtarcıya gidip bir tane yaptırmış...
Yeni anahtarla evin kapısını denemiş ama kapı açılmamış...
Geri götürüp iyice eğeletmiş ve kapıya dayanmış, ı-ıh... Açılmıyor...
Üçüncüde yeni bir anahtar daha yapmış adam, Murat bir umutla kapıya dayanmış...
En rahat bu anahtar girmiş ama kapı yine açılmamış...
Tam oldu olacak diye uğraşırken, kapıya iki tane polis gelmiş...
Yanlış adres ve gelişen olaylar...
Yön...
Bir zamanlar o eski hayata, o yerlere dönmek için nasıl özlem çekerdik!...
Fakat artık çekmez olduk...
Bu özlem de eski hayatımızın, eski dünyamızın bir parçası oldu...
O yerler hala bizim bir parçamızdı; biz de onların...
Ayrılmıştık fakat henüz kopamamıştık...
Oralara şimdi dönmek, ölmüş bir arkadaşın fotoğrafına bakmakla aynı şey...
Fotoğrafta arkadaşımızın yüzünü, ifadesini görür ve beraber geçirdiğimiz günleri anarız...
Ama karşımızdaki onun fotoğrafıdır... Kendisi değil!...
(...Erich Maria Remarque)
KRAMPON
İSMİNİ telaffuz ettiği tek yabancı olan Ömer Üründül, "Yani hakikaten çok enteresan"...
...
GEÇEN sezon yaşanan sıkıntıları yaşamak istemeyen Beşiktaş'ın, kurumsal kozmik yaşam sponsoru Ahmet Maranki oldu...
Temel'in biri bir gün...
Elazığlı Mehmet ve Trabzonlu Temel sohbet ediyorlarmış...
Mehmet demiş ki; "Benim bir köpeğim var. Parayı köpeğin önüne atiyim, diyim oğlum get bize lahmacun al. Çok iyi eğittim onu..."
"O da bir şey mi uşağum" demiş Temel;
"-Ben parayı köpeğin önüne atayrum, diyeyim ona oğlum get bize hamsi al. Köpeğim gidiy, geri geliy. Diyi 'Temel abe! Kendume de alayum mu?..."
Ana Kumanda...
(...FOX– Evlen Benimle)
EVLENECEK ADAM: Her şeyi yaparım ben senin için...
ESRA EROL: Aşka bak... Buna bir şey söylenmez artık?...
EVLENECEK KADIN: İnanamadım... Durun ben beynimi soğuk suya sokup geleyim...
TERS?AÇI
 |
"-İddialı olmak!.."
(...Ahmet Tural'dan)