Orucun şekli ve vakti değiştirilemez

A -
A +

Oruç, Allahü teâlânın emrettiği bir ibâdettir. Nasıl emredilmiş ise, o şekilde yapılır. Zira oruç ibadetinin de; şekli, vakti, nasıl yapılacağı açıkça bildirilmiştir.
Oruç, Kur'ân-ı kerimde çeşitli âyet-i kerîmeler ile, Müslüman, akıllı ve erginlik çağına ulaşmış olan kadın erkek herkese açıkça farz kılınmış bir ibâdettir. Orucu, isteyen tutar, istemeyen tutmaz diye bir serbestlik yoktur.
İslâm dîni, Allahü teâlânın emirleri ve yasakları üzerine bina edilmiştir. Bu emir ve yasaklar üzerinde, hiç kimse söz sahibi değildir. Ne emredilmiş ve nasıl emredilmiş ise, o ibâdet öyle yapılır. Oruç ibadetinin de, şekli, vakti, nasıl yapılacağı açıkça bildirilmiştir. Dolayısı ile orucun şeklini ve vaktini değiştirmeye, herhangi bir kimsenin gücü yetmez. İslâmiyet, Hıristiyanlık gibi değildir. Hıristiyanlık, tahrîf edildiğinden, onu herkes dilediği gibi değiştirmiştir.
Müslüman kendini, Allahü teâlânın âciz bir kulu olarak bilir. Allahü teâlâyı ise, her şeyin yaratıcısı, sahibi ve rızık vericisi olarak bilir ve inanır. Bunun için de, cenâb-ı Hakkın emri ile hareket eder, hayatını ona göre düzene koyar. Bu hâl, utanılacak değil, övünülecek bir hâldir. Çünkü Yaratanının, Sâhibinin rızâsına uygun hareket etmekte, Ona kul olmaya çalışmaktadır. Allahü teâlâya kulluktan yüz çevirmek, itirâzcı, kibirli ve gururlu kimselerin işidir.
Gayr-i müslim kaynaklardan beslenerek, Müslümanların oruç ibadetine saldıranlardan bazıları; "Bir ay müddetle, bilhâssa yaz günlerinde gündüzleri yemeyip içmeyerek, âdet olanın zıddına geceleri yiyip içmek, sıhhate zararlı olup, çeşitli hastalıkların meydâna gelmesine sebep olduğu, mütehassıs tabipler, doktorlar tarafından iddiâ edilmiştir" diyorlar. Böyle söyleyen ve yazanların, bu sözleri ve yazıları  doğru değildir. Olanın tersini söylemektir ki, bu da iftirâdır. Çünkü orucun edeblerinden birisi de, iftâr zamânında mideyi tıkabasa doldurmayıp, henüz iştahı varken yemekten el çekmektir. Bu edebe riâyet edenlerin, hasta olmak değil, bilakis sıhhat bulacakları bütün doktorlar tarafından ittifakla bildirilmiştir. Böyle oruç tutmanın sıhhat için faydalı olduğu muhakkaktır.
Netice olarak oruç, Allahü teâlânın emrettiği bir ibâdettir. Nasıl emredilmiş ise, o şekilde yapılır. Zira oruç ibadetinin de, şekli, vakti, nasıl yapılacağı açıkça bildirilmiştir. Dolayısı ile orucun şeklini ve vaktini değişdirmeye, herhangi bir kimsenin gücü yetmez, hiçbir insan buna muktedir olamaz. Öğle namazı öğle, ikindi namazı ikindi vaktinde farz olduğu gibi, farz olan orucun vakti de ramazan ayıdır. Beş vakit namazın, haccın, orucun vakitleri ve yapılış şekilleri hiçbir şekilde değiştirilemez.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.