Filistin, Türkiye'nin parçasıdır

A -
A +
Şu gün, Batının kendini merkez addederek diğer coğrafyalara yakın doğu, Orta Doğu, Uzak Doğu... demesi dillere yerleşmiş bir galatı meşhurdur. Bu Batılı kavramla Orta Doğu denen ana unsur İslam coğrafyası bugün, bir yazımızda bahsedip bir kitabımıza da isim olduğu gibi Osmanlı sonrası artçı sarsıntıları yaşamakta...
Bu sarsıntıların ana etkenlerinden biri milliyetçiliği besleyen Fransız ihtilali, diğeri İngilizlerin İslam düşmanlığıdır. Bu iki ana sebebin bir tezahürü olarak Orta Doğu, Osmanlıya düveli muazzamanın bugün İsrail'in Filistin'e yaptığı misal korkunç şekilde musallat olmasıyla kanırta kanırta parçalanmış ve ondan sonra bölge de dünya da Müslüman da Yahudi de Ermeni de Bulgar, Sırp Boşnak ve Makedon da huzura hasret kalmıştır.
Huzurun avdeti, idarenin sahibine dönmesiyle mümkün olacaktır. Orta Doğuda ve bütünüyle İslam coğrafyasında Türkiye liderliği olmadan ne dünya, ne bölge ve ne de İslam coğrafyası huzur ve sükûnete kavuşabilir.
Batının kabul edemediği ve etmek de istemediği hakikat budur. Çeyrek aydın Türkler, beyaz Araplar, tuzu kuru Yahudi ve Ermeniler de kabul etmeyen taraftadır. Halbuki suyun yolu vardır, tarihin izi vardır, kültürün aidiyeti, yönetimlerin ustalığı vardır. Bundan dolaydır ki er veya geç konfederal sisteme gidilecektir. Ama bugün ama bir başka zaman; bölgede Türkiye eksen ve merkezli olarak OMT/Osmanlı Milletler Topluluğu çatısı altında konfederal  sistem tesis olunacaktır.
Fransız ihtilalinin tesirleri bitmiştir, komünizm bitmiştir, I. Dünya Harbinden kalma harita çizimleri bitmiştir, soğuk savaş bitmiştir, süper güçlerin buyurganlığı bitmiştir. Bir asır boyunca hakaret edilen Sultan Abdülhamid Han, yeniden günün yıldızıdır. Bugün Tayyip Erdoğan'ın takip ettiği, O'nun ince siyasetidir.
Konfederal sistem aynı Osmanlı coğrafyası üzerinde yükselecek, İslami unsurlar gibi Ermeni, Rum ve Yahudi, Makedon, Bulgar, Arnavut, Boşnak, Afrikalı ülkeler de burada yer alacaktır.
Bu itibarla, vicdansız şoven ihtiraslar ve teknoloji canavarlıklarıyla ezilmesin diye Filistinlilere Türk Pasaportu verilmesini teklif diyoruz. Filistin'de bir halk oylaması yapılsa hepsi Türkiye'ye bağlanmak ister. Diğer birçok Balkan, Orta Doğu ve Afrika ülkesi de farklı değildir. Filistin inancı, tarih anlayışı ve hayat tarzıyla Anadolu'nun devamı; insan, toprak ve mâneviyat olarak Türkiye'nin bir parçasıdır.
Cihan bilsin ki bu coğrafyada adaleti biz kurabiliriz, kuzuyu kurda biz yedirtmeyiz.
Huzur, Müslüman Türklerle mümkündür.
Tarih bunu isbat etmektedir.
Kandır çeker; dedelerimizin kanları ve duaları bizi yeniden şanlı zirveye ve zorlu-mükellefiyete çekmekte.

İHH İNSANİ YARDIMLAŞMA VAKFI'NI TEBRİK

İHH son zamanların en faal sivil toplum kuruluşlarından biridir. Başta Müslümanlar olmak üzere dünyanın neresinde olursa olsun mazlum, mağdur, kimsesiz ve gözü yaşlı insanların imdadına koşmaktadır. Bazılarının İsrail gücenir diye lafı evirip-çevirerek konuştuğu şu ortamda İHH mensupları bombalara rağmen Filistinli mazlumların yanında yer aldılar, onlara aş, ekmek ve kıyafet ve cesaret  taşıdılar. Bu vakfın yaptıkları kahramanlıktır. Hizmetleriyle belki de herkesi vebalden kurtarmaktalar. Vatandaşlarımız İHH'ya yardım etmelidir. Ancak sadakai fıtr ve zekât sadece fakir gerçek kişiye verilebilir. Bunların dışında destek denecek çapta esaslı yardımlarla bu kuruluşun gücüne güç, gayretine gayret katmalı.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.