Bir asır sonra yeniden İtilaf Devletleri

A -
A +
9/11 Eylül 2001 İkiz Kule Vak'ası'ndan 13 yıl sonra aynı günlerde yine terör konuşulmakta. "İkiz Kule Vak'ası" diyoruz çünkü bu bir vak'adır. Gerçek sebep, ortaya çıkamadı. Eğer İkiz Kule Vak'ası yaşanmasaydı İslamiyet, ABD'de resmî din olarak tanınacak ve buradaki milyonlarca Müslüman diğer din mensuplarıyla aynı hakka kavuşacaklardı. Kuleler, Müslümanların üstüne yıkılınca "Müslüman, eşittir terörist"  iftirası saf zihinlere yerleşti. Bu üretilmiş algının desteğiyle G.W. Bush, Irak'ı işgal etti.
Afganistan'dan sonra Irak işgali de Washington için hüsran oldu. Amerikan halkı, psikolojik ve ekonomik sıkıntılar yaşadı. Tabutlarla asker gelmesi anaları isyan ettirdi. Derin Amerika, uzun vadede Irak petrollerini kendi menfaat hanesine yazdırdıysa iç politika çıkmaza girmişti. Çıkmaza, işsizliğe, moralsizliğe sebep olan Cumhuriyetçi Parti iktidarı ve Bush seçimleri kaybetti. Demokrat Parti'nin, Barack Huseyn Obama'nın işbaşına gelmesindeki esas faktör bu manzaradır. Sn. Obama, bu hakikati hiçbir zaman göz ardı etmedi.
Onun için Afganistan'dan, Irak'tan askerlerini çekmekle kalmadı. Arap Baharıyla doğan kargaşalarda askerlerinin karadan müdahale etmeyeceğini ısrarla tekrarladı. Beşar Esad zulmüne karşı bırakınız askerle müdahaleyi uçak bile kaldırmadı. Buna mukabil Mısır'da darbecilere destek verildi, İsrail'in Gazze'de meşru müdafaa hakkını kullandığı iddia edildi.
Bu arada asırlardan bu yana Irak'ta ilk defa Şiî iktidar işbaşına gelmişti. Şia fanatiği Maliki hükümeti, ülkenin genlerini darmadağınık etti. Beyaz Saray, sadece bakıyordu. Hadiseler, Barack Obama'nın prestij kaybına yol açmaktaydı. Obama, Körfez Harekâtının neticelerini düşünmekteydi.
Bu hengamede  önce Suriye, sonra Irak topraklarında IŞİD diye muamma bir fenomen ortaya çıktı. Şeriatten, Hilafetten, İslamiyetten söz ediyorlardı. Böyle bir hareketin, nüfus unsuru olmadan varlığını sürdürmesi mümkün değilken örgüt, Suriye ve Irak'ta askerleri kovarak bir yerlere yerleşebildi.
Böyle bir hareketin destek görmeden varlığını devam ettirmesi mümkün değil. Desteğinin bir unsuru Beşar Esad, diğeri ise batının saklı niyeti. Mahiyeti meçhul bir senaryo var. 11 Eylül anlaşılamadığı gibi bu senaryo da okunamıyor. İç baskıdan dolayı kerhen de olsa müdahaleye mecbur kalan Obama, "eylem planını" açıkladı. Buna göre ABD, IŞİD'le mücadelede diğer devletlerle ortaklığa gidecektir. Kendileri, Irak ve Suriye'de hava harekâtı yapacak, Irak Ordusu, karadan vuracak. Peşmergeler de yetiştirilecek. Örgütün insan kaynakları kesilmeye çalışılacak. Amerikan askerinin ölmesi de göze alınamıyor. Ama Irak Ordusunun muharipliği de Peşmergelerin kifâyetsizliği de bilinmekte. Bu yüzden PKK'ya da gurkalık yaptırılmaya çalışılmakta. Böylece bu örgüt, dolaylı akrediteyle barış sürecinden uzaklaştırılmaya çalışılmakta. Buna rağmen asıl ümitleri Mehmetcikte. Bir başka söyleyişle; Araplar, Kürtler ve Türkler ölebilir. Tabii o kargaşada çok şey alt-üst olur, Ortadoğu'da haritalar değişir. İşin içine, Moskova, Tahran ve Pekin de girer. Kürt Muhtar İdaresinin petrolü Türkiye'den koparılır. Obama'ya rağmen bir oyun var. IŞİD figürandır.  Bir yanlışlığımız 49 rehinenin hayatına mal olabilir. İçeri karışabilir, büyümemiz tökezler. Kurulacak Koalisyon Kuvvetlerinin bir asır evvel  I. Dünya Harbi'nde bizi imparatorluktan mahrum bırakan İtilaf Devletleri olduğunu tekrarlamak istemekteyiz.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.