Dinimizi nereden ve kimden öğreneceğiz?

A -
A +
Kendilerine din adamı ismini ve süsünü veren câhil ve sapık kimselerin sözlerinden ve yazılarından din öğrenmeye kalkışmak, kendini Cehenneme atmaktır.
 
 
Bugünlerde değerli okuyucularımızdan (Sık sık "Tefsirden, meâlden, hadis kitaplarından din öğrenmeye kalkışmayın. Rastgele kitap da alınmaz" diyorsunuz. Peki, biz dinimizi nereden, nasıl öğreneceğiz?) diye soranlar oluyor. 
Fıkıh, tefsir, hadîs ilimlerinde ve tasavvuf ilminde çok derin bir âlim olan, yüzden fazla kıymetli kitap yazmış bulunan Abdülganî Nablüsî hazretleri, bu konu ile ilgili olarak şöyle buyurmaktadır:
"Fıkıh bilgilerini derin âlimler, Kur'ân-ı kerîmden ve hadîs-i şerîflerden çıkarmışlardır. Bunun için din bilgileri ancak fıkıh kitaplarından öğrenilir. Müctehid olmayanların tefsirden fıkıh bilgisi öğrenmesi imkânsızdır. Cehenneme gidecekleri hadis-i şerîfte bildirilen yetmiş iki bid'at fırkasının âlimleri, Kur'ân-ı kerîmden yanlış mânâ çıkardıkları için sapıttılar... Kur'ân-ı kerîmin hakîkî mânâsını öğrenmek isteyen, Ehl-i sünnet âlimlerinin kelâm, fıkıh ve ahlâk kitaplarını okuması lâzımdır..." 
Fıkıh ilmi, insanların yapması ve yapmaması lâzım olan işleri bildirir. Fıkıh bilgileri, "Kitab", "Sünnet", "İcmâ" ve "Kıyâs"tan çıkarılır. Dînin hükümlerini bilen müctehid âlimlere "Fakîh" denir. Bir kimse Kur'ân-ı kerîmi, ihtiyaç miktarı ezberledikten sonra, fıkıhla meşgul olmalıdır! Çünkü, Kur'ân-ı kerîmi ezberlemek farz-ı kifaye, fıkhın kendine lâzım olan miktarını öğrenmek ise farz-ı ayndır. Hadis-i şerîfte buyuruldu ki: (İbâdetlerin en kıymetlisi fıkhı öğrenmek ve öğretmektir.)
Halk için yazılmış olan ve herkesin bilmesi ve yapması gereken "kelâm", "ahlâk" ve "fıkıh" bilgilerini kısaca ve açıkça anlatan kitaplara "İlmihâl" kitapları denir. Her Müslümanın, evinde mutlaka ilmihâl kitabı bulundurması, dinini ondan öğrenmesi lâzımdır. Kendilerine din adamı ismini ve süsünü veren câhil ve sapık kimselerin sözlerinden ve yazılarından din öğrenmeye kalkışmak, kendini Cehenneme atmaktır. [Seâdet-i Ebediyye] 
Kitaplarını "Hakikat Kitabevi"nin bastırdığı büyük İslâm âlimi Hüseyin Hilmi Işık Efendi (kuddîse sirrûh) buyurdu ki:
"Benim kitaplarımda bana âit hiçbir bilgi yoktur. Hepsi, Ehl-i sünnet âlimlerinin yazılarıdır ve onun için de çok kıymetlidir... Eğer kitaplarımın içinde bana âit bir tek satır yazı olsa, o zaman hiç kıymeti kalmaz, çöplük olur, çöplük. Mücevher dükkânı ile çöplük bir olur mu? Mücevher ile çer çöp mukayese edilir mi hiç?.. Bizim kitaplarımız mücevher dükkânı gibidir. Bunlar ne güzel kitaplar yâ Rabbî! Bu kitaplar, Allahü teâlânın bu millete büyük bir nîmeti, lütfu, ihsânıdır kardeşim. Bunları okumak, kime nasip olursa, ona müjdeler olsun..."
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.