AYM: Kaş yaparken göz çıkarmak

A -
A +

Algı yönetimi kavramını çok sık kullanır olduk. Ben bu ince sanatın suç olduğunu düşünmüyorum. Çok iyi becerenlere de saygı duyuyorum. Yüzüne gözüne bulaştıranlar da oluyor.

İki sebebten olabilir: Ya artık algıları yönetme işini bırakıp ikinci safhaya geçtiler.. Bu safha "Yemişim algınızı safhası" oluyor.. Ya da artık ölçüp tartamıyorlar.. Yoruldular.

...

Kronolojik olarak gidince bakın ortaya ne çıkıyor:
17 Aralık olayından veya soruşturmasından veya operasyonundan veya eğer mutlu olacaksanız darbe teşebbüsünden sonra dört bakan istifa etti.

Sonra 30 Mart yerel seçimlerini yaptık. Seçimden sonra dengeler ve hesaplar değişti.
Sonra 4 bakan için soruşturma komisyonu kuruldu.

O arada 17 ve 25 Aralık soruşturmaları için takipsizlik kararı verildi.

Öyle oldu da böyle oldu da kısmını atlayarak söylüyorum: Bu karardan sonra komisyon takipsizlik kararını da  gerekçe göstererek yargılanmalarına gerek olmadığı kanaatine vardık, deseydi konu şeklen kapanırdı.

Ama bu arada komisyondaki oylama ertelenip bir haftalık zamanda AYM'ye doğru top atışları başlayınca bana göre kaş yaparken göz çıkardılar. (Son gün de oyama yerine herkes kanaatini söylesin denildi aynı kapıya çıkar)

Bu ne anlama geliyor?

"Aslında biz de Yüce Divan'a göndermek isterdik ama mahkemenin siyasi bir karar vereceği endişesini taşıdığımız için..."

Peki biz tarafsız bir AYM'den ne anlıyoruz? Bu soruya en samimi cevap aynanın karşısında verilir. Yanınızda kimse yokken, elinizi kalbinizin üzerine koyup aynadaki suretinizle göz göze geldikten sonra verdiğiniz cevap samimi cevaptır.

İşi darbecilerin AYM'de barikat kurmuş olabileceğine kadar götürdük. Bence iyi etmedik.

MAFYA RACONU

Bir adamın, "Ben mafyanın racon kesmesine, kendine göre ayaküstü haklıyı haksızı ayırıp bedel ödetmesine hayranım" demesi  dengesiz ve çaresiz biri olduğunun işareti sayılabilir mi?

Eğer sayılmaz derseniz, lafı dolandırmadan bu adamların pratik karar verme usullerine tutkun olduğumu söyleyeceğim.

Mafya deyince siz ne anlıyorsunuz.. Ekranlarda resmedilen çeteler mi?

Bir dönem tahsilatçılıkla nam salmış it kopuk taifesi mi?

Benim aklıma "Baba" filmi geliyor.

Artık mafyanın da namuslusu kalmadı.

Mafya da bozuldu.

Teorik mafyaya belli amaçlar için göz yumulur, kollanır, yönlendirilir, o dönemin şartlarına göre istifade edilir, yerel hassasiyetlere dikkat edilir vs.

Uygulamaları nispeten kamu vicdanı ile örtüşür.

Halk korkuyla karışık saygı duyar, yahu şu kararı ya da raconu da haksız olmuş demez.
Yine dolaylı olarak bu yapılar iyi kontrol edilirse, milleti bir canlı organizma olarak hayal ettiğiniz zaman tıkanan damarları açar uzuvlarının kangren olmasını önler.

Yargılama usulleri çok pratiktir.

Duruşmanın ileri bir tarihe ertelenmesi yoktur.

İftira ihtimali de sıfır.. Çünkü davacı bilir ki, yalan söylemenin ve iftira etmenin de ağır bir bedeli var.

Tamam, yapı illegal ama uygulama pratik. Bu pratikten istifade edilemez mi?

Zaten bir ülkede sıradan insan, mafya pratiğine ilgi duyuyorsa, korka çekine hayransa onu bu hayranlığa iten bir çaresizlik var demektir.

O ülkede adalet olsa adam deli mi ki böyle işlere kafa yorsun.

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.