DEMEK Kİ NEYMİŞ

A -
A +
Anket firmalarının bu derece yanılmasını husumete bağlayamayız. İçlerinde iktidar partisi için çalışanlar, partiye yakın olanlar da vardı.
Tahmin değil ölçüm yaptılar.. Ölçemediler yani. Bizimki ölçüm değil tahmindi.
Sadece bir firma son gün bir tahminde bulundu ve sonuca yaklaştı.
Muhalif, muarız, muvafık herkes MHP'de düşüş bekliyordu. Oradan kopacak oyların tamamının AKP'ye kayacağını beklemiyordu.
"Diğer partiler" sütununun sıfırlanacağını beklemiyordu.
Bunu partililer de beklemiyordu.
"Demek ki neymiş, milletin sağduyusuna güvenmek lazımmış" diyenlere öyle oldu da böyle oldu da, yan yattı da çamura battı da diyemeyiz.
Bu sonuçla bizim havuz diyerek hor gördüğümüz medyanın üslubu da onaylanmış oluyor. Artık hor görme ve yadırgama hakkımız yok.
MHP'nin değil, Bahçeli'nin bu örtülü müdahalesinin, desteğinin sebebini belki bir iki sene sonra anlayabiliriz.
Hayırlı olsun.


            BİZ KAÇ KİŞİYİZ

Sakıp Ağa, "Türkiye mozaiktir.." deme gafletinde bulunmuştu. Mozaik kelimesi de Güneydoğu için hazırlattığı raporda geçiyordu.
Türkeş, bu rapordan sözeden birine, "ne mozaiği ulan" demişti.
Mozaiktir değildir tartışmasının devri geçti.
Adını ne koyarsanız koyun.. Etnik menşei farklı farklı insanlar, kendini farklı hisseden insanlar var.
Farklı şekilde inanan, benim inancımın adını siz koymayın, böyle inanıyorum, böyle kabul edilmesini istiyorum, diyen Aleviler var.
Aleviliği İslamiyetin farklı bir yorumu sayanlar var.
İslamiyetle ilgimiz yok.. Biz Şamanizmin, İseviliğin, Museviliğin.. hasılı bütün dinlerin sentezi gibi, bir inanca sahibiz, diyenler var.
Bu konular tartışılırken söz alanlar genellikle söze şöyle başlıyor:
Bu ülkede 25 milyon Alevi var.
Kürt konusu açılınca 35 milyon Kürt var, deniliyor.
Bizim devletin istatistik hesapları yuvarlamadır muvarlamadır ama etnik ve dini menşe konusunda maşallah hiç yanılmaz.
Eminim elinde çok sağlıklı rakamlar vardır.
Bunlar zaman zaman kenardan köşeden üfürülür.
Elde çok sağlıklı rakamlar olduğu hâlde neden kendini bir tarafın sözcüsü sayanlar rakamları böyle dört kat, beş kat şişirme ihtiyacı duyarlar.
Bu abartmanın kime ne faydası olur.
Halk arasında abartılmış etnik menşe rakamları duyulunca hep şöyle muhabbetler yapılır:
Bu hesaba göre geriye iki milyon Türk bile kalmıyor.

...

Başka ülkelerde bu sayılar bilinir ve konuşmak ayıp sayılmaz.
Bizde yuvarlanır, abartılır, öyle değil böyle diyenler ayıplanır.

....

2002 seçimlerinden hemen önce İzzettin Doğan açıklama yapmıştı:
10 milyon oyumuz var.. Mevcut duruma göre AKP'ye, DYP'ye, CHP'ye sıcak bakmıyoruz. Diğer partilerden gelecek tekliflere açığız, mealinde bir açıklama.
Seçimler oldu.
Sıcak bakıyoruz dedikleri partilerin tamamı 5 milyon oy alamadı.
Hiç kimse de, "Yahu İzzettin Bey, böyle bir açıklamanız olmuştu. Sizin 10 milyon oy nereye gitti", demedi.

...

Şunu söylüyorum: Bu işlerde rakam vermek ayıpsa, ha bir olmuş ha bin olmuş.. önemli olan o birin hakkını korumaktır, ona o hürriyeti vermektir gibi bir prensibiniz varsa siz de rakam vermeyin.. Böyle bir prensibiniz yoksa, sayı belirtmek ayıp değilse, devletten talepte bulunun size tama yakın rakamı verirler. Doğru rakam telaffuz edin.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.