Şu denetim işine azıcık kafa yoralım mı?

A -
A +
Devlet Denetleme Kurulu,
Meclis Araştırma Komisyonu,
Sayıştay,
Bütün bakanlıkların müfettişleri,
...
En üstten başlarsak, saygı duyarak soruyorum: Devlet Denetleme Kurulu bugüne kadar denetlediği işlerden hangisine bakarak;
İyi ki bu kurum var.. Olmasaydı şu iş açığa çıkmazdı, şu işin aslını öğrenemezdik, şu işte şöyle bir mağduriyet olurdu, şu iş karanlıkta kalırdı, şu işin sorumlusundan hesap sorulamazdı diyebiliyoruz?
Bana göre yok.. Geçmiş raporlar var açın okuyun.. Tamamını okumaya üşenirseniz sonuç bölümlerini okuyun. Sonra da deyin ki, burada böyle yazıyor bu yazıdan sonra şöyle yapıldı.
Sanki usulen iş yapılıyormuş gibi..
...
Bugüne kadar yüzlerce defa mecliste belli bir konu için araştırma komisyonları kuruldu. Bu komisyon raporlarından bazılarını
"aaaaa, oooo, vay be" diyerek okuduk.
Okuduk da ne oldu.
Bir sonucu yok.
Okumasaydık ne olurdu.. O araştırmalar yargıya, yürütmeye, yasamaya şu konuda yardımcı oldu, diyebiliyor muyuz?
....
Sayıştay'ı zaten hep hatırlatıyorum.
Sadece on yılın, otuz yılın elli yılın değil.. Cumhuriyeti milat alıp o günden beri denetlemelerde buldukları açıkları alt alta yazıp toplasanız, dişe dokunur bir şey bulamazsınız. Bulduklarınız hep usul üzerinedir.
...
Bakanlık müfettişleri..
Eğitim bakanlığının müfettişleri neyi denetler.
Denetlemese ne olur.
İçişleri Bakanlığı 30 yılda kim bilir kaç yüz defa polis teşkilatını denetlemiştir.
Askeriyede karargâhlar binlerce defa denetlenmiştir. Denetlenmese ne olurdu acaba?
Sahi MİT'i kim denetliyor.
....
Bakın SGK'nın denetleme mantığı değişti.
Artık hizmet satın aldığı kurumları özel sektör mantığı ile denetliyor. Denetliyor ama denetimle olmayacak işler var. Mesela sağlık harcamalarının yüzde 80'i genel bütçeden gidiyor. 70 milyar TL. SGK'nın bu iş için topladığı prim devede kulak.
Denetleme imza tamam mı, mühür var mı, sabah akşam herkes mühürlemiş mi ile olmaz.
...
Rutin denetimler dışında bir de bakanlık müfettişleri bir yerde hır gür çıkınca bakanlık emriyle gider, orada tarafları dinler, kanaatini belirtir, getirip bakanının önüne koyar. Bakanının vazifelendirdiği adamın önüne koyar. O rapora göre işlem yapılır.
Bu konumuzun dışındaki bir uygulama. Bu iş için gitseler ne olur, gitmeseler ne olur diyemeyiz.
...
Kurallar o kadar net olacak ki, yorumla değişmeyecek.
Şu okuyunca öyle, bu okuyunca böyle anlamayacak.
Sonra herkese inisiyatif vereceksiniz.
...
İktidar A partisinde belediye B partisinde olduğu zaman denetçiler, müfettişler belediyelerin dibini köşesini denetliyordu.
Bulunan bir şey oluyor muydu.
Sadece dava dosyalarına konu oluyordu.
Ama bu davalardan da bir sonuç çıkmıyordu.
Şöyle denilebilir mi: Bu kadar denetime rağmen bir şey çıkmadığına göre o belediyede her iş ve harcama usulüne uygun yapılmıştır.
Diyemiyorsanız, denetim mekanizmalarında çalışanların durumunu, etkisini bir kere daha değerlendirin…)
...
Bizim aklımız erdiğinden beri ruhen, bedenen seferberlik modundayız.
Babalarımızın zamanı da öyleymiş.
Dedelerimizin de.
Yahu şu denetim işine azıcık kafa yoralım deseniz şimdi sırası mı derler. Bu şu demektir: Olağanüstü şartlardan geçiyoruz.
Doğru.. Olağan döneme kaçıncı nesilde geçeceğiz?
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.