GEÇİŞ ÜSTÜNLÜĞÜ

A -
A +
Bu işi halledecek adam var mı, yukarıya ulaşma imkânı var mı, şu adama söylesek olur mu, falancanın sözü geçer mi, iş kimde biter sorularının sorulduğu bir yerde ya konulan kurallar aleni değildir veya adamına göre, devrine göre esnetilebiliyordur.
Her iki ihtimal de düzensizlik, kuralsızlık demektir aslında. Ortada gayrimeşru bir iş olduğu anlamına da gelir.
Artık bizde gayrimeşru iş deyince ikiye ayrılıyor. Bazı işler var ki, mevzuata göre meşru sayılmıyor ama insanlar kanıksamış, usulsüzlük saymıyor.
O işin adamını bulup imtiyazla halletmeyi hak sayıyor. Yahu zaten bu memlekette hep böyleydi, diyor. Hep yapmışlardı, diyor. Sıra bizde diyor.
Daha önce belediye için sormuştum. Şimdi aynı soruyu bakanlık için sorayım. Siz Almanya'yı sevmezsiniz ama mesela orada hiç kimse;
- Beyler maliye bakanlığında tanıdığı olan var mı, diye sormamıştır.
Çünkü hiçbir iş için maliye bakanlığında tanıdığa ihtiyaç yok.
Biz ne kadar zamanda böyle bir düzene geçmeyi öngörüyoruz?
En azından böyle bir hayalimiz var mı?
....
Geçen sene yaşlı bir akrabalarının son günlerini hastanede geçirmesi için torpil arayan bir arkadaşıma, "Yahu bunun için torpile ihtiyaç yok. Götürün yatması gerekiyorsa zaten yatırırlar” dedim.
Mevzuata göre yatamıyor, hatırlı biri lazım dedi.
Hatırlı birini bulmuş.
Hastane seferber olmuş.
Teyze hastaneye gitmiş… Birkaç saat sonra da vefat etmiş.
Torpil arayan anlatıyor:
Beni yukarıyla temas hâlinde olan biri zannettikleri için hastane müdürü geldi dert yanmaya başladı.
Şu adamlardan kurtulmak lazım. Bu, burada ayak bağı. Falanca muhtemelen FETÖ’CÜ.. Uyanık ya, aklınca yukarıya haber uçuruyor.
....
Hangi konu olursa olsun bir iş için aracı aranıyorsa -ama büyük ama küçük- o iş gayrimeşrudur. Hak olan bir iş için aracı aranıyorsa, hak olan bir iş aracıya muhtaç ise onun adı da başka bir şeydir.
....
Bizim hangi şartlarda bir arada yaşama tasavvurumuz var. Herkesi kendimize benzetemeyeceğimize göre, herkes bizim gibi inansın bizim gibi düşünsün, bizim gibi yaşasın diyemeyeceğimize göre kuralları neye göre koyacağız.
Kavşakta kırmızı yandığı zaman herkes duracak. Bu hain, bu vatansever, bu muhafazakâr, bu dindar, bu dinsiz, bu solcu sağcı deme imkânı var mı?
Herkes duracak.
Yine herkesin onayıyla geçiş üstünlüğü olanlar ilan edilecek.
Ambulanstır, itfaiyedir, işi varsa polistir vs.
Emniyet şeridi kullanılmayacak, bu da bir kural.
Ben her iki yolda da (eski adıyla E5, E6) hep kendilerinde imtiyaz vehmeden, önüne uyduruk bir lamba takıp kuralları ihlal eden onlarca araç görüyorum. Sağlıyor, solluyor, sürücüleri taciz ediyor.
Trafiğin neyse diğer işlerin odur. Tıpatıp odur. Belediyecinin, partilinin, bürokratın neden geçiş üstünlüğü olsun? Bu bir ihtiyaçsa neden Almanya'da, Fransa'da, İngiltere'de ihtiyaç değil. İnşaatların neyse trafiğin odur. Az kat, çok kat, yatay-dikey.. muhabbetleri kâr etmez. İnşaatın neyse belediyen odur. Belediyen neyse okulun odur.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.