Ganalı Abdullah Al Hassan'ın köyündeki 150 aile Müslüman oldu

A -
A +

Bu haftaki röportajım Ganalı Abdullah Al Hassan ile... Abdullah Amca’nın dünyada tanınmasına vesile olan kişiler TRT World çalışanı Mücahid Durmaz, Skylife Genel Yayın Yönetmeni Hasan Mert Kaya ve Gana Dostluk Derneğinden avukat Cihad Gökdemir. Bu 3 kişilik ekip, Skylife’a kapak yapmak üzere Gana’ya gidiyor. Durmaz ve Ganalı fotoğrafçı arkadaşı Emmanuel Bobbie, ülkenin kuzeyindeki Tamale’nin kırsal bölgesinde çekim yapıyor. Al Hassan’a da burada rastlıyorlar. Hayatında ilk defa drone gören yaşlı adam “Bunun daha büyüğünü yapıp beni Mekke’ye götürebilir misiniz?” diyor. Bobbie’nin bu görüntüyü sosyal medyada paylaşmasıyla, Abdullah Amca’nın da bu dileği kabul oluyor. 
 Bagomba kabilesinden olan Al Hassan ile Eyüp Sultan Camii’nde buluştuk. Kendisiyle Hausaca dilini bilen Fevzi Bey aracılığı ile konuşabildim. Ayrıca “Abla hangi dilde konuşacaksınız? Kabile dili biliyor musun?” deyip yüreğime indirse de bu röportajı mümkün kılan Cihad Gökdemir’e bir teşekkürü borç bilirim.
Ganalı Abdullah Al Hassan'ın köyündeki 150 aile Müslüman oldu
¥ Gana’dan ilk defa dışarıya çıktınız, ne hissettiniz?

Çok mutlu oldum, heyecanlandım. Hacca gitmek üzere Türkiye’ye vardığımda heyecanım daha da arttı. 

¥ Hac hayalinize kavuşacağınızı düşünür müydünüz?
Çok uzun zamandır buna hazırdım. Yaklaştığına olan inancım artırıyordu. Şaşırdığım bir şekilde olsa da bu imkânımın olacağını bekliyordum.
Samimiyetiniz bütün Türkiye’yi etkiledi. Birçok insan vesile olmak istedi ama Samet Bey’e nasip oldu. Kendisinden ne zaman haberiniz oldu?
Gana’da Türkiye’nin inşa ettiği camide Cihad Bey ile buluştuk ve orada video görüşmesi vesilesiyle Samet Bey ile tanıştım.

¥ Nasıl iletişim kuruyorsunuz?
 Birbirimizi gördükçe daha rahat konuşuyoruz. Bir şekilde anlaşıyoruz.

¥ Hac nasıldı, neler hissettiniz?
 Hava çok sıcaktı. 9 gün Medine’de kaldık. Medine’ye gelir gelmez bütün param, cep telefonum çalındı. Sonra Samet’in yolladığı paranın bir kısmı Türk Hava Yolları uçuş masraflarını karşıladığı için artmıştı, onu geri yollamıştık. Samet paramın çalındığını duyunca onu geri yolladı. Mekke’ye ulaştıktan sonra ise hacca kavuşmak, bambaşkaydı. Çok güzeldi. 

¥ Paranızı ve telefonunuzu çaldıklarında kızdınız mı? Onları affettiniz mi?
 Başta kızdım. Ama sonra affettim ve unuttum. Belki de alan kişinin ihtiyacı vardı, parası yoktu, diye düşündüm. Bu arada insanlar da o kadar yardım ettiler ki, paramın çalındığını unutturdular. Dükkânlara gittiğimde bazıları beni tanıyıp “Sen bize Türkiye’nin emanetisin” deyip para almadılar.

¥ 84 yaşındasınız ve bizden genç gözüküyorsunuz, bunu neye borçlusunuz?
 Yediğim yemeklere. Kızartma, çok fazla et yemiyorum. Genelde az yiyorum. Balık ve patatese benzeyen, nişasta kaynağı olan “yam” tüketiyorum.

¥ Evli misiniz? Çocuklarınız var mı?
Şu anda bir eşim, 5 çocuğum var ve 2 torunum var. Önceki iki eşim yaşadığım köyü sevmedikleri için beni terk ettiler.
Ganalı Abdullah Al Hassan'ın köyündeki 150 aile Müslüman oldu
¥ Daha önce Müslüman değilmişsiniz, putperest bir köyden geliyormuşsunuz. Hikâyenizi anlatır mısınız?

 Soylu bir kabileden geliyorum. Bizim soylu ailelerin çoğu geleneksel inançları sürdürüyorlar. Ama böyle yaşayanlar bile imamlara değer veriyorlar. Benim ailem Tamali’deki şehir hayatındayken ben Müslümanlığı yaşamak isteyince çok mutlu olmadılar. 13 yaşlarındaydım. Annem vefat etmişti ve ben tek çocuktum. Namaz kılmaya başlamak istedim ve ailem karıştı. Ben de hem rahat edeceğim hem de çiftçilik yapabileceğim bir köye taşınmak istedim. Bana çok karışmayan, ekebileceğim bir toprak da veren bir köye yerleştim. Ama köy Müslüman değildi. Köydeki tek Müslüman bendim. 

¥ Şimdi köyde durum nasıl?
 Sabah vaktinde ezan okuduğumda “Bir yabancı için fazla ses yapıyorsun, neden geldiğin yere geri gitmiyorsun” diyorlardı. Şimdi ise 150 ailenin hemen hemen hepsi Müslüman oldu. Artık çocuklarım ve köydeki çoğu çocuk Kur’ân okuyor ve okula gidiyorlar. 

¥ Günlük yaşamınız nasıl?
 Genelde saat 3 gibi uyanıyorum, çok erken kalkıyorum. Sonra ezanı okuyorum. Önce yaşlılar birbirimizle selamlaşıyoruz, çocuklar daha erken gidiyor biz de saat 8 gibi bisikletlerimize atlayıp tarlaya gidiyoruz. 

¥ Türkiye’de ve hatta dünyada oldukça ünlü oldunuz. Sizi bu şaşırttı mı? Fotoğraf çekmek isteyenler oluyor mu?
 Evet çok şaşırdım. Çok insan durdurup fotoğraf çekmek istiyor. “Sizi televizyonda gördüm”, “Siz o amca mısınız?” diyen oldu. Medine ve Mekke’de de, Mina’da da aynıydı. Medine’nin polis komiseri bile gelip şaka yaptı, “Burda herkesin fotoğraf çekildiği birisi varmış, onu tutuklamaya geldim” diye. Kelepçeler için elimi uzatınca, gülümsedi, bana sarıldı ve biraz da para verdi.

¥ Tekrar Türkiye’ye gelmek ister misiniz?
 Eğer gücüm kalırsa ve sizler de beni tekrar davet ederseniz tabii ki gelmek isterim. Gelemesem bile, çocuklarımı mutlaka göndermek isterim. Hatta burada okumalarını isterim. 

¥ Türkiye’deki sevenlerinize söylemek istediğiniz birşeyler var mı?
 Türkiye’den çok etkilendim. Türkiye Gana ile ekip olup, Gana’nın gelişimine de katkıda bulunursa çok sevinirim. Benim evimi görseniz, bir dokunsanız yıkılacakmış gibi duruyor. 

SAMET’İ GÖRMEDEN HİÇBİR YERE GİTMEM
Abdullah Amca, Mekke’de uçağa yetiştirmesi gereken şoför gecikince uçağını kaçırır. Bu arada İstanbul’a iki gün gecikmeli gelir. Fakat geldiği gün aslında Gana’ya uçuşunun olduğu saatlerdir. Bu sebeple görevlilier kendisini direk uçağa yönlendirmek ister. “Beni isterseniz tutuklayın ama ben polis memuru Samet’i görmeden hiçbir yere gitmiyorum” demiş. Sadece de polis memurlarıyla konuşuyormuş. Çok az olan İngilizcesiyle ve işaretlerle derdini anlatmış. Sonunda da iletişim sağlanmış ve buluşmuşlar. 
Ganalı Abdullah Al Hassan'ın köyündeki 150 aile Müslüman oldu
GİZLİ KAHRAMAN POLİS:
Ben gitsem bu kadar heyecan yapmazdım

Hacca gönderme vazifesini üstlenen kişi ise isminin açıklanmasını istemeyen bir polis memuru. Ama karşılamalarda ismi internete düşünce “En azından soyadım açıklanmasın ve fotoğrafım çıkmasın” dedi. Samet Bey de yanımızdaydı. Onunla da konuştuk. Kendisi “Erzurum’da görev yapmaktayım. Eşim sosyal medyada paylaştı. Onu görünce vakit kaybetmeden Gana Büyükelçiliğine mesaj attım. Fotoğrafı onlara gönderdim. 15 gün içinde Abdullah Amca’yı bulduklarını söylediler. Ben de bulduktan sonra eşime söyledim. Belki bulunmaz boşuna heyecanlanmasın diye düşündüm. Sonra Dışişleri Bakanımız Mevlüt Çavuşoğlu Bey kendisini hacca göndermek istediğinde elimden bir çocuk alınmış gibi kötü oldum. 3 ay uğraşmıştık, kimliği, pasaportu çıkartılmıştı. Rica ettim. Bakan bey de sağ olsun engel olmadı ‘başka bir eksiğiniz varsa karşılayalım’ dedi. 

¥ Abdullah Amca’yı hacca uğurlarken ne hissettiniz?
 Ne kadar anlatsam boş. Çok duygulandım. Hacca giderken çok etkilendim, kendim gitsem bu kadar etkilenir miydim bilmiyorum. 

¥ Gana’ya gidecek misiniz? Davet ettiler mi?
 Davet ettiler. İmkânlar elverirse tabii ki gitmeyi düşünmek istiyorum. 
Ganalı Abdullah Al Hassan'ın köyündeki 150 aile Müslüman oldu
Bu kareyle dünyanın tanıdığı Abdullah Amca, Sultanahmet’te de namaz kıldı.​
 

 

 

 

UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.