Sıra millette!

A -
A +
Hükûmet sistemi ile alakalı anayasal değişiklikler Meclis’ten geçti. Demokrasimiz adına, bu büyük başarıyı; her şeyden önce Sayın Devlet Bahçeli’ye ve yine Sayın Başbakan'ın tabiri ile ‘kaya’ gibi duran AK Parti ve MHP gruplarına borçluyuz.
Ana muhalefet partisi, HDP ile kol kola girerek; tarihî olan bu şereften mahrum kaldılar.
Ne hazindir ki, ülkemizi yönetmeye talip olan mahut zevat, daha içinde yaşadığımız şartların farkında bile değiller. ‘İztemezük!’ ipine sarılıp; neyi istemediklerini bile bilmiyorlar! Hep bir ağızdan; bir ‘diktatörlük’ teranesi tutturmuş gidiyorlar.
Şu anki, icracı ve lakin sorumsuz mevcut sistemde; Cumhurbaşkanları yargılanamıyor. Getirilen sistemde ise, Cumhurbaşkanı bütün icraatlarından sorumludur ve her birisinden yargılanabilir. Her icraatı yargı denetimine ait bir kişi nasıl diktatör olabilir?
Kanun çıkarma yetkisi olmayan ve Meclis’in çıkardığı kanun konularında kararname çıkarma yetkisi bulunmayan bir kişi nasıl diktatör olabilir?
Neymiş efendim; üst düzey bürokratları atıyormuş.. Şimdi ne yapıyor peki? Şimdiki atamalarından farklı olarak bir şey mi yapıyor? Şimdi neden diktatör olmuyor da, o vakit oluyor?!
Partili Cumhurbaşkanlığı olursa imiş; tarafsızlığına halel gelirmiş. Zira Cumhurbaşkanı devleti temsil ediyormuş. 1960 senesine kadarki Cumhurbaşkanlarının hepsi partili idi; onlar devleti temsilde aciz mi idiler?
Dünyada; başkanlık veya yarı başkanlık sistemleri ile yönetilen ülkelerde başkanların hemen hepsi partilidir; bu başkanlar kendi devletlerini temsil edemiyorlar mı?
Daha açık söyleyelim; partisiz olarak getirilen Cumhurbaşkanları gerçekte partisiz ve hatta tarafsız mıydılar? Öyle idiyse; en tarafsız bilinip getirilen Anayasa Mahkemesi eski Başkanı A. Necdet Sezer, görevi boyunca, AK Parti iktidarının atamalarına neden mani oldu? Onun mahut tarafsızlığı yüzünden; koca ülke, senelerce vekaletle yönetildi!
Sizlerin karınlarınızın altında sakladığınızı çok iyi biliyoruz; siz istiyorsunuz ki; ne kadar iktidara gelinirse gelinsin, davul iktidarların boynunda, tokmak ise devamlı sizin elinizde bulunsun! Çünkü siz de çok iyi biliyorsunuz ki, bu millet sizi iktidara taşımaz. Yeni gelecek sistemle ise, ebediyen iktidara gelemeyeceksiniz. Bunu bildiğiniz için; dillendirdiğiniz kanı akıtmaya, milletvekili dişleyerek başladınız!
Boşuna çırpınmayın; korkunun ecele faydası yoktur!
Dün de; 367 garabeti ile Meclis’i tıkamış ve işlevsiz kılmıştınız; düğümü millet çözdü. İkinci Kurtuluş Savaşını verdiğimiz bu netameli günlerde; yönetilemez hâlimizde de düğümü yine aziz milletimiz çözecektir. Nisan ayında önüne konacak referanduma evet diyerek ülkemizin önünü, milletimizin ufkunu açacaktır.
Bakın bakalım; ondan sonra Türkiye’yi kim tutabilecektir?! Sayın Erdoğan’ın işaret ettiği gibi; savunmayı bırakıp taarruza geçeceğiz!
Milletimiz, önüne konulacak bu sandığı; demokrasiye geçildiğinin ilanı gününden beri bekliyor!    
Milletten ve demokrasiden korkup feryat edenlerin sesleri duyulmayacak ve su yatağını bulacaktır!
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.