Trabzon alerji olmuş!

A -
A +
Hani toplumda insanın bir yerleri kaşındığında hemencecik, "Aaa alerji olmuşsun" yakıştırması yaparlar ya... İşte bizim İstanbul Saltanatını yıkan Trabzonspor'un da bugünlerde ciddi alerjisi var. Ulaşan bilgilere veya söylenene göre, Sportif Direktör Süleyman kardeşimiz kaleci Onur'a "Ne biçim yürüyorsun?" demişler. Onur da cevaben "Ben takımın kaptayım" şeklinde karşılık vermiş. Vay sen misin? Onur kadro dışı. İlk uçakla da vatana dönüş. Ardından Süleyman kardeşten istifa... Eh Şota gibi bir de seyirciniz varsa, tavsiyem odur ki, hemen bir doktora oradan eczaneye alerji ilacına başvurun... Hangi ilaç mı? Sizdekine daha bulunmadı ki... 
118 80 ayıbı devam ediyor!
Bu sütunlarda aylar önce yazmıştım. Bilinmeyen bir telefon numarasını öğrenmek için yukarıdaki numarayı normal telefondan denerseniz hava alırsınız. Ama cepten; anında görüntü... Araştırıp öğrenmiştim. Meğerse o cep telefonu şirketinden yüzde alınıyormuş... Yahu arkadaşlar yetmez mi, çarpıldığımız? Yok mu buna bir dur diyecek merci? 
Sabiha Gökçen Havaalanı mı? 
Bir başka dert daha! Bir yolcum gelecek, Sabiha Gökçen'i arıyorum... Santral diyor ki, "Sabah 9 ile akşam 17 arası açığız..." Bir öncekine çok yakın bir numarayı daha çeviriyorum. Tık yok! Belli ki o da aynı mesai saatlerinde çalışıyor(!) Eeee, orası nasıl bir havaalanı ki? Uçak rötarlı mı, zamanında mı inecek? Havanı alırsın... Ne modern ama değil mi?      
Ataman İtalya'dan bir demeç vermiş. Hani şu Aziz Yıldırım'ın, "Hem kulüp takımı, hem de milli takım olmaz" diyerek kendisinin 2007 ile 2009 arasındaki Tanjevic uygulamasını inkâr edercesine verdiği demece karşılık. Ergin Hoca önce teknik konuşuyor ama sonunda da diyor ki, "Allah herkese vatani görevini yapmayı nasip etsin..." Bu, tıpkı Atatürk'ün her spor alanındaki, "Ben sporcunun, zeki, çevik ve ahlaklısını severim" cümlesiyle eşdeğerdedir. Alnından öperim hocam!Ergin Ataman; çok büyüksün!
Ergin Ataman; çok büyüksün!
Erkek Basketbol Milli Takımı ve de aynı zamanda Galatasaray'ın teknik patronu Ergin Ataman İtalya'dan bir demeç vermiş. Hani şu Aziz Yıldırım'ın, "Hem kulüp takımı, hem de milli takım olmaz" diyerek kendisinin 2007 ile 2009 arasındaki Tanjevic uygulamasını inkâr edercesine verdiği demece karşılık. Ergin Hoca önce teknik konuşuyor ama sonunda da diyor ki, "Allah herkese vatani görevini yapmayı nasip etsin..." Bu, tıpkı Atatürk'ün her spor alanındaki, "Ben sporcunun, zeki, çevik ve ahlaklısını severim" cümlesiyle eşdeğerdedir. Alnından öperim hocam!
Q7 neye hazırlanıyor?
Efendim; Beşiktaş'ın müthiş zorluklar ve uğraşlarla bir kere daha transfer ettiği Quaresma bir gerçeği öğrenince fena bozulmuş. Hani şu Bilic'le hiç derbi kazanılamayış gerçeğini... Ve demiş ki, "Siz şimdi görürsünüz, ey Fenerliler ve ey Galatasaraylılar..." Ben de çok merak ediyorum o maçları... Tabii o günlerde Q7'de bir arıza olmamışsa göreceğiz. Ya da o hırsla maçı tamamlayıp tamamlayamayacağını da... 
Fanatik hayaller!
Fenerbahçe-Shakhtar maçı sonrası gazetelere şöyle bir göz atayım dedim. Ve de bizim sporu, başta da futbol olmaz üzere, batıran bir numaralı faktörün spor basını olduğu yönündeki kanaatim biraz daha güçlendi. (İstisnalar kaideleri bozmaz) Maçın ertesi sabahı çıkan Fanatik'e bir bakın... Bu gazeteden hareketle bir tavsiyem olacak. Önemli maçlar öncesi, gece yatarken bir hayal kurun... Sonra da Allah'ın onu rüyanızda size görüntülemesi için dua edin! Vallahi ertesi gün ne maçı tartışmanıza gerek var, ne de gazete okuyup, televizyon izlemenize... Baksanıza Diego Ribas pas rekoru kırmış. Söyler misin Fanatik kardeş, Allah aşkına bu oyuncu bir tek gollük pas, hadi onu da geçelim pozisyon başlangıcı pası verebilmiş mi?  
Para yemeyenler kim?
Aziz Yıldırım Bey, Yüksek Divan Kurulu toplantısından sonra gazetecilerle sohbet ederken, "Ben dahil iki-üç başkanız, para kaldırmayan..." demiş. Güya bunu bir kişiye söylemiş diğerleri ise o kişinin servisinden yararlanmış. Ama kulübün açıklamasında, "Medya mensuplarıyla..." kısmı var. Yani çoğul... Hangisi doğru? O metni kaleme alanın Türkçesi okulda kaçtı? Bilmem... Ama Hürriyet, Sabah, Milliyet, Sözcü, AMK, Vatan ve Habertürk yalancılıkla suçlanmışlardır... Ne mi demişlerdir karşılığında? Tıs-pıs! Tıpkı, akredite mensupları bir Avrupa Kupası maçına alınmamış olmalarına rağmen o günlerdeki duruşları gibi... Bravo! Aynen devam! Peki ya Kulüpler Birliği? Acaba ilk toplantıda birbirlerine bakıp ne düşünürler ki?
Aile şirketi mi, yoksa  500 yıllık temel mi?
Galatasaray'ın kuruluşu 1905'tir ama hep lisenin kuruluşu ile üst üste değerlendirilip 500 yılık mazisi var denir. Şimdi o derin mazinin yaşadığı yerde bir de ilk yaşanıyor bence... Abi başkan, kardeş Florya'da racon kesici... Haaa Cüneyt Tanman'ın o işe, harika kişiliği ve efendiliğine rağmen, uygun olmadığını daha atandığı ilk gün yazan tek kişiyim. İster misiniz aileden bir başka muhterem de başka yerlere yapışsın... Neyse, o kongre sonrası ilk günlerde şunu da yazmıştım; "En geç Ekim sonu yetiş Abdurrahim, yetiş Ali" derler. Şimdi Ali Dürüst imkânsız ama TRT gecesinde gördüğüm Abdurrahim vallahi çok formda idi!  
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.