"HDPKK"nın vekil müsveddesi!..
Hainliğini ilan etti!
"HDPKK" denen vatan haini müptezellerin TBMM’deki vekili! Maalesef demokrasinin böyle bir tarafı var. Gençlik yıllarımdan beri sayısını unuttuğum onlarca parti kurdular, her defasında suç işledikleri için mahkemelerimiz kapattı… Lakin demokrasi geçidinden ne yazık ki her defasında bir yolunu bulup geçmeyi başardılar.
Şimdi birileri “Ne yani parti kapatmaya taraf mısın?” diye sormasın bana… Biz hep bu tatlı su demokratlarından, dünya yansa kenara geçip seyreden liboş tayfasından çektik… Her şey oldular, bir Türk olamadılar, Türk milletinden yana duramadılar.
Bütün kalkınmış ülkeler, millî devlet bilinciyle bütün sorunlarını halletmiş, huzur ve refah içinde yaşıyor. Biz ise her 20 senede bir patinaj yapıyoruz! Ani başlayan krizlerle, ekonomik sıkıntılarla başa dönüyoruz. Sosyal meselelerimizi halledemedik bir türlü.
Ve "HDPKK"lı müptezel kadın hem polisimize yumruk sallayarak suç işliyor hem de elini kolunu sallayarak benim vatanımda utanmazca dolaşıyor! İlginç olan bu vekil şeysi ve hainler güruhu bu topraklarda on binlerce masum insanın katili için nümayiş düzenleyip slogan atabiliyorlar!
Bizim anlayamadığımız polisimiz bu edepsiz kadını yaka paça alıp neden mahpushaneye tıkmıyor? Vekil dokunulmazlığı vatan hainliğini perdeleyebilir mi? Bu kadının yüksek maaşı bizim cebimizden çıkıyor. Çakarlı hayatını da Türk milletinin Meclis'ine borçlu…
Biz bunu hazmedemiyoruz! Şimdi bu kadın ve benzerleri için TBMM bir fezleke hazırlamaya başlasa, fezleke daha yazılmadan bu da teröristin nişanlısı gibi kaçar gider! Bu kadın bir an evvel tutuklanmalıdır.
“Derdim çoktur hangisine yanayım!..” Türkü ne de güzel anlatmış bizi. Memleket sevdamız, uykularımızı kaçırıyor artık. Ayrılıkçı unsurlar, gemiyi azıya almış meydanlara çıkmış görünüyorlar. Medyadaki ve üniversitelerdeki adamlarında da bir kıpırdanma var. Ülkede diledikleri gibi at koşturacaklarını sanıyorlar.
Dernek kurup gençleri ve kadınları etraflarına topluyor, üniversitelerde faaliyetlerini artırıyorlar. Masum gençleri çeşitli etkinliklerle aralarına alıp kandırıyorlar. Benim anlayamadığım, üniversitelerde nasıl palazlandıkları!?.
Müzik konserleri onlarda, dergi çıkarma faaliyetleri onlarda, nümayişler onlarda, sosyal medyayı hunharca kullanma onlarda… Ülkede kaos çıkarmak için âdeta yarış içindeler.
Üniversitelere çok dikkat etmek gerek…
Rektör diye atananlar koltuk derdine düşmüşler! Bu gösteriş meraklısı tipler yüzünden nesillerimiz kayboluyor! Asıl bu koltuklarda oturması gereken mefkure adamları bu görevlerde değiller. Dik duruşlu, memleket sevdası olan, vatan derdi olan dava insanlarına böyle görevler niçin tevdi edilmiyor açıkçası anlamıyorum!
Kimi hocaların derslerde güya ders diye anlattıklarını duysanız hem yüzünüz kızarır hem de çıldırırsınız! Bir gün neden, niçin böyle oldu, diyenler çıkacak elbet lakin çok geç olacak. Tefekkürsüz siyaset, tefekkürsüz medya, tefekkürsüz toplum ve tefekkürsüz akademi! Her şeyi ithal eden insan, artık tefekkürü de başkalarından ödünç almaya başlamıştır!..
Ülkede kötü niyetli birileri yarınların hesabını yapıyor! Bu menfi hareketlere karşı set olacak politikaları üretmek, Türk gençliğini iyi yetiştirmek, milleti millî birlik ve beraberlik ruhuyla kaynaştırmak gerek…
"HDPKK"nın Meclis'teki uzantısını kapatmak, bu ülkeye yapılacak en büyük iyiliktir. Son yirmi sene zarfında verilen haklar ortada. Dertleri bitti mi? En son isteyecekleri şeyin ne olduğunu kundaktaki bebek de biliyor.
Hasılı demokrasi, çözüm, müzakere ile olmaz bu iş!
Çünkü niyetleri bozuk bunların!