Baba nasihati!

Döviz piyasasında taşlar yerine oturuyor. Türk varlıkları kayıplarını geri kazanıyor. 15 Ocak’ta 5,77 TL’den işlem gören ve 6 Kasım’da 8,60 TL ile tüm zamanların zirvesine tırmanan dolar 7,65 TL’ye geriledi. Paraşütsüz düşüş devam ediyor... Peki 1 ayda bu tablo nasıl değişti? Kurlardaki gevşeme kalıcı mı geçici mi? Yeni yılda Türk ekonomisini hangi riskler bekliyor? Sırasıyla anlatayım... 7 Kasım’da paranın kaptanı değişti. Merkez Bankası Başkanı Murat Uysal’ın yerine eski Maliye  Bakanı Naci Ağbal atandı. Hazine ve Maliye Bakanı Berat Albayrak bu gelişme üzerine istifa edince eski Kalkınma Bakanı Lütfü Elvan koltuğa oturdu... Ağbal ve Elvan, TÜSİAD, TOBB, MÜSİAD başta olmak üzere reel sektörle dizi toplantılar yaptı, iş dünyasının problemlerini öğrendikten sonra piyasa dostu kararlar peş peşe açıklanmaya başlandı... Merkez Bankası Başkan Naci Ağbal sıkı para politikasına, ABD Merkez Bankası bol paraya devam dedi. Dolar hem dışarıdan hem de içeriden darbe yedi. Ağbal enflasyonda düşüşü sağlamak için %15 seviyesindeki politika faizini gerekirse yeniden yükselteceklerini söyledi, 2021'de kur seviyesini etkilemeden rezervleri arttırmayı hedefliyoruz, dedi. Ama bunun için döviz alım ve satım ihaleleri düzenlemeyeceklerini ekledi. Hazine tahvil stoku mevcut 80 milyar TL'den önümüzdeki yıl sonunda 64 milyar TL'ye düşürülecek... Bu kararlar Merkez Bankası'nın fabrika ayarlarına döndüğünü gösteriyor. Ağbal kuruma büyük itibar kazandırdı...  Bakın daha ne faiz arttı, ne aşırı fon girişi yaşandı. Ama kurlar düşüşe geçti. Neden? Verilen sözlerin yerine getirileceğine yönelik büyük güven ortamı oluştu. Beklentiler değişti. Son bir ayda yabancı yatırımcılar swap dâhil 11 milyar dolar civarında TL lehine yeni pozisyon açtı. Uluslararası borsalarda aşırı değer kaybeden dolar, yurt içinde de faiz artış beklentisiyle gevşiyor. Merkez Bankasının toplam rezervleri 1 haftada 1,5 milyar dolar artışla 88,18 milyar oldu. Yerli yatırımcıların döviz hesapları 231,5 milyar dolara yükselerek rekor tazeledi, ancak talepte büyük azalma var. Döviz mevduatında 320 milyon dolarlık artış önceki haftaki 3,4 milyar dolarlık alıma göre büyük ivme kaybettiğini gösteriyor... Bireylerin döviz mevduatı 146,3 milyar dolardan 146 milyar 471 milyon dolara, tüzel kişilerin döviz mevduatı da 84,9 milyar dolardan 85 milyar 61 milyon dolara yükseldi... Özetle, geçen hafta vatandaş 170, şirketler 160 milyon dolar aldı. Ancak bankalardaki TL mevduatları 11 Aralık işlem haftasında 1 trilyon 517 milyar liraya yükseldi. Fon girişi arttıkça kurlar gevşek kalacak burası kesin... Mevduat faizleri %20 seviyesine ulaşınca yerli yatırımcı birikimlerini TL varlıklara kaydıracak mı? Net değil. Ancak tren kaçarsa yaya kalacaklar burası net... Dünya ve Türkiye 2021’de pandemiden kurtuluyor, üretim, istihdam ve tüketimde patlama yaşanacak. Türkiye Doğu Akdeniz’de çok zengin enerji kaynaklarına kavuşacak. TL varlıkları güçlenecek. Böyle bir ortamda dövizde kalmak çok büyük zarara yol açacak. Kurda hedef 6,00-6,50 TL aralığı.  Dolarcılara baba nasihatim var: Hemen TL’ye geçin, hisse alın, kazancınızı katlayın, sonra karşısına geçip kahvenizi yudumlayın...