Umutlar tekrar artarken...

A -
A +
Kazakistan maçında yaşananlar çok ilginç. Yıllardır Milli Takımımızın kalesini koruyan Milli bir sporcuya kendini bilmez birileri çıkıp hakaret ediyor, utanmadan-sıkılmadan annesine küfrediyor. Kardeşim o stada maç izlemeye mi gidiyorsun, yoksa insanların anasına sövmeye mi?  Eşine-anasına sövdüğün bir sporcudan nasıl bir performans bekliyorsun? Bir futbolcuyu eleştirebilirsin, protesto edebilirsin ama küfür edemezsin. Bu edebe sahip değilsen gitme o maça, otur evinde veya kahvede seyret maçını!
Bir sözüm de milli kaleciye. Kardeşim sen kaleci misin, kabadayı mısın? Neden seyirci ile tartışmaya giriyorsun? Kendini ne zannediyorsun? Nedir bu kaprisler, tepeden bakmalar, agresif davranışlar? Milli bir görev için oraya çıktığını neden unutuyorsun? Kendini kontrol edemiyorsan bırak Milli Takımı. Haklıyken haksız duruma düşüyorsun. Gençlerimiz sizi izliyor. Sizleri kendine rol model seçen binlerce gence karşı sorumluluklarınız var. Yazık; olup bitenler can sıkıcı. Herkes; sporcular; izleyiciler ve yöneticiler bu tabloyu değerlendirip dersler çıkarmalıdır...
Çözüm sürecinde bir kritik viraj daha geçildi. Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan'ın HDP heyeti ile yaptığı son görüşme ve görüşme sonrasında kamuoyuna yansıyan mesajlar umutları tekrar artırdı. Temel zemin olarak her türlü şiddet ve asayiş olayına son verilmesi ve tam anlamıyla eylemsizliğin hayata geçirilmesi esas alındı. Hükümet, 'üçüncü göz' görevi için yabancıların teklifine sıcak bakmıyor. Tamamen yerli olan bu sürece yabancıları karıştırırlarsa işin daha da çözümsüz hale geleceğini düşünüyorlar. Haksız da değiller. Sürecin devamını takip edecek bir izleme heyeti oluşturuluyor. İzleme heyetine 8 üyeyi Hükümet 8 üyeyi de HDP seçecek. Üyeler toplumca kabul görecek isimlerden seçilecek. Başbakan'ın yurt dışı gezisinden dönmesinden hemen sonra süreç hızlanacak. Hükümetin çözüm süreci için şart koştuğu "kamu düzeninin sağlanması" konusunda HDP de irade beyanında bulundu. Umarım Kandil onların iradesine saygı gösterir. Eğer tekrar bir yol kazası yaşanmaz ise çözüm süreci konusunda Kandil samimi, dürüst davranırsa  bu kez hızlı yol alınabilir. Ancak son aylarda küresel güçlerle sık sık görüşen Kandil'in dürüst davranacağı ve çözüm sürecinin başarısı için çaba sarf edeceğine olan inancım az. İnşallah yanılırım...
Siz bu satırları okurken biz Sayın Cumhurbaşkanı ile Cezayir'e uçuyor olacağız. İkinci Türkiye-Afrika Ortaklık Zirvesi Ekvator Ginesi'nde 19-21 Kasım tarihlerinde yapılacak. Biz önce Cezayir'i ziyaret edeceğiz. Sonra da Malabo'ya hareket edip zirveye katılacağız. İş dünyası zirveye büyük ilgi gösteriyor. Türkiye'nin Afrika ile karşılıklı ilişkilerde yeni bir çağ başlatacağına inanılıyor.  Türkiye-Afrika ortaklığının 2015-2018 yıllarında hayata geçirilmesi için ortak bir eylem planı kabul edilecek. Türkiye çevresinde meydana gelen olumsuz gelişmeler ve Avrupa'daki ekonomik kriz nedeniyle alternatif yeni pazarlar arıyor. Daha önce başlatılan 'Afrika'ya açılım' politikası bugün itibari ile yerini 'Afrika ile ortaklık politikası' sürecine bıraktı. 2002'de 12 olan Türkiye'nin Afrika'daki temsilcilik sayısı 35'e çıktı. THY Afrika'nın 24 ülkesine 35 ayrı sefer düzenliyor. 2002'de 2.9 milyar dolar olan ticaret hacminin 2015'te 50 milyar doları bulması hedefleniyor. Bu ziyaret Sayın Erdoğan'ın kıtaya 25'inci ziyareti olacak. Gezinin Cezayir boyutu ekonomik ağırlıklı. Müteahhitlerimiz Cezayir'de önemli projelere imza atıyorlar. Geziye katılacak 200'e yakın iş adamımız inşallah Türkiye'ye yeni kontratlarla dönerler.
UYARI: Küfür, hakaret, bir grup, ırk ya da kişiyi aşağılayan imalar içeren, inançlara saldıran yorumlar onaylanmamaktır. Türkçe imla kurallarına dikkat edilmeyen, büyük harflerle yazılan metinler dikkate alınmamaktadır.