Çok önemli bir kararın arifesindeyim
İstanbul'da bir pazar sabahı uyku tutmadı beni. Kendimle ilgili vereceğim bir karardan dolayı 'gel-git'ler yaşadığım bir dönem geçiriyorum. Ne yapmam gerektiği konusunda aklına-ilmine-tecrübesine ve ağabeyliğine-ustalığına güvendiğim-inandığım bazı büyüklerimle ve bazı arkadaşlarımla istişarelerde bulundum, onların rıza ve duasını talep ettim. Akıl danıştım. İşte böyle bir dönemde pazar sabahı kendimi Eyüp Sultan Hazretleri'nin türbesinde buldum. O büyük zatı araya koyarak Allahü teâlâya sığınıp rahatladım. Huzur içinde Pierre Loti'ye doğru yola koyuldum. Yolumun üzerinde büyük üstad Necip Fazıl'ın kabrini ziyaret edip dua ettim. Daha sonra Kaşgari Hazretlerinin, bilahare de Hocamız Hüseyin Hilmi Işık Hazretleri ve Enver Ağabey'in kabirlerini ziyaret ettim. Bu ağırlığın yükünün bir kısmını da oraya bıraktım. O büyük âlimleri araya koyarak Allahü teâlâdan hakkımda hayırlısı için dua ettim. Daha sonra Pierre Loti tepesine çıktım. O eşsiz İstanbul manzarasının eşliğinde çay ve simitle kahvaltı yaptım. Müthiş bir keyifti benim için. Madem gün istişare, rıza ve dua alma günü 'ver elini Ankara' dedim. Öğleden sonra saat 15.00 sularında kendimi Bağlum'a attım. Burada Abdülhakim Arvasi Hazretleri'nin kabirlerinde dua ettim. Kalan yükümü de orada bırakıp Hacı Bayram-ı Veli Hazretlerine geldim. Günümün kalan kısmını da orada geçirdim. Melih Bey'den Allah bin kere razı olsun. Hacı Bayram Camii ve çevresini enfes hale getirmişler. Harika olmuş, her yer tertemiz. Her yere el atılmış. Çevresindeki çalışmalar genişleyerek devam ediyor. Melih Bey'in Ankara'da son 25 yılda yaptığı en güzel ve en hayırlı iş olmuş. Bu ziyaret ve dua kervanına Emir Sultan Hazretleri ve Mevlana Hazretleri'ni de dahil edebilirsem benim önümde dağ bile duramaz...
Değerli okuyucularım kendimle ilgili bir kararın arifesindeyim. 7 Haziran 2015 seçimlerinde milletvekilliği düşünüyorum. Kurumumdan ve büyüklerimden izin-rıza aldım. Cuma gününe kadar bu kararımı kesinleştirmem gerekiyor. Siz değerli okuyucularımın görüşlerine ve dualarına da ihtiyacım var. Kurulduğu günden bu yana yazılarımla, televizyon programlarımla desteklediğim AK Parti siyasi hareketinin içinde aktif olarak yer almayı planlıyorum. Gerçi gazeteciler siyasette bugüne kadar çok başarılı olamadılar ama en azından ben bütün gücümle, enerjimle ve imkanlarımla memleketime ve davama hizmet etmek istiyorum. Henüz kararımı kesinleştirmedim. Gazeteci meslektaşlarımla da bir araya gelip bu düşüncemi istişare edeceğim. Daha sonra da Cuma gününe kadar bir karara varacağım inşallah. Yorulacağız, üzüleceğiz, sıkıntılar çekeceğiz, huzurumuz kaçacak. Dert sahibi olacağız. Çünkü hem milletin, hem ülkenin hem de Müslümanların çözülmesi gereken daha çok problemi-sıkıntısı ve derdi var. Bunların çözümüne verebileceğim her katkı bana müthiş haz verecek, insan olduğumun farkına varacağım. Yaşam daha anlamlı gelecek benim için. Mücadeleyi seven, çalışmayı ibadet bilen bir insanım. Bu sıkıntılar-bu zorluklar beni yıldırmaz. 7 Haziran 2015 seçimleri Türkiye'nin gelecek yılları açısından en kritik seçim. Bu eşikten başarı ile geçerse Türkiye'yi artık kimse tutamaz. Ben de Türkiye bu kritik eşikten geçerken aktif olarak bu kervana katılmak, bu değerli çabaya omuz vermek ve bu mücadelenin bizzat içinde yer almak istiyorum. Eğer millet de isterse, Rabbim dilerse bu yola koyulacağız. Hayırlı mübarek olur inşallah.
Türk Silahlı Kuvvetleri'nde 19 yıl görev yaparak ülkeme çok önemli hizmetlerde bulundum. 14 yıldır da gazetecilik yapmaya çalışıyorum ve hâlâ gazeteciliği öğrenmeye devam ediyorum. Bakalım sırada siyaset mi var hakkımızda hayırlısı...